Gebze Şubede Kadınlar Hem Öğrendi Hem Eğlendi

Sunuculuğunu Mecaplast işyeri temsilcisi Emek Nalbant'ın yaptığı etkinlik, 8 Mart'ın tarihçesini anlatan belgesel film gösterimi ile saat 13.00'da başladı.  Açılış konuşmasını  Gebze Şube Başkanımız Süleyman Akyüz yaptı.  Kadın üyelerimizin  8 Mart'ını kutlayan Akyüz, daha sonra günün anlam ve önemini anlattı. Konuşmasında kadınları emek hareketinin içine katma zorunluluğunun altını çizen Akyüz “Kadınların haklarından mahrum kalması bir insanlık sorunudur.  Sizde de kabahat var. Eşitlik ve özgürlük istiyorsanız bir adım önde durmanız gerekiyor. Sizin de eşitlik için çaba sarfetmeniz lazım. Burada çeşitli fabrikalardan kadın üyelerimiz var. Bir dahaki sefere, erkek üyelerimizin eşlerini bekliyoruz, onlar da katılmalıdır bu etkinliğe.” dedi. 

Daha sonra söz alan Genel Yönetim Sekreterimiz Ahmet Kabaca kadın olmanın, güzel onurlu bir şey olduğunu vurgulayarak, toplantıya katılan kadınların şahsında tüm emekçi kadınları selamladığını söyledi. Kabaca konuşmasına şöyle devam etti:  “2011'de namus cinayetlerinde 175 kadın öldürülürken , 2012'de bu sayı 150 düşmüş,  buna bir de seviniyorlar.  Kadınlar erkekleri erkekler de kadınları suçlamamalı. Bunun çözümü eğitimden geçer. Herkes birbirine bir şeyler anlatmalı. Bu toplantıya katılanlar da birbirlerine burada öğrendiklerini anlatmalı. Anneler, babalar çocuklarını şiddete yönlendirmemeli. Ancak böyle çözülür sorunlar.”

Siz özgürleştikçe biz de özgürleşeceğiz
Merkez Yönetim Kurulunu temsilen son konuşmayı Genel Örgütlenme ve Eğitim Sekreterimiz  Nimetullah Sözen yaptı. Sözen kısa konuşmasına, “Burada bizim değil esasında sizin konuşmanız  ve  bizi yargılamanız,  sorgulamanız lazım “ diye başladı. Kadınlar için bir gün ayrılmasının bile erkek egemenliğinin göstergesi olduğunu dile getiren Nimetullah Sözen,  konuşmasını şöyle sürdürdü:“ Evde, fabrikada, sokakta, şiddete tacize uğrayan hep kadınlardır. Kadınların tüm bu alanlarda özgürleşmesi gerekiyor. Çünkü evde, sokakta, fabrikada kadınlar özgürleşmezse erkekler de özgürleşemez. Eşitlik, adalet özgürlük istiyorsak, sokağa çıkmamız lazım, siz sokağa çıktıkça, siz özgürleştikçe biz de özgürleşeceğiz. Kadınlar özgürleştikçe, kadın, erkek tüm dünya özgürleşecek” 

Etkinlikte  Emek Nalbant  hem sunucu hem konuşmacıydı, konuşmasına  8 Mart'ın doğru tarihçesini anlatarak başlayan Nalbant, daha sonra Türkiye'deki kadın istihdamının şu andaki görünümlerine dikkat çekti ve şöyle dedi: “AKP hükümeti kadın istihdamını artıracağız derken  2012  AB İlerleme Raporu'nda nasıl artıracaklarını şöyle tanımlıyor:  'Esnek çalışma konusunda değişiklik önerileri hazırlandı. İş Kanunu'nda çağrı üzerine çalışma, evden çalışma, uzaktan çalışma gibi farklı esnek çalışma biçimlerine yer verilmesi planlanıyor.'”

Kadınlara esnek ve yarım zamanlı işleri dayatan AKP Hükümeti'nin, amacının evdeki geleneksel işbölümünün , sürdürülmesi ve kadınların eşlere bağımlılığının iyice artması  olduğunun altını çizdikten sonra sendikalı kadınlar olarak düzenli güvenceli ve sendikalı işler  istediklerini söyleyerek taleplerini şu şekilde sıraladı“ Esnek güvencesiz çalışmaya son. Eşdeğerde işe eşit ücret, çocuklarımızı rahatlıkla bırakabileceğimiz, ücretsiz kreşler ve çocuk bakım evleri istiyoruz. İşyerinde, sokakta, sendikada kadına yönelik şiddete, tacize mobbinge de son verilmesini talep ediyoruz” diyerek sözlerini bitirdi.

Erkek üyeler  hizmet etti

Konuşmalardan sonra yönetmenliğini Kibar Dağlayan Yiğit'in üstlendiği 29 Aralık 2005'te Bursa'da  mesaiden kaçmamaları için üzerine fabrika kapıları kilitlenen ve bu sırada çıkan yangında hayatını kaybeden, kadın işçilerin hikayelerinin anlatıldığı “İplik Hayatlar Belgeseli” izlendi. Betasan işyeri temsilcisi Sevim Örnek ve Tülay Kuş birlikte sahneye çıkarak, kadınlık ve annelik üzerinden  şiirler okudular. Daha sonra Gebze Şubesi sekreteri Yeliz İştar ile Mecaplast çalışanlarından Gülcan Aksu da bir şiir okudu.

İkramların beş erkek üyemiz tarafından yapılması dikkatlerden kaçmadı. Umarız tüm etkinliklerde, erkek üye arkadaşlarımız bu türden duyarlılıklar gösterirler.
Etkinliğin son bölümünde müzik vardı. ÜİD-DER Müzik topluluğunun yaptığı güzel müziklerle, kadınlar dans edip, halaylar çektiler.