• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Temsilci yöneticilerimizden Bercirap işçilerine dayanışma ziyareti

Yalnız olduğunuzu sanmayın, hep birlikte yanınızdayız!

“Sizin direnişiniz alkışlanacak bir olay. Bu tür direnişler geçmişte de olmuştur. Kavel Grevi, Bereç Grevi ve daha niceleri gibi....Ve her zaman işçiler galip gelmiştir. Eminiz ki Bericap direnişinde de sizler galip geleceksiniz. “
17.03.2011
TEMSİLCİ/YÖNETİCİLERİMİZ DİRENİŞTEKİ ÜYELERİMİZ BERICAP
İŞÇİLERİNE DAYANIŞMA ZİYARETİNDE BULUNDULAR:
Yalnız olduğunuzu sanmayın, hep birlikte yanınızdayız!
“Sizin direnişiniz alkışlanacak bir olay. Bu tür direnişler geçmişte de olmuştur. Kavel Grevi, Bereç Grevi ve daha niceleri gibi....Ve her zaman işçiler galip gelmiştir. Eminiz ki Bericap direnişinde de sizler galip geleceksiniz. “
Genel merkezimizde sürdürülen eğitimlere katılan temsilci/yöneticilerimiz, 17 Mart Cuma günü, direnişlerinin 84. gününde Bericap işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundular. Genel Mali Sekreterimiz İbrahim Doğangül ve sendika uzmanlarının da yer aldığı ziyarette Gebze Şubemiz İdari Sekreteri Eyüp Akdemir bir konuşma yaparak,”Genel Mali Sekreterimize, eğitim uzmanlarımıza, basından gelen arkadaşlarımıza, siz temsilci ve yönetici arkadaşlarımıza hoş geldiniz diyor, Bericap adına, desteklerinizden dolayı teşekkür ediyoruz” dedi. 84 gündür Bericap’ta eylem halinde olduklarını belirten Akdemir konuşmasını şöyle sürdürdü:
Baskılar hiç son bulmadı
“Burada 2009 yılında Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesi olarak bir örgütlenme faaliyetimiz oldu. Bu örgütlenme sonucunda burada bir toplu sözleşmesi yaptık. Yetkili olarak bu iş yerinde vardık. Fakat süreç içerisinde; işverenin, sermayenin sendikayı kabullenmeyişi, hazmedemeyişi bizi bu noktaya getirdi. Yaklaşık bir buçuk yıldır fabrikada örgütlü bir şekilde işimize devam ederken; işverenin sendika üyesi arkadaşlarımıza baskıları hiç son bulmadı. Bir takım oyunlarla, bir takım entrikalarla bu sendikal süreci dağıtmaya, parçalamaya yönelik yol ve yöntemlerin arayışı içinde oldular. Bu baskılar her zaman devam etti. Fakat 23 Aralık'taki olay, bardağı taşıran son damla oldu. Bizlere haber vermeden vardiya değişikliğine gittiler. Vardiya sistemlerinin değişikliğinden dolayı bizim vardiya düzenlerimize zarar gelmeyeceği ve bu durumun tamamen dijital sistemle alakalı olduğunu arkadaşlarımıza ilan ettiler. Bu ilanda, normal vardiya düzenlerimizin devam edeceğini söyleyip, bir vardiya geri çekerek kendilerine göre bir sistem kurdular. Arkadaşlarımızın hangi vardiyaya gelip gelmeyecekleri, hangi vardiyada olup olmayacakları belli değildi.”
Vardiya değişikliği sürecinde bilgi karmaşasının yaşandığını, sonuçta o vardiyadaki üyelerimizin normal vardiyalarına geldiklerini belirten Akdemir, işverenin, bayram dönüşünde çalışanların vardiyaya gelmediğini iddia ederek 16 işçiyi disiplin kuruluna verdiğini söyledi. Akdemir şöyle devam etti:
İşverenin niyeti kötüydü
“Bu disiplin kurulu kararları neticesinde, baktık ki işverenin niyeti kötü,olayı başka yerlere taşımaya çalışıyor. Biz de kendi aramızda bir takım toplantılar yaptık. Bu şekilde davranmanın iyi olmayacağını, iş barışını bozacağını, buna kayıtsız kalamayacağımızı defalarca anlattık. Genel Merkezimiz de telkinlerde bulundu. İşveren, kendi kafasında oluşturmuş olduğu plan proje nedeniyle, hiçbir şekilde geri adım atmadı. Ve sonuçta 12 arkadaşımıza disiplin kurulu kararıyla yevmiye cezası verdi. 4 arkadaşımızın da geçmişteki savunmalarını, ihtarları vs. örnek göstererek, (bunlar disiplin kurulu kararıyla verilmiş cezalar değildir) keyfiyet cezalarını gerekçe göstererek tazminatsız olarak iş akdini feshetti.”
“Bu sürecin kavgaya doğru meylettiğini gördüğümüz için yaklaşık bir ay boyunca 'ne yaparız, nasıl davranırız' gibi bir takım toplantılar yaptık. Arkadaşlarımız işten çıktıktan sonra, o akşam bütün üyelerimizle birlikte olağanüstü bir toplantı yaptık” diyen Akdemir konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Arkadaşlarımızın kanaati doğrultusunda, arkadaşlarımızın hiçbir şekilde işten çıkartmalara razı olmadığımızı gördük. Bu konuda elimizden gelen güç neyse, en radikal bir şekilde bunu ortaya koymak durumundayız kararı aldık. Bir ortak karar ile, bu 4 arkadaşımızın işe iadesi ve sendikanın burada kalabilmesi için diğer 90 tane arkadaşımız kıdem ve ihbar tazminatlarından vazgeçerek, işsizlik sigortalarını riske atarak sendikamıza ve arkadaşlarımıza sahip çıktılar. 24 Aralık, saat 16.00-00 .00 vardiyasına başlamadan, bu işyerinde işi durdurduk. O günden beri işbaşı yapmadık. “
Bizleri parçalayamadılar
İşverenin devlet güçlerini kullanarak, emniyeti kullanarak bu olayı dağıtmaya çalıştığını, çadırları söktürdüğünü, bu süreç içerisinde 2 işçinin tekrar işbaşı yaptırıldığını belirten Akdemir şöyle devam etti: “O arkadaşların farklı niyet ve düşünceleri de olabilir. Ama bizi bütün itibariyle parçalayamadılar. Ve dimdik bir şekilde 84 gündür bu eylemlilik burada devam ediyor. Ve sonuç alana kadar da devam edecek. Bu konularla ilgili Genel Merkezimiz, Türk-İş, çeşitli yerel yönetimler, Valilik ve Bakanlık tarafından direnişin başarıya ulaşabilmesi için çeşitli girişimler sürdürülüyor. Netice alacağız gibi de görünüyor. İşveren, bu durumlarda, direnişteki üyelerimizin birlik ve beraberliğini dağıtabilmek için ya içten bir kargaşanın yaratılmasına ya da dışarıdan bir müdahalenin meşru zeminini yaratabilecek tavır ve hareketlere de girişiyor. İşverenin gayreti budur. Biz burada bütün arkadaşlarımızla, kamuoyunun desteğiyle, sivil toplum örgütlerinin desteğiyle hiçbir şekilde oyuna gelmedik. Ve buradaki mücadelemizi doğru bir şekilde yönlendirerek 84 günden beri direniyoruz ve eylemimize devam edeceğiz.”
Bu azim ve gayretle başarılı olacağız!
Böyle uzun soluklu eylemlerin sıkıntılarından bazılarının lojistik destek, ekonomik destek, kamuoyu oluşturabilme olduğunu belirten Akdemir sözlerini şöyle tamamladı:
“Bir takım etkinlikler ortada olabilmeli ki bu direnişi devam ettirebilelim. Direnişin yemek ve iaşe ihtiyaçları için, insanların ailelerine karşı yükümlülüklerini yerine getirebilmeleri için sendikanın ödemiş olduğu bir grev ödeneği var. Bunlarla bu mücadelemizi devam ettirme gayreti içindeyiz. Bizdeki bu azim ve gayretle bu direniş başarıya ulaşacaktır. Buradaki 92 arkadaşımızın gözlerinde ilk günkü ışıltıyı görüyorsunuz. Hiçbir şekilde o azmi kaybetmediler. Ve bu anlamda sendika ve şube olarak da hiçbir zaman, hiçbir şekilde arkadaşlarımızı yalnız bırakmadık. Ve hemen hemen her gün zorunlu bir işimiz çıkmadığı sürece biz buradayız ve arkadaşlarımızla birlikteyiz. Buradaki örgütsel bütünlüğü sağlayıp, bu işi hedefe taşımanın peşindeyiz. Temsilci-yönetici eğitimindesiniz. Sendika ve sendikanın organlarıyla yeni tanışmış arkadaşlarımız açısından bu tür sahalar, teoride gördüğünüz eğitimin pratikteki kısmıdır. Saha eğitimidir, bu gözle bakın. Arkadaşlarımız adına hepinize geldiğiniz için, göstermiş olduğunuz duyarlılıktan dolayı teşekkür ederiz.”
Bericap direnişine dayanışma ziyaretinde bulunan temsilci/yöneticiler de birer konuşma yaptılar. Temsilci yöneticiler yaptıkları konuşmalarda, Bericap direnişinden örgütün haberdar olduğunu ve bu direnişin başarıya ulaşması için her toplantıda, kurulda gündeme getirildiğini belirterek şunları söylediler:
H. İbrahim Temel- Kırıkkale Şube:
“Petrol-İş Sendikası çok büyük bir camia. İstanbul çevresinde bu olay gerçekleşiyor, diğer toplantılarda, kurullarda sizin sözünüz sürekli geçiyor. Bütün Petrol-İş’e üye olanlar, sivil toplum örgütleri sizden haberdar. Ve size elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Direnişi bozmadan, yeter ki birlik halinde devam ettirin arkadaşlar.”
Selçuk Kırat: İstanbul 1 Nolu Şube
“Petrol-İş’in dergilerinden olsun, temsilci toplantılarından olsun; eyleminizin ilk başından beri haberdarız. Bütün kurullarımızda yapılan işler, merkezimiz tarafından bize iletiliyor. Çektiğiniz güçlüklerden, ekonomik sıkıntılarınıza kadar biz genel toplantılarımızda, işçi arkadaşlarımızla konuşuyoruz. Yalnız olduğunuzu sanmayın! Hep beraber yanınızdayız.”
Mehmet Emin Kırşan- Batman Şube:
“Bu tür direnişler geçmişte de olmuştur. Kavel Grevi, Bereç Grevi… Ve her zaman işçi galip gelmiştir. Bericap direnişinden de eminiz ki burada da sizler galip geleceksiniz”
İbrahim Altıntop-Adana Şube:
“Sizleri en iyi anlayanlardan biriyiz. Bizler de yaşadık; 57 günlük grev, 25 günlük grev, 17 günlük grevler yaşadık. Yani 18 yıllık çalışma hayatımız grevlerle doldu. Sizin direnişiniz alkışlanacak bir olay.”
Mehdi Şeker- Batman Şube:
“Petrol-İş Batman Şubesi adına bu direnişi selamlıyorum. Örgütlü birey, örgütlü bir toplum ve onurlu bir gelecek adına hepinizi saygıyla selamlıyoruz arkadaşlar.”
Sendikamız Eğitim Uzmanı Erhan Kaplan da yaptığı konuşmada “Biz arkadaşlarımızla hep salonlarda görüşüyoruz ama direnişler de eğitimin bir parçası. Petrol-İş’in eğitimleri böyledir işte. Bizim eğitimlerimiz, sadece salonlarda anlatılan teorik şeyler değil. Biz sizlerle birlikteyiz. Bizim aktif üye eğitimlerinde en çok atılan iki slogan aklımda; birisi 'iş, ekmek yoksa barış da yok” dedi.”
Petrol-İş'in bu işyerini paramparça etme, yok etme gibi bir niyetinin olmadığını,barış isteğini belirten Kaplan konuşmasında şunları söyledi:
“Ama ne karşılığında? Sendikamız karşılığında, işimiz karşılığında, ekmeğimiz karşılığında. Biz barışmasını çok iyi bildiğimiz için kavga etmesini de çok iyi biliyoruz. Bir sloganımız daha var; “Kadınlarımız sendika yönetimine” diye söylüyoruz. Belli ki doğrudan yönetimde kadınlarımız da var. Yani kısacası kadınıyla erkeğiyle bu ekmek mücadelesinde başarılı olacağımıza inanıyorum. Bu eğitimi burada değil ama oturarak bir daha içeride tekrar edeceğimize inanıyorum. Yapacak mıyız arkadaşlar.”
Direnişteki Bericap işçileri de Kaplan'ın konuşmasından sonra gür bir sesle “Yapacağız” cevabını verdi.
Müzeyyen Karabatak: Hiçbir zaman yılmadık, azmimizi kaybetmedik
Bericap işçilerinden Müzeyyen Karabatak ise yaptığı konuşmada, dayanışma ziyaretine gelen temsilci/yöneticilere direnişçi işçiler adına teşekkür ederek şunları söyledi:
” Direnişte kadınların önemi her zaman sizler tarafından belirtiliyor. Bu gerçekten doğru. Bizler 24 saat içinde o kadar çok parçalara bölünüyoruz ki. Erkek arkadaşlar, kardeşlerimiz buradan eve gittiklerinde hazır sofraya oturuyor, sıcak bir eve dönüyorlar. Yani her şey hazır, dört dörtlük bir ortama oturuyorlar. Fakat biz öyle değiliz. Biz eve gittikten sonra, ikinci bir mücadeleyi de evlerimizde veriyoruz. Çünkü bizlere buradaki süreçte destek olan çocuklarımızın bizlere ihtiyacı var. Eşlerimizin bizlere ihtiyacı var. Yani biz burada kar, kış, soğuk demedik. Hiçbir zaman yılmadık, hiçbir zaman da azmimizi kaybetmedik. Hatta kaybetme aşamasında bile, yoğun baskılar altında kaldığımız süreler içerisinde bile, biz her zaman en önde giderek arkadaşlarımıza moral olmaya, destek olmaya çalıştık ve burada daha bir güçlü konuma geldik.”
Konuşmalar sırasında Bericap işçileri sık sık “Direne direne kazanacağız!” “Bericap bizimdir bizim kalacak!” şeklinde sloganlar attılar
ICEM İLETİŞİM VE KAMPANYALAR SORUMLUSU DICK BLIN BERICAP İŞÇİLERİNİ ZİYARET ETTİ
Petrol-İş'in Standart Profil örgütlenmesiyle ilgili gelişmeleri Düzce kamuoyuyla paylaşmak için 21 Mart'ta sendikamızın Düzce Örgütlenme Bürosu'nda yaptığı basın toplantısına katılarak ICEM'in dayanışma mesajlarını veren ICEM İletişim ve Kampanyalar Sorumlusu Dick Blin, aynı gün Gebze'ye gelerek, Bericap direnişçi işçilerini de ziyaret etti. Ziyarette ICEM'in Bericap direnişini yakından takip ettiğini ve uluslar arası sendikal hareketin gündemine taşımaya çalıştığını belirten Blin, Bericap işçilerinden, mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdürmelerini istedi. Bericap direnişiyle uluslar arası sendikal hareketin dayanışmasını sürdürdüğünü ve tüm olanakları seferber ettiğini belirten Blin, bu mücadelede Bericap işçilerini yalnız bırakmayacaklarını söyledi. Blin, Bericap direnişinde mücadelenin, Bericap'ın müşterileri ve tedarikçi firmalar üzerinden de yürütülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.