Bugün, bundan tam 40 yıl önce gerçekleştirilen ve zaferle sonuçlanan, 15-16 Haziran Direnişi’nin 40. yıl dönümünü kutluyoruz...
15-16 Haziran işçi direnişi, gerek öncesinden başlayan işçi eylemlerinin birikimi üzerinden gerçekleşmiş olması, gerekse sınıf mücadelesi açısından ortaya çıkardığı dersler açısından Türkiye işçi sınıfı tarihinin en önemli öğretici direnişlerinden biridir.
15-16 Haziran 1970 direnişinin temel nedeni, Mecliste 1963 yılında yürürlüğe giren ve 274 ve 275 sayılı sendika ve toplu iş sözleşmelerine ilişkin yasaların, dönemin siyasi iktidarı tarafından değiştirilmek istenmesiydi. 1967’de DİSK”in kurulmasıyla Türkiye’de işçi hareketleri daha etkin hale gelmiş, sınıfsal mücadele yükselmişti.
1970'lerde sendikal hareketin güçlenmesinden çekinen dönemin siyasi iktidarı, örgütlenme özgürlüğünün işçi sınıfı mücadelesinin önünü kesmek için 274 sayılı Sendikalar Yasasında değişiklik öngören yasa tasarısını Meclise sundu.
Tasarı ile işçilerin sendikalara üyeliği zorlaştırılıyor, işçinin sendikaya üye olabilmesi için başvuru yeterli görülmüyor, sendika yetkili organının bu başvuruyu kabul etmesi gerekiyordu. Sendikaların ülke çapında faaliyet gösterebilmesi için kurulu bulunduğu işkolunda çalışan sigortalı işçilerin, en az üçte birinin üyeliğini zorunlu görüyordu. Yasa tasarısı, işçilerin sendikalara üyeliğinin yanında, sendikaların, federasyonların ve konfederasyonların kurulmasına ilişkin değişiklikler de içeriyordu.
Bu yeni düzenlemeler ise işçilerin, emekçilerin aleyhine olan düzenlemelerdi. Tasarının Meclis'e sunulmasıyla 1970 yılının 15-16 Haziran tarihlerinde işçilerin, emekçilerin tepkisi genel bir gösteriye dönüştü. İstanbul Gebze ve Kocaeli'de topluca yürüyüş ve gösteriler başladı.
80 bine yakın işçi iş bırakarak tepkisini ortaya koydu. Fabrikalar çalışmadı, getirilmek istenen düzenlemeler protesto edildi.
15-16 Haziran eylemelerine katılım için merkezi bir karar alınmasa da Petrol-iş üyeleri de direnişe katıldılar.Olaylar sonrasında yüzlerce fabrikadan eylemlere katıldığı tespit edilen işçiler işten atılmış, direnişin içinde aktif olarak yer alan işçiler ve sendikacılar uzun süre yargılanmışlardır. Baskıcı önlemler alan dönemin siyasi iktidarı ve güvenlik güçlerinin şiddet kullanmaları sonucu 3 işçi yaşamını yitirdi....
15-16 HAZİRAN İŞÇİ SINIFININ MÜCADELE TARİHİDİR..
İşçi sınıfımızın tarihi olan 15-16 Haziran direnişi hala işçi sınıfına ışık oluyor. O gün sınıf mücadelesine katkı koymak için beklentisiz, yanlarında olan gençliği ve bu mücadeleye önderlik yapanları, bu mücadele de yitirdiklerimizi saygıyla anmamak mümkün değildir.
Bugün çok daha fazla 15-16 Haziran direnişine benzer faaliyetlere ihtiyaç vardır. Sendikal bürokrasinin Tekel direnişini nereye götürmeye çalıştığını görüyoruz. Onun için karanlığa sövmek yerine bir mum yakıp aydınlığa katkı koyanlara çok daha fazla ihtiyaç vardır. Daha büyümüş, daha örgütlü sendikal önderliği yaratabilmek, yitirdiğimiz haklara yeniden sahip olmak anlamına geldiğini biliyoruz. Bu inançla çalışmalarınızda başarılar diliyoruz.
SAYGILARIMIZLA
Petrol-İş Aliağa Şube Yönetim Kurulu Adına
İsmail DOĞAN
Başkan