Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) ATV- Sabah işyerlerinde başlattığı grevin 180. gününde İstanbul Balmumcu binası önünde 180 dakika grev nöbeti tutulmaya başlandı.
Grevin 180. gününde 180 dakika grev nöbeti... Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) ATV- Sabah işyerlerinde başlattığı grevin 180. günü olan 29 Mart 2010 Pazartesi günü, saat 12.00’den itibaren İstanbul Balmumcu binası önünde 180 dakika grev nöbeti tutulmaya başlandı. TGS Genel Merkez ve Şube Yöneticilerinin katıldığı grev nöbetinde, ATV- Sabah (Turkuvaz) işvereninin hukuk dışı uygulamaları nedeniyle GREV HAKKI’nın kullanılamaz hale getirilmesi protesto edildi. Grevin 180. gününde, ATV ve Sabah işverenini protesto eylemine sendika yöneticileri, işyeri temsilcileri ve işçiler katıldı. Grev nöbeti TGS Genel Sekreteri Sergül Keskin'in yaptığı açıklamalardan sonra başlatıldı. Grevin 180. gününde başlatılan 180 dakika grev nöbetine katılan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Eski Başkanı Nail Güreli, Sendikamız Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın ve Türk-İş İstanbul 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak da birer konuşma yaptılar. Basın emekçilerinin grevinin onur grevi olduğunu belirten konuşmacılar, şartlar ne olursa olsun bu grevi sonuna kadar destekleyeceklerini, grevin başarıya ulaşması için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini belirttiler. TGS Genel Sekreteri Sergül Keskin, grevin 180. gününde 180 dakika grev nöbeti oturma eylemini başlatırken yaptığı konuşmada şunları söyledi: Grev hakkı kullanılamaz hale geldi “Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın, 29 yıl aradan sonra 13 Şubat 2009 tarihinde medyada fiilen başlattığı ilk grev olan ATV-Sabah grevi 16 Temmuz 2009 tarihinde mahkeme kararıyla durdurulmuştu. Karar, üye sayısındaki azalmanın 3/4 oranında olup olmadığının tespitinin, yetki alınan tarihten değil grev kararının ilan edildiği tarihten sonraki verilere göre yapılması gerektiği gerekçesiyle Yargıtay tarafından bozuldu. İstanbul 2’nci İş Mahkemesi, 1 Mart 2010 tarihli duruşmada Yargıtay’ın bozma kararına uydu ve grevin durdurulmasına ilişkin verdiği kararın yok hükmünde olduğuna karar verdi. TGS, bunun üzerine Atv-Sabah’ın (Turkuvaz) İstanbul ve Ankara işyerlerinde 4 Mart 2010 tarihinde yeniden grev pankartlarını astı. Bu süreç içerisinde, grevin henüz dördüncü günündeyken, 17 Şubat 2009 tarihinde, greve katıldıkları gerekçesiyle iş akitleri yasadışı olarak feshedilen 10 kişiden 9’unun iş akdi fesihlerinin geçersizliğine dair Sendikanın açtığı davalar kazanıldı ve işe dönüş kararları Yargıtay tarafından onandı. Ancak işveren, grevin durdurulduğu dönemde, işe dönüş taleplerini kabul etmeyerek, 9 işçinin sendikal tazminatlarının yanı sıra kıdem ve ihbar tazminatlarını ödeyerek iş ilişkilerini hukuken sona erdirdi. Bu koşullar altında, Atv-Sabah işyerlerindeki grev, işçi hareketinin örgütlenme, toplu sözleşme, grev haklarının kullanılmasının önündeki engellerin somut bir örneği olarak değerlendiriliyor. Greve katılan işçi işten atılırsa, grev hakkı nasıl kullanılacaktır? Sendikamız bu konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacaktır. Sendikamız, Atv-Sabah işyerlerindeki grev zemininin, sendikal hareketin önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik bir “sendikal hak kampanyasına” dönüştürülmesini amaçlamaktadır. Bu nedenle, yasal olarak iş ilişkisi sona ermemiş bir grev gözcüsünün bulundurulabildiği Atv-Sabah işyerlerinin İstanbul Balmumcu’daki merkez binasının önünde, her gün TGS Genel Merkez Yöneticilerinden birer kişi; ayrıca üst kuruluşumuz olan TÜRK-İŞ Konfederasyonu’na bağlı sendikalar ile şubelerinden yönetici, temsilci ya da üye düzeyinde 4’er kişi dayanışma amacıyla grev nöbetine destek vermiştir. Bu durum grevin 200'üncü gününe kadar sürecek, 16/18 Nisan'da sendikamızın ev sahipliğinde İstanbul'da yapılacak Avrupa Gazeteciler Federasyonu Genel Kurulu'nda Avrupa Platformu'na taşınacaktır.”