• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

ILO'da işveren grubu grev hakkına onay vermek zorunda kaldı

Sendikaların aylar süren baskısı sonucunda, 23-25 Şubat günlerinde Cenevre'de yapılan önemli bir üçlü toplantı sonrasında ILO'da işveren grubu grev hakkını tanımak zorunda kaldı.

27.02.2015

Toplantıda işveren ve işçi gruplarının yaptığı ortak açıklama, grev hakkının ILO tarafından tanındığını teyit ediyor.

Varılan anlaşma, ILO'da 2012'den beri ciddi bir kilitlenmeye yol açan soruna son vermeye yönelik bir öneri paketi içeriyor. 

Şimdi öneriler Mart ayındaki ILO yönetim kurulu toplantısına götürülecek.

İşveren grubu, grev hakkı yıllardır hükümetler, işçiler ve işverenlerce evrensel düzeyde tanınıyor olmasına rağmen, ILO'nun 87 nolu sözleşmesinde açıkça ifade edilmemesi nedeniyle grev hakkına itiraz ediyordu.

İşveren grubu bu konudaki tutumunda direttiği için, birçok ülkedeki ağır hak ihlalleriyle ilgili olaylar ILO'da ele alınamıyordu.

Ortak açıklama, sendikaların grev hakkını savunmak amacıyla 18 Şubat'ta 60 küsur ülkede gerçekleştirdiği 100'den fazla eylemi içeren küresel protesto gününden sonra yapıldı.

Daha önce konuyla ilgili olarak kendi içinde bölünmüş olan Hükümet Grubu ise Şubat'taki üçlü toplantıda grev hakkını açıkça onayladı. Hükümet Grubu toplantıdaki tartışmalar sırasında şu açıklamayı yaptı:

“Hükümet Grubu, grev hakkının, ILO'nun çalışmalarında temel bir ilke ve hak olan sendika özgürlüğüylü bağlantılı olduğunu kabul ediyor. Hükümet Grubu, grev hakkını korumadan, Sendika Özgürlüğünün, özellikle işçilerin çıkarlarını korumaya yönelik örgütlenme hakkının tam anlamıyla gerçekleştirilemeyeceğini kabul ediyor.”

IndustriALL genel sekreteri Jyrki Raina konuyla ilgili şöyle dedi:

“İşverenlerin grev hakkını tanıması çok olumulu bir adımdır. Bunun onuru, bu temel hakkı savunmak için mücadele veren üye örgütlerimize aittir. Ama mücadele bitmiş değil. Uyanık durmalıyız ve işverenlerin grev hakkını bir kez daha gasp etmesine izin vermemeliyiz .”