18 Nisan 2011 Pazartesi günü, Petrol-İş Aliağa şubemizde örgütlü üyelerimiz Tüpraş giriş kapısında yapılan basın açıklamasıyla birlikte işe bir saat geç başladı.
18 Nisan 2011 Pazartesi günü, Petrol-İş Aliağa şubemizde örgütlü üyelerimiz Tüpraş giriş kapısında yapılan basın açıklamasıyla birlikte işe bir saat geç başladı. Tüpraş işçileri, Tüpraş çalışanlarının geleceğini çok yakından ilgilendiren müteahhit-taşeron çalışması, ilk işe giriş ücretinin farklı uygulanması ve şu anki vardiya sisteminin devam ettirilmesi başta olmak üzere idari ve parasal maddeler üzerinde anlaşma sağlanamamasını protesto ettiler.
Pazartesi sabahı 08.00 - 16.00 vardiyasına gelen işçiler ile gece vardiyasından çıkan üyelerimiz Tüpraş’ın ana kapısında toplanarak, ‘Kavga bitmedi, daha yeni başlıyor’ pankartlarını açarak 1 saat iş bıraktı.
Petrol-İş Aliağa Şube Başkanı İsmail Doğan yaptığı basın açıklamasında; 19 asıl, 1geçici ve 2 ek madde olmak üzere 22 madde de anlaşma sağlanamadığını belirterek uyuşmazlık zabtı tutulduğunun bilgisini verdi.
Sözleşmeyi masada bitirmek istiyoruz
TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine uyuşmazlık tutanağının Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne gönderilmesini izleyen süreçte, resmi arabulucu çalışmasını takiben, işletmenin grev yasağı kapsamında olması nedeniyle Toplu İş Sözleşmesinin Yüksek Hakem Kurulu’na gönderilmesi sürecinin başlayacağını söyleyen Doğan, yapılan 6 oturumun ardından 19 asıl, bir geçici ve iki ek madde olmak üzere toplam 22 madde üzerinde anlaşma sağlanamadığını ve bu maddeler ile ilgili uyuşmazlık zabtı tutulduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu süreçte üyelerimiz dayanışma içerisinde olmalıdır. Uyuşmazlık zabtı tutuk ama biz Toplu İş Sözleşmesini masada bitirmek istiyoruz. Bu süreçte direncimizi kırmak isteyebilirler. Her türlü sorununuzu temsilcilerimizle, yönetim kurulu üyelerimizle paylaşın. Anlaşma sağlayamadığımız bizim için olmazsa olmaz 5 - 6 madde var. Sizleri ‘İş ortağımız’ gibi sözlerle sendikasızlaştırmak istiyorlar. Bizim tek iş ortağımız var; o da sendikamız. Geçmişte Aygaz’da aynı taktikleri yaparak orada sendikasız bir ortam yarattılar.”
Üretimden gelen gücümüzü kullanırız
Doğan, “Tüpraş’ın grev yasağı kapsamında olmasına rağmen, üretimden gelen güçlerimizi kullanmaktan çekinmeyeceğiz. Biz istemezsek, gemilerden ham petrol boşalmaz, biz istemezsek tankerlere dolum yapılamaz. Gerekirse eşimizle, çoluk çocuğumuzla bu tesiste yatarız. Biz bunları istemiyoruz, toplu sözleşmenin masada bitirilmesini istiyoruz. Toplu İş Sözleşmesinin irademiz dışında Yüksek Hakem Kurulu’nda bitirilmesi, çalışma barışını olumsuz etkileyebilir fakat bu duruma Petrol-İş Sendikası sessiz kalmayacaktır. Tüpraş işçisi işletmenin grev yasağında olduğuna bakmaksızın sözleşmenin taraflarca sözleşme masasında bitirilmesi hususunda gerekli çaba ve kararlılığı gösterecektir” dedi.
Giriş kapısında yapılan basın açıklamasının ardından, ‘İş ekmek yoksa barış da yok’, ‘Zafer direnen işçilerin olacak’, ‘Örgütlü işçi asla yenilmez’ sloganlarıyla Rafineri Bölge Müdürlüğünün önünden yürüyen Petrol-İş üyeleri bir saat sonra işbaşı yaptı.