Hükümet, istihdam paketini resmen açıklamamakla birlikte içeriği aşağı yukarı belli oldu. Pakette işçiler için hayati öneme sahip kıdem tazminatı konusu da var. İşten çıkarılan işçilere her yıl için 30 günlük kıdem tazminatı ödenmesi yerine işsizlik sigortasının biraz daha geliştirilerek kıdem tazminatının tamamen kaldırılması ya da bir fon kurulması öngörülüyor. İlk alternatifte halen net asgari ücret tutarında olan işsizlik ödeneği tavanının brüt asgari ücretin iki katına kadar arttırılması düşünülüyor.
Hükümet, istihdam paketini resmen açıklamamakla birlikte içeriği aşağı yukarı belli oldu. Pakette işçiler için hayati öneme sahip kıdem tazminatı konusu da var. İşten çıkarılan işçilere her yıl için 30 günlük kıdem tazminatı ödenmesi yerine işsizlik sigortasının biraz daha geliştirilerek kıdem tazminatının tamamen kaldırılması ya da bir fon kurulması öngörülüyor. İlk alternatifte halen net asgari ücret tutarında olan işsizlik ödeneği tavanının brüt asgari ücretin iki katına kadar arttırılması düşünülüyor. Brüt asgari ücret, 2008'in ilk altı ayı için 608, ikinci altı ayı içinse 638 YTL'dir. Bu durumda kıdem tazminatı yerine verilecek olan işsizlik ödeneğinin tavanı, ilk yarıyıl için 1.216 YTL, ikinci yarıyıl içinse 1.276 YTL olacak. Oysa mevcut durumda kıdem tazminatı tavanı ilk yarıyıl için 2.088 YTL, ikinci yarıyıl içinse 2.123 YTL'dir. Bu öneriden işçinin kazançlı çıkması mümkün değil. İşsizlik ödeneğinden yararlanma süresi arttırılsa bile bu miktar, bugünkü kıdem tazminatı ödentisini karşılamaz. Ayrıca bu alternatifte işsizlik sigortasındaki işveren payının yüzde 2'den yüzde 5 -6'ya arttırılması gerektiği belirtiliyor ki, bunun da kabulü zor gözüküyor. İkinci alternatif olarak Kıdem Tazminatı Fonu'nun kurulması durumunda, işçiye sadece emekliliğinde ödeme yapılması öngörülüyor ki, bu da kabulü zor bir öneri. Yine bu alternatifte, fondaki yüzde 3'lük işveren payının SSK ve işsizlik fonundaki işveren katkısından takviyelerle yüzde 7'e çıkarılması öneriliyor ki, işverenler de buna karşı çıkıyor. İşverenler esas itibarıyla her yıla 15 günlük bir kıdem tazminatı ödenmesinden yana. 72 yıllık yasal bir hak olan kıdem tazminatı, işçi için hayati bir öneme sahip. İşten çıkarıldığında ailesini belli bir süre geçindirebilmek için toplu bir para. Hangi alternatif olursa olsun bu hakkından vazgeçmesi, son tutunacağı dalı da ortadan kaldıracak. Türk-İş'in 1995 yılı genel kurulunda, "kıdem tazminatı hakkına dokunulması halinde üretimden gelen gücün kullanılması" yönünde bir kararı var. Genel grevi ifade eden bu karar, takip eden genel kurullarda da yenilendi. 2003 genel kurulunda da yenilendikten sonra en son yapılan 2007 genel kurulunda, nedense tekrar alınmadı. Bir genel kurul kararı, bir sonrakine kadar geçerlidir. Tüzük hükmü olmadığı için sadece o genel kurul dönemini kapsar, o nedenle her dönem için yenilenmesi gerekir. Eğer işçinin kıdem tazminatı hakkına dokunurlarsa bakalım Türk-İş'in yeni yönetimi bu işin içinden nasıl çıkacak?