• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Öğrencime dokunma

Gençleri huzursuz, ürkek ve sıkıntılı olan bir ülkenin geleceğinin nasıl olacağını düşünün. Düşlerini kaybetmiş bir ülke yaratıyoruz. Bırakın adaleti, kalkınmayı, bu gidişle yerimizde saymayı bile beceremeyeceğiz.
KORAY ÇALIŞKAN/RADİKAL
23.12.2011

Gençleri huzursuz, ürkek ve sıkıntılı olan bir ülkenin geleceğinin nasıl olacağını düşünün. Oysa bu süreci tersine çevirmek hiç zor değil

Genç bir arkadaş.. Dün KESK yürüyüşünde yanıma geldi. 20 yıl önce ben de biraz onun gibiydim. 18 yaşta kendine bir güven vardır ki başka hiçbir şeye benzemez. İlginçtir, en az deneyimli olduğumuz yaşlarda daha doğru davranırız. Muktedire kızarız, düzene baş kaldırırız. Sonra artık ne öğreniyorsak yelkenleri suya indirir, aklın sesini konuşur, vicdanınkini kısarız.

“Geçen günkü yazınızda hatalı bir nokta vardı” dedi. “Bir noktaysa iyiymiş, yırttık” diye yanıtladım. Gülmedi. Hâlâ ciddi ve biraz heyecanlıydı. Ben de kendimi toplayıp kulak kestim: “Tutuklanan Şeyma Özcan’ın örgütlü olmadığı halde tutuklandığını yazmışsınız, biz örgütlüyüz diye tutuklanmamız doğru mu yani!” İki gece önce CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in evinde karşılaştığım ve uzun süre haksız yere tutuklu kalan ODTÜ öğrencisi Hüseyin Edemir de aynı şeyi söylemişti. O da haklıydı. Örgütlü örgütsüz ne fark eder, öğrenciler üzerinde daha önce görmediğimiz bir baskı var. Amaç korkutmak, sindirmek, toplumsal muhalefete gözdağı vermek.

Bugün Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜÖÜD) ile birlikte bir basın açıklaması yapıyor. Bianet’e göre 600, resmi rakamlara göre 138 öğrenci tutuklu. Okullarından, ailelerinden, arkadaşlarından uzak, dört duvar arasında hapis. Üzerine titrememiz gereken pırıl pırıl bir kuşağı, soğuk hücrelerde titretiyoruz. 12 Eylül sonrasında dahi görmediğimiz bir baskı, acımasız bir milli güvenlik devleti, hoyratça her yere ve özellikle gençlere saldırıyor.

Kaybolan düşler
Gençleri huzursuz, ürkek ve sıkıntılı olan bir ülkenin geleceğinin nasıl olacağını düşünün. Şiddetle terbiye, kokuyla eğitim olmaz. İnsanı insan yapan en önemli değer hayal gücüdür; yeniyi, daha iyiyiyi düşleyebilme cesaretidir. Korkanlar düş kuramazlar. Düşlerini kaybetmiş bir ülke yaratıyoruz. Bırakın adaleti, kalkınmayı, bu gidişle yerimizde saymayı bile beceremeyeceğiz.

devamı için: