Petrol-İş Sendikası Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, 19-20 Ekim 2022 tarihinde Trabzon’da toplanarak ülkemizde emeğe ilişkin güncel gelişmeleri ve örgütsel çalışmalarını değerlendirmiştir.
GENİŞLETİLMİŞ BAŞKANLAR KURULU, toplantıda yapılan değerlendirmeleri ve bu doğrultuda almış olduğumuz kararları aşağıdaki şekilde kamuoyuna iletmeyi uygun bulmuştur:
14 Ekim 2022 tarihinde Bartın Amasra’da Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağında yaşanan patlama sonucu 41 madenci kardeşimiz hayatını kaybetmiş, 11 madenci yaralanmıştır. Amasra’da 41 ocağa düşen ateşle ilgili her değerlendirme yetersiz, her söz nafile kalmaktadır. Acımız derin, öfkemiz büyüktür... Önlenebilir her kazanın iş cinayetlerine davetiye çıkardığını görüyoruz. Bu iş cinayeti, tüm yönleriyle soruşturulmalı, ihmal ve eksiklikler tespit edilmeli ve sorumlular kanun önünde hesap vermelidir. Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak kaybettiğimiz işçi kardeşlerimize rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Oldukça tehlikeli bir üretim faaliyeti yürütülen madenlerde, piyasalaşma ve özelleştirme uygulamaları madencileri daha fazla risk altında çalışmaya zorlamaktadır. Öyle ki, devlet işletmelerine ait maden ocakları da Amasra’da olduğu gibi, rekabet koşulları altında özel sektör mantığıyla yönetilmektedir. Kâr hırsının hakim olduğu piyasada ve tüm sektörlerde, işçinin can güvenliği kalmayacak ve iş cinayetleri artacaktır. Özellikle madenlerde her türlü rekabet baskısına, istihdamın daraltılması ve özelleştirme uygulamasına son verilmeli, devlet öncülüğünde kârlılığı değil insan hayatını merkeze alan ve bilimin sunduğu tüm olanaklar kullanılarak gerekli yatırımlar yapılmalıdır.
Pandemi ve ardından savaşın derinleştirdiği küresel ekonomik sorunlar, enflasyon ve hayat pahalılığının artması, enerjide arz-talep dengesizlikleri ve fiyat krizi, gıda fiyatlarında yükseliş ve yoksullaşma ile ortaya çıkmaktadır. Küresel tedarik zincirlerindeki aksamalar ve durgunluk sinyallerinin çoğalmasına üretimi etkileyecek şiddetli bir krizin işaretleri eşlik etmektedir. Başta Avrupa ülkelerinde olmak üzere, hayat pahalılığına ve işsizliğin artmasına neden olan politikalara karşı sendikaların da katılımıyla kitlesel gösteriler ve grevler gerçekleştirilmektedir. Dünyada acı reçetelere karşı hakları için mücadele veren tüm işçi kardeşlerimizle dayanışma içerisinde olduğumuzu belirtiyoruz. Pandemi sırasında her türlü fedakarlığa katlanmış olan emekçiler, krizin sorumlusu değildir, bedelini ödemeyeceklerdir.
Küresel ölçekte doğalgaz fiyatlarının tarihi rekorlar kırması ve beraberinde enerji sektöründe kamulaştırmalar dahil yaşanan gelişmeler, Petrol-İş’in örgütlü olduğu işkolunun ne kadar stratejik olduğunu gözler önüne bir kez daha sermektedir. Enerjide bağımlılığını azaltamayan, kendi enerjisini üretemeyen bir ülkenin ne ekonomik ne de siyasi bağımsızlığından bahsedilebilir. Özelleştirmelere karşı verdiğimiz mücadelede hep vurguladığımız üzere, enerji gibi stratejik sektörler piyasaya ve sermayenin kârı hedefleyen dar çıkarlarına bırakılamaz. Enerjide merkezi bir planlamayla hareket edilmeli ve kamu işletmeleri bu atılımın merkezinde durmalıdır. Bu çerçevede, örgütlü olduğumuz TPAO ve BOTAŞ asla zayıflatılmamalı, entegre olarak faaliyet göstermeli, bu işletmeler kurumsal yapı ve istihdam açısından daha güçlü hale getirilmelidir.
Ülkemizde yıllardır uygulanan yanlış ekonomik politikalar, bugün yaşanan hızlı yoksullaşma ve hayat pahalılığının temel nedenidir. Emekçiden alıp sermayeye aktarmayı amaçlayan uygulamalar, ülkemizin derin bir bölüşüm krizine sürüklenmesine neden olmuştur. Ekonomi hem büyürken hem de yavaşlarken emeğin aldığı pay düşmekte, sermayenin payı artmaktadır. Yüksek enflasyon, bu adaletsiz işleyişin güncel görüntüsüdür. Seçim döneminde ekonomide çarkların asgari düzeyde dönmesine ve emekçilerin ağzına bal çalmaya yönelik uygulamalar, bu olumsuz tabloyu değiştirmeye yetmemektedir. İşçiye kaşıkla verilen, kepçeyle geri alınmaktadır. Genel ekonomik politikaların bu niteliği, tek tek işyerlerinde sendikaların verdiği mücadeleyle elde edilen kazanımları sınırlamaktadır. Bu nedenle günü kurtaran değil, emekten yana, ücret gelirlerini destekleyecek, alım gücünü yükseltecek ve gelir dağılımı adaletini sağlayacak kapsamlı uygulamaların hayata geçirilmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz.
Seçimlere doğru gidilirken, asgari ücrete düzeltme yapılmakta ve emeği ilgilendiren, EYT, geçici işçiler, sözleşmeli personele ve KİT’lerdeki taşeron işçilere kadro verilmesi gibi konular arka arkaya gündeme gelmektedir. Tüm bu sorunlar yeni mağduriyetler yaratılmadan çözülmelidir. Ancak bu başlıklarla beraber, gelir vergisi tarifesindeki adaletsizlikler de ele alınmalıdır. Son aylarda enflasyonun artması ve alım gücünün düşmesiyle birlikte, gelir vergisi yükü daha da ağırlaşmıştır. Gelir Vergisi tarifesinin ilk basamağı 2002 yılında asgari ücretin 17 katı iken, bugün bu oran 5 kata kadar gerilemiştir. Yeni yasama yılında yapılacak düzenlemeyle, gelir vergisinde ilk dilim asgari ücret düzeyi ve yan bazı haklar hesap edilerek yüksek belirlenmeli, dilimlerin arası açılmalı ve ilk dilimlerdeki vergi oranları düşürülmelidir. İşçi konfederasyonları ve sendikaları vergi sistemindeki adaletsizliklerin giderilmesi konusunda tavır almaya ve ortak hareket etmeye çağırıyoruz.
Sendikalı olmak, her işçinin yasal ve Anayasal hakkıdır. İşverenler bu hakka saygı göstermek zorundadır. Devlet ise bu hakkın özgürce kullanılmasını sağlamakla yükümlüdür. Ancak ülkemizde sendikal hak ve özgürlüklerin kullanılmasının önünde mevzuatta işverenler tarafından istismar edilen boşluklar dahil bir dizi engel bulunmaktadır. Petrol-İş, tüm bu olumsuz koşullar ve engellere rağmen örgütlenme faaliyetlerini kararlılıkla sürdürmektedir. Kocaeli Gebze’de faaliyet gösteren Pulver Kimya’da sendikalaşma sırasında işten çıkarmalara ve işverenin sendikal hakları tanımaz tutumuna karşı başlattığımız direniş 78. gününe ulaşmıştır. Pulver Kimya işçilerinin onurlu mücadelesini selamlıyor, Genişletilmiş Başkanlar Kurulu olarak direnişin başarıya ulaşması için sonuna kadar yanlarında olduğumuzu duyuruyoruz.
Yeni örgütlendiğimiz ve ilk sözleşme sürecinde anlaşmazlık sonucu 27 Temmuz 2022 tarihi itibariyle greve çıktığımız Zonguldak Çaycuma’da kurulu bulunan Ece Seramik işyerinde grevimiz sürmektedir. Grevdeki üyelerimizi dayanışmayla selamlıyor, grevimizin sözleşmenin taleplerimiz doğrultusunda imzalanmasıyla başarıya ulaşacağına inanıyoruz.
Sendikamız, üyelerimizin alım gücü kaybını telafi etmek amacıyla birçok işyerimizde kimi zaman müzakere kimi zaman mücadele ile taleplerini yükseltmiş ve bazı kazanımlar elde etmiştir. Bu süreçte, TİS dışı ilave uygulama yapılan 63 işyeri/işletmemiz olmuştur. Bu 63 işyeri/işletmenin 58’inde toplu iş sözleşmesi dışında ek zam uygulaması ile ücret artışı sağlanmıştır. Yine Haziran ayında gerçekleştirdiğimiz önceki Başkanlar Kurulumuzdan bu yana 12 işyeri/işletmede sözleşme imzalanmıştır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
PETROL-İŞ SENDİKASI
GENİŞLETİLMİŞ BAŞKANLAR KURULU ADINA
GENEL BAŞKAN
SÜLEYMAN AKYÜZ