Muhalif medyanın emekçilerine yönelik baskı ve gözaltılar Ankara’da protesto edildi. Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın çağrısıyla Ankara’da bir araya gelen çok sayıda medya emekçisi “Susmayacağız” diye haykırdı
Dün (20 Aralık) sabah saatlerinde İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır, Adana ve Van’da muhalif medyanın emekçilerine yönelik baskı ve gözaltı terörü Ankara’da yapılan basın açıklaması ile protesto edildi. Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) ve Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) çağrısıyla gerçekleşen eyleme çok sayıda medya emekçisi katıldı.
BDP milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü, Sebahat Tuncel, İdris Baluken ve İbrahim Binici, CHP milletvekili Musa Çam, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı’nın da katıldığı eyleme Eğitim-Sen, İHD, Halkevleri, BDP, SDP, ESP, Sosyalist Parti yöneticileri de destek verdi.
Eyleme muhalif medyanın temsilcileri Sendika.Org, Halkın Sesi Gazetesi, Özgür Gündem, Azadiya Welat, DİHA, Etha, Halkın Günlüğü, BirGün, Evrensel, Muhalefet.org ve İMC Televizyonu çalışanları da katıldı. Sendika.Org, ”Biz de yazdık haberi, bizi de alın memleketi kurtarın”, “Özgür basın susturulamaz”, “Halkın haber alma hakkı var” dövizleriyle eylemde yerini aldı.
’AKP’nin yeni Türkiye’si hak ve özgürlükleri hapsetmek’
Basın açıklamasını ÇGD Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Bulut yaptı. ”Sonda söyleyeceğimizi başta söylüyoruz. Bilinmelidir ki susmayacağız!” diyerek sözlerine başlayan Bulut, AKP’nin slogan haline getirdiği ‘yeni Türkiye’nin basın özgürlüğünü, ifade hakkını daha fazla hapishaneye tıkmak olduğunu belirtti. Dünyada tutuklu sayısının en yüksek olduğu ülkenin Türkiye olduğunu hatırlatan Bulut, AKP demokrasisinin ilericiliğinin halklara, haklara, özgürlüklere, eşitliğe ve insanlık onuruna düşmanlık anlamına geldiğini ifade etti.
‘Yandaş’, ‘candaş’, ‘yoldaş’ diyerek sınıflandırılan basının tutuklu gazeteci sayısını bile doğru yazmaktan aciz hale geldiğine dikkat çeken Bulut, ülkede gerçekten gazetecilik yapan, halkın sorunlarını ve taleplerini görünür kılan gazetecilerin ve kurumların hapishanelerle ve baskınlarla karşılaştığını belirtti.
Devamı için: