THY işçileri sendikalara seslendi: 'Başarılı olurlarsa sıra size de gelecek'

"Grev evrensel bir haktır. Sendikal yasaklara hayır" pankartını açan Hava-İş üyesi işçilere Türk-İş İstanbul Şubeler Platformu'na bağlı Yol-İş, TÜMTİS, Deri-İş, Petrol-İş, Belediye-İş, Harb-İş ile direnişteki Ener Sen üyesi işçiler destek verdi. ÖDP, Halkevleri, TKP 1920, DHF, EMEP'in de katıldığı eylemde işçiler sık sık "Yaşasın sınıf dayanışması", "Hava-İş işçisi yalnız değildir", "Grev hakkı engellenemez" sloganları attı.

İşçiler ve emekçilerin önünde açıklama yapmak istedikleri AKP İstanbul İl Örgütü önünde çok sayıda polis ve panzer yerleştirildi.

'THY markası değil, emekçiler halkı güvenli uçuruyor'
Direnişteki işçiler adına basın açıklamasını okuyan Efem Çaycı, 46 günlük direnişlerinde yaşanan süreci anlattı. AKP Hükümetinin 12 Eylül darbecilerinin bile girmediği alanlarda grev yasakları getirdiğini belirten Çaycı, "İşte siyasi iktidarın gücünü arkasına alan THY yönetimi, ikiyüzlü demokrasinin nasıl olacağına dair yeni bir haksızlığa imza attı. Bunların demokrasi vaatleri sahtedir, bunların demokrasi vaatleri göz boyamadır. Referanduma demokrasi diyenler, en küçük bir muhalif sese tahammül edemiyorlar" dedi. Çaycı, "Sizleri sevdiklerinize emniyetle ulaştıran THY markası değil, uğradıkları haksızlığı ve mağduriyeti göğüslemeye çalışan THY emekçileridir. Sizden dileğimiz, bu haksızlığa karşı çıkmanız ve uçuş emniyeti için, iş barışının sağlanması için bizlere destek olmanızdır" diyerek, halka seslendi.

Grev yasağına onurluca direndikleri için işten atıldıklarını söyleyen Çaycı, "Bu hakkaniyetsiz karar sonrası tüm çalışanların iş motivasyonu bozuldu, yaşanan haksızlıklar ve baskılar sonucunda uçuş emniyetini risk altına sokan tehlikeli bir ortam oluştu" dedi. Çaycı, mücadele etmekte kararlı olduklarının altını çizdi.

Çaycı, işçilerin taleplerini şöyle sıraladı:
"İş barışı ancak işten çıkarılan işçilerin iş başı yaptırılması ve sağduyuyla toplu iş sözleşmesinin işveren ve sendikaca imzalanması halinde mümkündür. THY A.O. ve THY Teknik A.Ş.'de 'Grev yasağına hayır' dedikleri için tazminatsız işten çıkarılan işçiler geri alınsın."

'AKP sendikaların içini boşaltmak istiyor'
Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin de yaptığı konuşmada, hakların, sokaklarda fiili mücadeleyle alınacağını inanan bir sendika olduklarını belirterek, "AKP Hükümeti sendikaları yandaş yapmak, içini boşaltmak istiyor. Biz bu oyuna direniyor, direnmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

AKP'nin THY yönetimiyle iş birliği yaparak Hava-İş'i baskı altına almaya çalıştığını ifade eden Ayçin, AKP'nin Hava-İş ve üyeleri arasındaki bağı yine de koparamadığını söyledi. Hava-İş'in AKP hukuksuzluğuna direndiğini belirten Ayçin, "Bu nedenle her türlü entrikadan sonuç alamayan AKP, 'Yasa yapma yetkisi benim elimde. Ben bu yasayla senin önünü keserim' demiştir. Sen meclis kürsüsünden hak diyeceksin, hukuk diyeceksin, barış, kardeşlik ve insan hakları diyeceksin Anayasaya ve Evrensel İnsan Hakları ve hukuk kurallarına sadık kalacağıma ant içiyorum' diyeceksin. Bunun için namus ve şeref sözü vereceksin. Senin namus ve şeref sözünden anladığın bu mudur?" diye sordu.

Demokrasi isteyenlerin, savaşa hayır diyenlerin, derelerin özgür akmasını isteyenlerin, taşeron işçilerin, köylülerin, herkesin sokakta olduğunu ifade eden Ayçin, "Aydınlar içeride, gazeteciler içeride, özgürlük isteyenler içeride, barış isteyenler içeride, işçilerin haklarını savunanlar içeride... Böyle ileri demokrasi olabilir mi" diye tepki gösterdi.

'Esad zalimse sen zalim oglu zalimsin'
"Daha dün, 'Esad halkına zulüm yapıyor' diye konuştu Başbakan" diyen Ayçin, bu ülkede son dönemde yaşanan hak gasplarını sayarak, "Esad halkına zulüm yapıyorsa, sen de halkına zulüm eden zalim oğlu zalimsin" şeklinde konuştu.

Ayçin: 'Başarılı olurlarsa sıra size de gelecek'
Konuşmasında konfederasyon ve sendikalara da seslenen Ayçin, sendikaların ve işçilerin Hükümetin Hava-İş üzerinden verdiği mesajı iyi okuması gerektiğine dikkat çekti. "Bizim üzerimizde başarıya ulaşırlarsa sıra size de gelecek" diyen Ayçin, AKP'nin emek karşıtı politikalarına karşı sendikaların ve işçilerin harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Hava-İş'in işçileri yalnız bıraktığına dair bazı haberlerin basında çıkmasını, "Patron gölgesinde gazetecilik" yapmak olarak değerlendiren Ayçin, Hava-İş'in direnişin başından beri işçilerin yanında olduğunu söyledi. İşçilerin adli süreçlerinin başlatıldığını da kaydeden Ayçin, "Avukat masraflarından, dava açma parasına kadar her şey sendikamız tarafından karşılanıyor" diye konuştu.