Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu kamuoyundaki kıdem tazminatı tartışmalarına ilişkin net konuştu, “Açıkça bir kez daha ilan ediyorum. İşçinin kıdem tazminatına el uzatan, karşısında Türk-İş’i görecektir” dedi. Kumlu, ayrıca THY'de işten çıkarılan 305 işçinin işe iadesinin sağlanması konusunda da girişimlerini sürdürdüklerini söyledi.
11 Temmuz 2012 tarihinde Kumlu, Türk-İş İstanbul Bölge Temsilciliği’nde kıdem tazminatı tartışmaları ve THY’den çıkarılan Hava-İş üyelerine ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya gelmeden önce sabah saatlerinde THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu’yu Türk-İş Yönetim Kurulu olarak ziyaret ettiklerini söyleyen Kumlu, görüşmede, işten atılan 305 işçinin işe iade konusunu görüştüklerini ve THY çalışanlarının yürürlük tarihi 1 Ocak 2011 olan Toplu iş sözleşmesi süreçlerini değerlendirdiklerini belirtti.
Türk-İş Yönetim Kurulu’nun, hava taşımacılığı işkoluna getirilen “anti demokratik” grev yasağının ardından işyerinde başlayan eylemliliği ve yaşanan süreci tüm ayrıntılarıyla takip ettiğini, ilk günden itibaren THY yetkilileri ile görüşmeler yaptığını, hükümet nezdinde de çeşitli görüşmelerde bulunduğunu söyleyen Kumlu, bugün yaptıkları görüşmede ise THY Başkanı Topçu ile öncelikle işine son verilen 305 kişiyle ilgili, daha sonra ise Yüksek Hakem Kurulu’na intikal eden Toplu İş Sözleşmesinin durumu ile ilgili müzakerelerde bulunduklarını belirtti. Kumlu, “THY Başkanı Hamdi Topçu, öncelikle Toplu İş Sözleşmesinin bağıtlanması gerektiğini, ondan sonra işine son verilenlerle ilgili görüşülebileceğini belirtti. Bizim talebimiz her ne olursa olsun işten atılan 305 işçimizin işe iadesinin sağlanmasıdır. Bu konudaki girişimlerimizi sürdüreceğiz” dedi.
KIDEM TAZMİNATI GREV NEDENİ
Kamuoyunda “Kıdem Tazminatının İşçinin Bireysel Hesabına Yatırılması Hakkında Kanun Tasarısı” başlıklı bir metinin tartışılmaya başlandığını söyleyen Kumlu, “Hemen belirteyim, bu metin, işçi, işveren, hükümet arasında olması gereken sosyal diyaloğun bir ürünü olarak, yani resmi olarak bize iletilmedi. Bu metni de tıpkı diğer metinlerde olduğu gibi gazetelerden okuduk, inceledik” dedi. Kıdem tazminatları konusunun sürekli gündemde tutulması nedeniyle Türk-İş’in, 2003 yılında toplanan 19’ncu Genel Kurulunda kıdem tazminatına yönelik herhangi bir saldırı karşısında diğer eylemlerin yanı sıra üretimden gelen gücün kullanılacağı yönünde bir karar aldıklarını ve bu kararı daha sonraki genel kurullarında yinelediklerini söyleyen Kumlu, “Kıdem tazminatı, endüstri ilişkileri sisteminin en önemli konularından biridir. İşçinin en büyük güvencesidir. Kıdem tazminatı konusunda hükümet tarafından aylardır sergilenen sermaye yanlısı tavır barış getirmeyecektir, huzur getirmeyecektir. Bu ülkede sadece sermaye yoktur, emek de vardır. Bu ülke emekçilerin alın teri üzerinde yükselmektedir. Sürekli sermayenin talep ve isteklerinin dikkate alındığı bir Türkiye’de toplumsal barıştan bahsedilemez” dedi. Kumlu, “Açıkça bir kez daha ilan ediyorum. İşçinin kıdem tazminatına el uzatan, karşısında Türk-İş’i görecektir” diye konuştu. Kumlu şunları kaydetti: “Biz Hükümete kıdem tazminatı konusunun işçiler açısından hassas bir konu olduğunu hatırlatıyor, bu konuda bu güne kadar yaratılan gerginliğe, kafa karışıklığına ve bilgi kirliliğine artık son verilmesini istiyoruz. Hükümeti sorumlu davranmaya ve bu konuda bu güne kadar yaptığı tüm çalışmaları rafa kaldırmaya çağırıyoruz. İşverenlere ise güvencesiz, ucuz ve maliyetsiz emek özlemiyle dünyanın en gelişmiş ekonomileri arasına girilemeyeceğini anımsatıyoruz.”