Genel Merkez Yöneticilerimiz Ankara Şubemizin önünde TP’nin küçültülmesine ve Enerji Bakanlığı'nda yapılacak eylemin engellenmesine tepki göstermek üzere bir basın açıklaması düzenledi.
Genel Başkanımız Ali Ufuk Yaşar, Genel Sekreterimiz Ahmet Kabaca, Genel Örgütlenme ve Eğitim Sekreterimiz Mustafa Mesut Tekik'in katılımıyla, TP'nin parçalanıp zayıflatarak özel sektör mantığıyla yönetilen bir şirket haline getirilmesine karşı Ankara Şubemizin önünde bir basın açıklaması yapıldı.
26 Aralık Pazartesi günü yapılan basın açıklamasında Ankara, Batman, Trakya ve Adıyaman Şube Başkan ve Yöneticilerimiz de yer aldı. Genel Başkanımız Ali Ufuk Yaşar'ın yaptığı konuşmanın sonrasında sendikamız adına Basın Bildirisini Ankara Şube Başkanımız Şuayip Gül okudu.
Yapılan basın açıklamasının tam metni aşağıda yer almaktadır.
EMEK MÜCADELESİ OHAL GEREKÇESİYLE ENGELLENEMEZ
TÜRKİYE PETROLLERİ'NİN KÜÇÜLTÜLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ!
Türkiye Petrolleri’nin bazı faaliyetlerinin kurum dışına devredilmek suretiyle, ülkemizin gözbebeği olan bu kuruluşun küçültülmesine karşı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı önünde düzenleyeceğimiz basın açıklaması engellenmiştir.
Türkiye Petrolleri'nin Adıyaman, Batman ve Trakya Bölge Müdürlükleri’nde çalışan temsilci, yönetici ve üyelerimizin Ankara’ya gelmesine, bu bölgelerde kolluk güçleri tarafından OHAL ve güvenlik gerekçesiyle izin verilmemiştir. Bölgelerden eyleme katılmak amacıyla yola çıkmaya hazırlanan otobüsler hareket edememiştir.
Ülkemiz oldukça hassas bir dönemden geçerken, en stratejik kuruluşumuz Türkiye Petrolleri’nin bölünüp parçalanmasına göz yumulmakta buna karşılık ülkesine ve Türkiye Petrolleri’ne sahip çıkan işçi susturulmak istenmektedir.
İşçinin iş ve ekmek mücadelesini engellemek, özelleştirme politikalarına karşı çıkan sendikaları susturmaya çalışmak, hangi KHK’da yazmaktadır?
Terörle mücadele etmek gerekçesiyle ilan edilen OHAL’de, işçilerin yasal ve en doğal haklarını kullanmalarına izin verilmemesinin hiç bir haklı gerekçesi olamaz. Çalışma hayatında ve toplumsal yaşamda bir an önce normale dönülmeli, yasal hakların kullanımının engellenmesine ilişkin keyfi uygulamalara son verilmelidir!
Aksi bir tutumun, terörün amaçlarına hizmet edeceği bilinmelidir.
Bugün tüm engellemelere rağmen Petrol-İş Sendikası, binlerce petrol işçisi adına sözünü söyleyecek ve Türkiye Petrolleri’ni küçültme operasyonuna karşı uyarılarını bir kez daha yapacaktır.
Ülkemizin en önemli kuruluşlarından birisi olan Türkiye Petrolleri'nde sinsi bir plan işletilmekte, bu plan çerçevesinde Türkiye Petrolleri parçalanarak zayıflatılmak istenmektedir.
Geçmişte özelleştirme uygulamalarıyla entegre yapısı zaten dağıtılmış olan Türkiye Petrolleri'nde, şimdi “Bütünsel Dönüşüm Programı” adı altında büyük bir tasfiye operasyonu yürütülmektedir.
Türkiye Petrolleri'nin Adıyaman, Batman ve Trakya Bölge Müdürlükleri ile Ankara Genel Müdürlüğe bağlı kuyu tamamlama, sondaj, jeofizik operasyonlar, sismik ve deniz sismiği gibi faaliyetlerin TPIC'e (Turkish Petroleum International Company) devredilmesi öngörülmektedir.
Bize göre, bu küçültme operasyonunda, söz konusu faaliyetleri halihazırda yürüten Türkiye Petrolleri çalışanlarının da kurum ile ilişiği kesilecek, şart ve koşulları belirsiz olan bir devir gerçekleşecektir. Türkiye Petrolleri yönetimi tarafından gündeme getirilen bu plan, aslında büyük bir TASFİYE operasyonudur!
İddiamız odur ki ayrıca tasfiye edilen faaliyetlerin devredileceği TPIC bir kamu kuruluşu niteliğinde değildir. Bir vergi cennetinde kurulmuş, hukuki açıdan özel şirket statüsünde ve proje bazlı çalışan bir firmadır.
Bu tasfiyeden sonra, devredilen faaliyetlerin sürekliliği tamamen özel bir şirketin çıkarlarına bağlı olacak, devredilen kamu işçisinin ise iş güvencesi kalmayacaktır. TPIC, proje bazlı ve sezonluk çalıştığı için, istihdamı da süreklilik arz etmeyecektir.
Bu uygulama, Türkiye Petrolleri’nin faaliyet gösterdiği illerde ciddi istihdam kaybına ve sosyo-ekonomik zararlara yol açacaktır.
Nihayetinde, gerçekleştirilmek istenen aynı zamanda, büyük bir GÜVENCESİZLEŞTİRME ve TAŞERONLAŞTIRMA operasyonudur! Bu tür planlarla yeniden yapılandırılan Türkiye Petrolleri, özelleştirmeye hazırlanmış olacaktır.
Dünyanın güçlü devletlerinin birçoğunda petrol şirketleri entegre yapılarını güçlendirme yoluna giderken, ülkemizde tersi yapılmakta ve Türkiye Petrolleri'nin yapısı zayıflatılmaktadır. Bu uygulamanın ekonomik ve sektörel açıdan hiçbir haklı gerekçesi ve dayanağı yoktur.
Petrol ve doğal gaz gibi stratejik iki ürünü yıllardır ülke ekonomisine kazandıran Türkiye Petrolleri'nin küçültülmek istenmesi, ülkemizin bu hassas günlerinde büyük sakıncalar doğuracaktır.
Uyarılarımıza kulak tıkayan Türkiye Petrolleri yönetimi ve kuruluşun bağlı bulunduğu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) büyük bir yanlışa imza atmak üzeredir. Bu yanlıştan derhal dönülmelidir.
Türkiye Petrolleri'nde örgütlü olan Petrol-İş Sendikası, kurum yönetimine ve Bakanlık yetkililerine bu uygulamanın sakıncalarını iletmiş ve durdurulması gerektiğini belirtmiştir. Kurum ve Bakanlık yetkililerine, görüş ve uyarılarımız aktarılmıştır.
Yetkililerin ilettiğimiz görüşleri ve yaptığımız uyarıları dikkate alacağına, bu yanlıştan dönüleceğine inanıyoruz.
Sonuç itibariyle, Ülke çıkarları ve kamu yararına aykırılık oluşturan, Türkiye Petrolleri’nin zayıflamasına yol açacak bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir.
Petrol-İş Sendikası ve petrol işçisi, Türkiye Petrolleri'nin küçültülmesine izin vermeyecek, petrolümüze ve Türkiye Petrolleri'ne sahip çıkmaya devam edecektir.
Bu yanlıştan dönülene kadar mücadelemiz tüm kararlılığıyla sürecek, Petrol-İş OHAL gerekçesiyle yapılan engellemelere rağmen sözünü söylemekten çekinmeyecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur,
Petrol-İş Sendikası
Merkez Yönetim Kurulu