Merkez Yönetim Kurulumuz geçirdiğimiz bu zor günlerde çalışmaya devam milyonlarca emekçinin korunması için taleplerini açıkladı.
Dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkileyen Korona Virüs salgını, giderek toplumsal ve ekonomik sonuçları ağırlaşan büyük bir sorun haline gelmektedir. Bu salgına karşı, devletin tüm kurum ve kuruluşlarını seferber etmesi, halkımızın da bu seferberliğe katılması ve dayanışma içerisinde olması zorunludur.
Nitekim bu bilinçle, ülkemizde Korona Virüs vakasının tespit edildiği 10 Mart gününden itibaren başta sağlıkçılarımız olmak üzere yoğun bir çaba göstermekte, devlet kamu sektöründe bazı önlemler almakta ve ekonomide üretimin sürekliliğini sağlamak üzere paketler açıklanmaktadır.
Ancak salgının diğer ülkelerdeki seyri ve Türkiye’deki gidişatı düşünüldüğünde, halihazırda alınan kararların yetersiz kalacağı öngörülerek daha kapsamlı tedbirlerin alınmasının zorunlu hale geleceği gerçeği ortaya çıkmaktadır.
Eğitim ve öğretime tüm kademelerde ara verilmesi ile hizmet sektöründe faaliyet gösteren lokanta, eğlence yerleri, konser, tiyatro ve spor salonları vb. mekanların kapatılmasından sonra, kamu istihdamında idari izin ve esnek çalışma uygulaması yanında 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşlarımıza sokağa çıkma kısıtlaması getirilmiştir.
Bu olağanüstü koşullarda getirilen söz konusu önlemlerin kapsamadığı milyonlarca emekçi ise üretimin sürmesi ve ihtiyaçların karşılanması amacıyla çalışmaya devam etmektedir. Ücretlerinden başka geliri olmayan, bu geliri elde etmek ve işini kaybetmemek için çalışmak zorunda olan emekçiler, büyük risk altında işlerine gidip gelmektedir.
Salgının daha önce yayıldığı bazı ülkelerde de uygulanmaya başlanan bazı kamusal önlemlere bir an önce başvurulmalı ve emekçi halkımızın sağlığı koruma altına alınmalıdır. Bu çerçevede;
- Özel sektörde işyerlerinde, fabrikalarda, atölyelerde, madenlerde ve hizmet alanlarında çalışan milyonlarca emekçinin istihdamının sürekliliği devlet güvencesi altına alınmalıdır. Salgın süresince işten çıkarmalar yasaklanmalıdır.
- Stratejik tesisler ile temel ihtiyaç maddelerinin üretimi dışında, risk altında olduğu değerlendirilen tüm işyerlerinde üretim gerektiğinde durdurulmalı, ücret gelirlerinde eksilme olmaksızın çalışanlar idari izinli sayılmalıdır. Üretimin durması nedeniyle oluşacak ekonomik kaybın telafi edilmesi amacıyla devlet tarafından ek önlemler alınmalıdır.
- Çalışma mevzuatında mücbir sebep ve üretimin durması nedeniyle işçi aleyhine uygulanabilecek maddeler esnetilmeli, bu doğrultuda düzenlemeler yapılmalı ve işçilerin hakları korunmalıdır.
- Halen yürütülmekte olan toplu iş sözleşme prosedürlerinin sürdürülmesi imkansız hale gelmektedir. Bu sebeple herhangi bir hak kaybına uğranmaması bakımından devam eden ve başlayacak toplu iş sözleşme prosedürleri için salgın süresince geçerli olacak bir mevzuat değişikliği yapılmalıdır.
- Üretimin devam ettiği işyerlerinde çalışanların sağlığının korunması amacıyla gerekli tüm önlemler alınmalı, çalışma düzeni ve çalışma koşulları salgın riskine göre düzenlenmelidir. Bu işyerlerinde yaygın ve hızlı test uygulamasına başlanmalıdır.
- Özel sektörde, 65 yaş üstü ve kronik hastalığı bulunan tüm çalışanlar işveren vekilleri dışında istisnasız idari izinli sayılmalıdır.
- İşsizlik Sigortası Fonu’ndan işsizlerin yararlanma koşullarının kolaylaştırılmasının önemi, salgın döneminde bir kez daha ortaya çıkmıştır. İşsizlerin fondan yararlanma şartları kolaylaştırılmalı, işsizlik ödeneği miktarı artırılmalı ve yararlanma süreleri uzatılmalıdır.
- Kısa çalışma ödeneğine salgın nedeniyle başvuruların açılması olumludur. Bu ödenekten hızlı biçimde yararlanılması sağlanmalı, ödenekten yararlanan işyerlerinde çalışan işçilerin aldıkları ücretlerin daha sonra işsiz kaldıklarında alacakları işsizlik ödeneğinden mahsup edilmesi uygulaması kaldırılmalıdır.
- Salgın süresince başvurulan uzaktan ve evden çalışma gibi esnek çalışma biçimlerinde işçilerin herhangi bir hak kaybına uğraması engellenmelidir. Bu uygulamalar ve bu dönemde esnek çalışmaya (telafi çalışma süresinin uzatılması vb.) dair yapılan düzenlemeler kalıcı hale getirilmemelidir.
Ülkemizde yaşanan her ne olursa olsun, halkımızın hep birlikte sürdürülen seferberliğin bir parçası olarak ve dayanışma duygusunu yükselterek bu sorunu aşacağına olan inancımız tamdır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur,
Petrol-İş Sendikası
Merkez Yönetim Kurulu adına
Süleyman Akyüz
Genel Başkan