DİSK yönetimi, 15-16 Haziran Büyük Yürüyüşü'nün 35. yıldönümünde, sendikal haklar arayışı için aynı adla İzmit'ten İstanbul'a doğru yürürken, ajans haberlerinin satır aralarında sendikal haklara ilişkin işverenlere verilen bir küçük ama içeriği büyük af ve rüşvetin haberi geçti...
ALİAĞA’DAN CANLI YAYIN… 14.06.2005 Özelleştirmelere karşı yıllardır sürdürdüğü mücadele ile tanınan Petrol-İş Sendikası, bu yönde çaba harcamaya devam ediyor.Petkim ve Tüpraş’ın satılmasını, verdiği hukuki ve meşru her türlü mücadele ile engelleyen Petrol-İş, yeniden açılan Tüpraş ihalesini de engellemek için var gücü ile uğraşıyor.Yaptığı basın toplantısı ile görüşlerini açıklayan Petrol-İş Aliağa Şube Başkanı İbrahim DOĞANGÜL özetle şunları söyledi: “Ver
FESTİVALDE STAND AÇILIŞI 15.06.2005 01–10 Haziran 2005 tarihlerinde 18’incisi yapılan Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivalinde, Petrol-İş Sendikamızın öncülüğünde Genel-İş Sendikası ile birlikte bir stand açıldı.Standın açılışında bir konuşma yapan Genel-İş Sendikası Şube Başkanı öncelikle bu standı veren Belediye Başkanına teşekkür ederek, “Özelleştirmelerin olduğu bir dönemde, Bandırma’lılara sendikacılığı anlatmak ve bilgilendirmek i
Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek’in pazartesi günü yapılan “hükümet toplantısı”ndan sonra yaptığı açıklamaya bakılırsa, Bakanlar Kurulu’nun gündeminin yarısı Erdoğan’ın ABD gezisi, öteki yarısı da “Seydişehir işçilerini nasıl eder de bölüp alt ederiz”den oluşmuş!
Önümde bir uzman çalışması var. Özelleştirilmesi söz konusu olan üç önemli kuruluş olan Ereğli Demir Çelik Fabrikaları (Erdemir), Petkim ve Seydişehir Alüminyum hakkında. Bu halen kârlı durumda olan kuruluşların, gereken yatırım yapıldığı takdirde, ülke ekonomisine ne büyük katkıda bulunabilecekleri ve kazançlarını ne kadar artırabilecekleri değerlendirilmiş.
'TÜPRAŞ vatandır'' sözcüğü son iki senedir TÜPRAŞ tesislerinin özelleştirilmesine karşı duran petrol-kimya işçilerinin ve onlara destek veren yüz binlerce yurtseverin dilinden düşmüyor. Bu sözcüğün sadece ''hamasi'' bir slogandan ibaret olmadığını, TÜPRAŞ'ın gerçekten de ulusal ekonominin can damarını oluşturduğunu bu yazıda örneklerle yinelemek ihtiyacı duyuyorum.
15-16 HAZİRAN İŞÇİ DİRENİŞİNİN YILDÖNÜMÜ 14.06.2005 1968 yılından 1970 yılına kadar geçen iki yıllık süre içinde sendikalı işçi sayısı 1 milyondan 2 milyona çıkmıştı. Sendikal mücadelenin gelişip güçlenmesinden rahatsızlık duyanlar 274-275 sayılı sendika-grev yasalarında değişiklik yapılmasını gündeme getirdi. 274 sayılı Sendikalar Yasası değişiklik tasarısı 11 Haziran günü T.B.M.M’ de onaylandı.
Etiyopyalı Elvan, ay yıldızlı formanın başarısı için koşunca, pek çok kişi "Türk değilse, bu nasıl milli?" diye ayağa kalkıyor. Erdemir yabancıya satılıyor, tık yok. Eurovision'a İngilizce şarkı ile katılmamıza, "Türkçe'nin suyu mu çıktı?" diye itiraz ediliyor.
Tepe - Akfen - VİA (Viyana Havaalanı'nın İşletmecisi) bir araya gelip TAV'ı kurduklarında, Turgut Özal'ın dünya ekonomi literatürüne soktuğu Yap - İşlet - Devret (YİD) modeli de ilk uygulamayla, 'hayatiyet' buldu.