FLORMAR'DA DİRENİŞ VAR!

Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan kozmetik üreticisi Flormar'da çalışanlar, Ocak 2018'de Petrol-İş Gebze Şubesi'ne üye olmaya başladılar. Nisan ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetki belgesi alındı. Mayıs ayında işveren, gruplar halinde sendikaya üye olan işçileri atmaya başladı. Bugüne kadar yüzde sekseni kadın, 132 Flormar işçisi işten atıldı. 15 Mayıs'ta başlayan direniş tüm coşku ve kararlılığıyla sürüyor.

Flormar, yüzde 80’i kadın, yaklaşık 400 kişinin çalıştığı, kozmetik alanında üretim yapan bir fabrika. Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde Kosan Kozmetik tarafından işletilen ve % 51 hissesine Fransız kozmetik devi Yves Rocher'in sahip olduğu Flormar'da, çalışanların anayasal hakları olan sendikalaşma hakkı engelleniyor.

Ücretlerin düşüklüğü, çalışma koşullarının kötüleşmesi, mesailerin ağırlığı, servis sorunları, bölümler arasında ayrımcılık gibi sorunlar, çalışanların sendikaya yönelmelerine neden oldu. Petrol-İş Gebze şubesinde örgütlenme kararı alan Flormar işçileri, Ocak 2018'de çalışmalara başladı, Mart 2018'de çoğunluk sağlanarak bakanlığa yetki başvurusu yapıldı. Nisan 2018'de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Petrol-İş'in başvurusunu onaylayarak yetki belgesini gönderdi. Belgede "... Petrol-İş Sendikasının yetki tespiti isteminde bulunması üzerine Bakanlığımızca yapılan incelemede; adı geçen sendikanın yasanın aradığı gerekli çoğunluğu sağladığı tespit edilmiştir" resmi cevabı yer alıyordu.

Flormar işvereni, Petrol-İş'in yetki aldığını öğrendiği andan itibaren karşı faaliyetlerine başladı. Önce yıldırmak için üçer dörder kişiyi işten attı. Bunun işçileri korkutarak geri adım attıracağını düşündü. Ancak bu işe yaramadı.

Bir yandan işten atmaya devam ederken, bir yandan da içeride baskı oluşturmaya başladı. Sendikaya üye olanları çeşitli tehditlerle istifaya zorladı. Bir kadın işçi özel hayatıyla tehdit edildi, engelli kadrosunda olan bir başka işçi sürekli istifaya zorlandığı ve sonunda tansiyon krizi geçirdiği için 10 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra, sol tarafı felçli kaldı.

İşten atılmalar 25'i bulunca, Gebze şube yöneticileri ve atılan işçiler işyeri önünde toplanmaya başladı. Bu sefer, içeride sendikalı olup dışarıdaki arkadaşlarına selam veren, el sallayanlar da sırayla atılmaya başlandı.

Çoğunluk kadın olunca, her türlü baskı ve yıldırma politikasının uygulanması da kolay olmuş işveren açısından. Erkeklere, kadınlara göre daha toleranslı davranılmış, bazı hakları konusunda esnek davranılarak duruma ses çıkarmalarının önüne geçilmiş. Yıllardır bunun böyle süregeldiğini söylüyor Flormar direnişçisi kadınlar. "Kadınız diye bizi güçsüz gördüler sanırım" diyen Flormar işçisi kadın çok güzel özetliyor olup biteni.

Flormar yönetimi, uyguladığı baskı ve sindirme politikalarıyla sadece işçi düşmanlığı değil, kadın düşmanlığı da yaptığını bütün davranışlarıyla gösteriyor.

"Kadının fendi Flormar’ı yenecek" diyor direniş alanını bayram yerine çeviren Flormar işçisi kadınlar. Bir kadın "ben korkmuyorsam, hiç kimse korkmasın" diyerek direniş sayesinde cesaretinin geldiği noktayı gözler önüne seriyor.

KADINLARA AYRIMCILIK UYGULANIYOR

Flormar işçisi kadınları "yeter artık, buraya kadar" dedirten neydi peki? Ücretlerden memnun olmayan da vardı, çalışma sürelerinden de, kimisi kadın-erkek ayrımcılığından bıkmış, kimisi şeflerin kaba davranışlarından yorulmuştu.

Kadınlarla erkekler arasında ayrımcılık var Flormar’ın çalışma ortamında. Örneğin yemek ve çay molasında, erkeklerin beş dakika daha fazla oturmalarına izin veriliyor, kadınların molası bittiğinde ise "haydi haydi" diye söyleniyorlarmış. Erkeklerin hatalarına daha çok tahammül ediliyormuş, "biz bir şey yapsak hiç affetmiyorlar, ama erkekler yaptığında bir şey denmiyor" diye anlatıyor bir kadın direnişçi. "Onlar bir şey istediğinde ikiletmiyorlar, biz bir şey istesek bir ton laf işitiyoruz" diye ekliyor bir başkası.

"HIRSIZLIĞA KARŞI" ÇANTA ARAMASI

Üretilen ürün, kadınlara yönelik olunca ve çalışanların çoğu da kadın olunca, işverenler mesai çıkışlarında kadınların çantalarını arayarak yanlarında ürettikleri kozmetik ürünlerinden alıp almadıklarını kontrol ediyormuş. Hatta bazen ayakkabılarının içine bile bakıyorlarmış.

Bu, onur kırıcı hareketi ilk başta yadırgayanlar olmuş, güçlü bir şekilde karşı çıkamayınca, günlük rutinlerden birine dönüşmüş.

Bu uygulamadan, erkek işçiler de payına düşeni almış elbette. Bir erkek işçi, bu uygulamaya anlam veremiyor "ben ne yapayım rimeli, ruju" diye tepkisini dile getiriyor.

YENİ BAŞLAYANA DA, 15 YILLIK ÇALIŞANA DA ASGARİ ÜCRET

Kimisi yeni başlamış çalışmaya, kimisi 15 yıldır makine başında. Yeni işe başlayan "on yıl sonraki halimi gördüm, o yüzden sendikalı oldum" diye anlatıyor örgütlenme sebebini. Yeni başlayan da aynı ücreti alıyor, on yıllık çalışan da: Asgaride eşitlenmiş ücretler.

UZUN ÇALIŞMA SÜRELERİ

Daha önce 12 saat imiş çalışma süresi, şimdi on saat çalışıyorlarmış. Ama çok zor şartları, "bazen ağladığımı bilirim uzun süre çalışmaktan" diyor kadınlardan biri, bir diğeri "hayatımızın çoğu burada geçiyor, 10 saat artı iki saat yol, eder 12 saat" diye ekliyor kaygılarını.

İŞ ÇIKIŞI SERVİS SORUNU

Ayrımcılığa ek olarak, kadınlar gece vardiyalarından çıkışta servis sorunu da yaşamışlar uzun süre. Karanlıkta tek başına ıssız bir yoldan işle ev arasında gidip gelmek zorunda kalan bir kadın işçi, bunu yöneticilere söyleyip çözüm istediğinde "yapacak bir şey yok, bütçemiz yetersiz, gidip geleceksin" cevabını almış.

PETROL-İŞ KARARLI

Merkez Yönetimi'nin, Gebze Şubesi'nin kararlı tutumu, ülkenin dört bir yanındaki şubelerden gelen destek, Petrol-İş'in Flormar'da, sendikal haklar konusundaki ısrarını gösteriyor. Petrol-İş şubeleri, kendi bölgelerinde Flormar direnişini destekleyen etkinlikler, açıklamalar yapmaya devam ediyor.

Direniş başladığından beri, Petrol-İş Merkez Yönetimi'nin dönem dönem açıklamaları oldu. Bu açıklamalar, Petrol-İş'in önümüzdeki dönemde direnişle ilgili tutumuna da işaret ediyor.

Petrol-İş Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar, 9 Ağustos 2018 tarihinde Flormar işyeri önünde direnen işçilere yaptığı konuşmada bugüne kadar pek çok kurum ve kuruluşun, sivil toplum örgütünün direnişi ziyaret ettiğini, Gebze'de, organiza sanayi sitesinde çeşitli illerden gelerek bu eyleme destek olan herkese teşekkür ederek "Sendika olarak görevimiz, sizlerin sendikalı olarak işlerinize geri dönüşünüzü sağlamak. Bunun için, üst düzeyde de birtakım görüşmeler yapmaya çalışıyoruz. 87 gündür süren direnişten rahatsız olanlara karşı "neden rahatsız oluyorsunuz, anayasal hakkını kullanan bu insanlardan" diyerek ikili ilişkilerimizi kullanarak bugüne kadar geldik. Bundan sonra da aynı şekilde mücadelemize devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

Üçüncü ayına giren direnişe karşı işveren, saldırgan tutumunu arttırmaya başlamış, direnişin 84. gününde, fabrika önünde direnen işçilerin pankartlarını indirmesi ve işçilerin fabrika önünü boşaltarak karşı kaldırıma çıkmalarını sağlamak için emniyet güçlerine başvurmuştu.

Petrol-İş Genel Sekreteri Ahmet Kabaca, 6 Ağustos 2018 tarihinde, basın açıklaması için gittiği Flormar önündeki konuşmasında "Bugün 84 gündür direnen Flormar emekçileri, hukuksuz bir şey yapmadılar, suç işlemediler, eğer burada müdahale edilmesi gereken birileri varsa, bu insanları işten atanların olması gerekir. Buradan yetkililere sesleniyorum. Buradaki çığlığı mutlaka duymanız gerekir. ... Petrol-İş Sendikası, bu sorunu masada, müzakere yaparak çözmek istiyor. Bize nereye kadar müdahale edeceksiniz? ... Petrol-İş Sendikası ve emekçi arkadaşlarımız bu müdahaleyi asla kabul etmeyecek ve sonuna kadar mücadele edeceğiz." dedi.

Petrol-İş Sendikası, Genel Mali Sekreteri Turgut Düşova da 13 Haziran'da Lüleburgaz'da bir alışveriş merkezindeki Flormar mağazası önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında, Flormar'ın anayasal hakkını kullandığı için çoğu kadın 120 işçiyi işten attığını, Petrol-İş'in çoğunluk yetkisini aldığı halde, işverenin sendika düşmanı tavrını sürdürdüğünü belirterek Fransız işvereni Yves Rocher'in de Türkiye'deki yasaları ihlal ettiğini, suç işlediğini ifade etti. Petrol-İş olarak, Türkiye'nin dört bir yanında Flormar ürünlerinin alınmamasını sağlayacaklarını, Flormar'a mutlaka Petrol-İş'in gireceğini belirtti. Flormar işverenine seslenen Düşova, "Flormar işvereni işçilerin sendikal haklarına saygı göster, işten attığın işçileri geri al, gel masada anlaşalım, aksi halde Petrol-İş, bütün üyeleriyle, hem dünyada hem Türkiye'de bu marka ile mücadele edecektir" sözleriyel konuşmasını bitirdi.

Genel Örgütlenme ve Eğitim Sekreteri Mustafa Mesut Tekik, 6 Ağustos'ta Flormar önünde yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Petrol-İş'in amacı, burada asgari ücret köleliğine mahkum edilen insanların ekmeğinin bir nebze de olsa büyümesini, çalışanların sendikalı kimlikleriyle, örgütlülükleriyle, onurlu bir şekilde çalışmalarını sağlamak. Bunun dışında bizlerin hiçbir niyeti, amacı olamaz. ... Burada yürütülen onur ve emek mücadelesidir. Kosan Kozmetik işverenine, Flormar işverenine tekrar bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Petrol-İş Sendikası, bütün şubeleriyle, 40 bin üyesiyle her zaman için direnmeyi ve mücadeleyi esas almakla beraber, diyaloğa da açık olduğunu her platformda dile getirmiştir. ... Ya hep beraber var olacağız, ya da bu işverene asla boyun eğmeyeceğiz."

Genel Yönetim Sekreteri Ünal Akbulut ise, Petrol-İş'iş şahit olduğu pek çok grev göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye'de örgütlenme meselesinin sadece işçilerin sorunu olmadığını, esas olarak Türkiye'de, işverenlerin, karşılarına güçlü bir iradenin çıkmasıyla başa çıkamama meselesi olduğunu belirterek, işverenlerin işçileri sadece kol ve kas gücü olarak görmeye alıştıklarını, ortak irade, ortak akıl halinde karşılaştıklarında korkuya kapıldıklarını sözlerine ekledi. Flormar'da da buna benzer bir sürecin yaşandığına dikkat çeken Akbulut, "Bu korkularını hiçbir fondöten örtemez" dedi.

GEBZE ŞUBESİ'NİN GAYRETLERİ

Gebze Şubesi'nin yönetimi de, çalışanları da, Flormar direnişinin başından beri her türlü desteği sağlıyor, direnişçilerin motivasyonu da dahil, hiçbir ihtiyacını eksik bırakmıyor. Ses aracı, her sabah grev alanına getiriliyor, her gün grev sofrası kuruluyor, bütün direnişçilerle birlikte mesaiye gelinir gibi geliniyor. Gebze Şube Başkanı Süleyman Akyüz'ün bir konuşmasında söylediği "Gerçekler saklanamaz ve çarpıtılamaz. Kadınlar için üretim yapan Flormar’ın, kadınları sendikalaştıkları için işten çıkarması kendi marka itibarını bitirmiştir. Flormar işçisinin er yada geç kazanacağından hiçbir şüphemiz yoktur" sözleri, direnişin gelecekte de aynı kararlılıkla devam edeceğini gösteriyor.

Gebze Şubesi Kadın Komisyonu da direnişin kadın dayanışmasıyla güçleneceği bilincinden hareketle, çalışmalarını sürdürüyor.

TOPLUMUN DESTEĞİ ARTIYOR

Flormar direnişi başladığı günden beri sivil toplum örgütleri, sendikalar, siyasi partiler, kadın örgütleri, sanatçılar, öğrenciler, akademisyenler ve daha pek çok kesim bu direnişin başarıya ulaşması için desteğini yöneltmiş durumda. Flormar direnişinin başarıya ulaşması, Petrol-İş ve Flormar işçilerinin yanısıra, emek ve kadın dayanışmasının da bir kazanımı olacak aynı zamanda.

KAMPANYA VE BOYKOT ÇAĞRISI

Gerek kadın örgütleri, gerekse uluslararası sendikal hareketin desteği ve Flormar & Yves Rocher'e sendikayı kabul etme çağrıları, Flormar ve Yves Rocher mağazaları önünde yapılan protesto eylemleri ürünlere yönelik boykotun giderek yaygınlaşmasına yol açtı. Flormar ve Yves Rocher mağazaları, yüzde yetmişlere varan indirimlere rağmen bomboş. 'Kadınlar ne isterse yapar' diyen Flormar'a en iyi cevabı kadınlar veriyor: "FLORMAR'A BOYKOT".

SumOfUs INTERNET IMZA KAMPANYASI

Uluslararası kampanyalardan birisi, işçi haklarına yönelik ihlallere karşı kampanyalarıyla tanınan ve Petrol-İş'in dünya örgütü IndustriALL Küresel Sendika'nın girişimleriyle başlatılan SumOfUs kampanyası. Kampanyaya katılmak için https://actions.sumofus.org/a/yves-rocher-stop-union-busting-in-turkey linkine girdikten sonra sayfanın sağ tarafında yer alan boşluklara sırayla e-posta adresinizi, adınızı, soyadınızı yazıp bulunduğunuz ülkeyi seçtikten sonra kırmızı renkli SIGN THE PETITION butonuna tıklayarak imzanızı gönderiyorsunuz.

Petrol-İş'in dünya örgütü IndustriALL, Flormar işçilerinin sendikalı olarak işlerine geri dönmeleri ve anayasal haklarının işveren tarafından tanınması için girişimlerine devam ediyor. http://www.industriall-union.org linkinden direnişle ilgili yazıları takip edebilirsiniz. Sayfada ayrıca, Flormar'ın Fransız hisse sahibi Yves Rocher'e yapılan çağrılar da yer alıyor.


INDUSTRIALL'IN FLORMAR/YVES ROCHER KAMPANYA GÖRSELİ

IndustriALL tarafından hazırlanan kampanya görselinde, Yves Rocher'in kendi reklamında kullandığı ve Türkçe'de "Güzel davran" anlamına gelen "Act Beautiful" sloganı "YVES ROCHER, TÜRKİYE'DE GÜZEL DAVRAN, SENDİKA DÜŞMANLIĞINI BIRAK!" şeklinde kullanılmış.

 

 

 

NEDEN SENDİKAYA ÜYE OLDULAR?

Ücretler çok düşük. İşe yeni başlayan da, 15 yıllık çalışan da asgari ücret alıyor. Operatörlük yapanlar asgari ücrete tabi.

Günde 10 saat çalışıyorlar, iki saat yol da eklendiğinde, günlerinin çoğunu fabrikada geçiriyorlar. Kısa süre öncesine kadar 12 saatlik çalışma sözkonusu.

Kadın-erkek ayrımcılığı uygulanıyor. İzin kullanımında erkeklere daha toleranslı davranılıyor. Kadın işçilerin izin istekleri çoğunlukla geri çevriliyor.

Kadın işçiler kaba davranışlara maruz kalıyor, her fırsatta azarlanıyor. Yemek ve çay molaları bittiğinde, sadece kadınları uyararak "hadi hadi, bayanlar yukarı, bayanlar yukarı" diye işbaşı yapmaya çağırıyorlar.

İş güvenliği önlemleri alınmıyor. Maskara kazanı patlama riski yüksek, oje bölümünde aseton kokuları yoğun, maskara makinesinin temizlenmesinde yoğun olarak alkol kullanıldığı halde hiçbir önlem alınmıyor. Otomasyon olmadığı için bütün aletler el ile takılıp sökülüyor. Bu sırada ezilme vs. kazalar olabiliyor. Ayrıca, 100 killoluk bidonlarda bulunan malzemeleri taşımak zorundalar.

İşçiler uyumasın diye ortamın oda sıcaklığının altına indiriliyor.

Her güzergaha servis olmadığı için gece vardiya çıkışı kadın işçiler geç saatlerde ve ıssız yerlerde yarım saat yürümek zorunda kalıyor. Güzergah değişikliği istendiğinde maliyeti yükselteceği gerekçesiyle istekleri geri çevriliyor. Bazen vardiya çıkışlarında bir saat beklemelerine sebep olan aksamalar da sözkonusu.

Gece vardiyalarında normalde önemmesi gereken "gece farkı" Flormar 'da uygulanmıyor.

(Kaynak: Petrol-İş Kadın Dergisi, Sayı 59, Ağustos 2018)