Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Reuters’in sorularını yanıtlamış ve Erdemir’in satış ihalesi ile ilgili olarak gönüllerinin yerli bir şirketin kazanmasından yana olduğunu söylemiş...
Yıllardır, tahminen 18 yıldır Türkiye’de özelleştirme yapılmasını savunuyorum. Devletin sosyal bir hukuk devleti olarak etkin bir şekilde, eğitim, sağlık, adalet hizmetlerini yerine getirmesi gerektiğini, ekonomide tam rekabet şartlarını düzenleyci rolünde olması gerektiğini yazdım, konuştum.
Bilmem fark ettiniz mi? Bazı çevreler birden ekonomik milliyetçilik yapmaya başladı. Bunların bir kısmı, temelde özelleştirmeye karşı.Özellikle de Ereğli ve TÜPRAŞ gibi kuruluşların devletin elinde kalmasını savunuyorlar.
Ordu Yardımlaşma Kurumu'nun (OYAK), Antalya'da düzenlediği "İş Ortakları Toplantısı"ndan kamuoyuna yansıyan haberler dünkü gazetelerin birinci sayfa manşetlerindeydi.
KONU önce Referans Gazetesi’nin ‘Türkiye’nin Yıldız Kentleri’ toplantısı için gittiğim Kayseri’de Erdemir ihalesinden açıldı...
Dünkü gazeteler “TÜPRAŞ, TÜPRAŞ!” manşetleriyle çıktı. Adeta hep bir ağızdan “işporta tezgahı”na konmuş bir malı övüyorlardı. Kimisi TÜPRAŞ’ı “Kaşıkçı Elması”na benzetti, kimisi parayı verenin düdüğü çalacağı alalade bir mala.
Dün, geçen hafta Garanti Bankası Anadolu Toplantıları çerçevesinde yaptığımız Mardin ve yöresi seyahatinden bahsetmiştim. Tabii Diyarbakır’dan Mardin’e gezerek giderken Batman’a da uğradık. Batman konusunda hiçbir şey bilmeyenler, burada kötü ve küçük, yerel bir kasaba benzeri cılız bir yerleşim merkezi bekliyorlar.
OYAK Genel Müdürü Coşkun Ulusoy , Türkiye'nin kendi değişimini kendisinin yönetmesini isterken şöyle diyor: ''Ne yazık ki yönetemiyor. Dünya koşulları içinde uçan bir yaprak gibi sürükleniyor...'' Ulusoy haklı!..
SALI günkü yazımda acı bir olayı fotoğraflarıyla gündeme getirmiştim. Emekli Sandığı’na ait Gebze Darıca’daki dinlenme tesisleri özelleştirme kapsamında satışa çıkarılmıştı.
Oyak Grubu'nun Tüpraş'ı almadaki kararlılığını ortaya koyduğu Antalya toplantısını izleyen Vahap Munyar köşesinden sormuş: