• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Bu enflasyon emekçiyi bağlamaz

Kasım ayında resmi enflasyon yüzde 6.37 oranıyla beklenenin altında çıktı. Resmi enflasyon düşme eğiliminde. Yıl sonunu da bu seviyelerde tamamlayabilir.

Bülent Falakaoğlu
05.12.2012

Asgari ücret tespit komisyonunun toplandığı, metal sektöründe toplu sözleşmelerin imzalanması için masanın kurulacağı bugünlerde bu rakam hükümet ve patronlar için büyük fırsat değil mi?

Hükümetin 2013 yılı için asgari ücrete zam önerisi ilk altı ay için yüzde 3, ikinci altı ay içinse yine yüzde 3. Bu koşullarda hükümet önerisini yarım puan artırırsa, resmi enflasyon oranlarını baz alarak, “Bakın işçiyi enflasyona ezdirmedik” propagandasını yapma fırsatı bulacak.

Keza metal patronları da resmi enflasyon oranına bakarak masaya oturacak. Hem işçilerin ücretlerimizdeki reel kaybımız yüzde 40 talebi karşında… Hem de sendikaların hazırladıkları toplu sözleşme taslağındaki yüzde 18’lik zam önerisinin karşısında… Metal patronlarının yüzde 6.5’luk enflasyonu baz alarak, “yüzde 8 zammı alıp başınıza koyun" demeleri yüksek ihtimal.

ENFLASYON YÜZDE KAÇ?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2011 Kasım ayı fiyatları ile 2012 Kasım ayı fiyatlarını karşılaştırdı ve dedi ki fiyat artışı yüzde 6.37…

Tüketici için önemli olan 2011 Kasım’dan başlayarak 2012 Kasım’ına kadarki 12 aylık dönemdeki ortalama fiyat artışlarıdır (enflasyon oranı). Buna “12 aylık ortalamaya göre enflasyon oranı” deniliyor. Bu oran, 2012 Kasım ayında yüzde 9.26. Halk için önem taşıyan gerçek enflasyon da budur.

Önceki yılın Kasım ayındaki fiyat artışıyla bu yılı kıyaslayarak yapılan enflasyon hesabının vatandaş açısından hiçbir anlamı yoktur. Çünkü insanlar 2011 yılının kasım ayında para harcayıp bekleyip bir de 2012 yılının kasım ayında para harcamıyor. 12 ay boyunca para harcanıyor. Bu nedenle 12 ay boyunca fiyat artışlarının ortalaması ilgilendirir vatandaşı.

YA EMEKÇİNİN ENFLASYONU

Resmi ağızlar (Merkez bankası, TÜİK) diyor ki; “KDV ve ÖTV artırımları, benzin, mazot, doğalgaz, elektrik zamları ekim ayından itibaren fiyatlara yansıdı ama enflasyona etkisi yüzde 1 bile olmadı”.

Enflasyona etkisini geçip emekçiye etkisi ne oldu diye bakıldığında etkinin çok büyük olduğu açıkça görülüyor.

Ülke nüfusunun beşte birinin yaşadığı İstanbul’u örnek alalım. 100 metrekarelik bir evde yaşayan 3 kişilik bir ailenin geçen yıl, kış aylarında ortalama 300 TL’lik doğalgaz faturası ödediğini düşünelim.  

Bu aile 200 KWH de elektrik tüketiyor ve karşılığında 59 lira ödüyor olsun. Elektrik fiyatları da geçen kıştan bu yana yüzde 20 zam gördü. Elektrik faturası oldu mu sana 71 TL.

Kış aylarının ardından doğalgaz, nisan ve ekim aylarında, zam gördü. Zamların toplamı yüzde 30’u buldu. Bu demektir ki bu zamlardan sonra aile tüketim miktarını aynı tutsa dahi ödeyeceği doğalgaz faturası 391 TL’ye çıkacak. Geçen yıla göre ayda 91 TL’lik kayıp. Yani geçen yıl ısınma ve aydınlanma gibi iki temel ihtiyacını aylık 359 TL ödeyerek karşılayan ailenin bu yıl masrafı 463 TL’den fazla olacak.

Aradaki fark ne kadar 112 lira.

İstanbul’da kiraları ortalama 500 TL kabul edelim. Kiraya yüzde 10 zam gelmiş olsun. Bu aylık 50 liralık maliyet demek. Peki ya ulaşımdaki artış?..

İstanbul’da metrobüse gelen fahiş zammı bir kenara bıraksak dahi toplu ulaşım için faturalar kabardı: Aylık en az 20 TL. Tüm Türkiye için bu rakam ortalama aylık 15 liradan az değil.

Bir kez daha vurgulayalım. Her toplumsal kesim için enflasyon oranları farklıdır. Çünkü emekçiler gelirlerinin büyük bir kısmını gıda, kira, ulaşım, ısınma ve aydınlanma için harcarlar. Onlar için önemli olan bu kalemlerin enflasyonudur.

Şimdi yukarıda verilen örnekleri hatırlayarak düşünmekte fayda var: Emekçinin enflasyonu yüzde kaç?

YILBAŞINDAN SONRAYA KALANLAR

2012 yılı enflasyon oranı yükselmesin diye önümüzdeki yılın ilk ayına bırakılan zamlar var. Doğalgaz ve elektrik zammı gibi… BOTAŞ, elektrik üreten santrallere sattığı doğalgazın fiyatına yüzde 38 zam yaptı. Santrallere satılan doğalgazın fiyatının artırılmasını, konutlarda ve sanayide kullanılan doğalgaz fiyatına yapılacak zamlar takip edecek. Ardından elektriğe zam gelecek. Gelecek olan zamların doğalgazda yüzde 30, elektriğe yüzde 15 oranında olması bekleniyor. Aylık ortalama 200 kwh elektrik tüketen ve 71 liralık fatura ödeyen 4 kişilik ailenin faturası yeni yılda zamla birlikte 10,5 lira daha artıp 81.5 lira olacak. Kış aylarında 300 TL olsa bile, 4 kişilik aile aylık ortalama 132 TL doğalgaz faturası ödüyor. Yüzde 30’luk yeni zamla birlikte aylık doğal gaz faturası 39.5 liralık ek maliyet nedeniyle 171.5 liraya çıkacak.

ASGARİ ÜCRET İLK AY ERİYECEK!

Asgari ücrete hükümetin yapmayı planladığı yüzde 3’lük zam şu, asgari geçim indirimi de dahil, net 740 lira olan asgari ücreti 762 lira düzeyine çekecek. Aylık 22 liralık bir artış söz konusu. Doğalgaz ve elektriğe yılbaşında gelecek olan zamlara, kış aylarında gıda fiyatlarında yaşanacak doğal fiyat artışı da eklendiğinde asgari ücrete yapılan zammın daha ilk aydan eriyeceği kesin! Bu nedenle asgari ücret görüşmeleri sırasında işçi temsilcilerinin (Asgari Ücret Tespit Komisyonunun bileşiminden dolayı masada hiçbir etki güçleri olmamasına rağmen) önerileri oldukça anlamlı. Onlar işçinin ve ailesinin harcama kalıbının esas alınmasını… Hesaplamanın TÜİK verileriyle yapılmasını… Gelir dağılımında adaleti sağlamaya yönelik olarak ayrıca refahtan pay içermesini… Ve belirleme yapılırken en düşük devlet memuru maaşının dikkate alınmasını talep ediyorlar. En düşük devlet memuru maaşı yuvarlak hesap 1500 TL. Bu durumda, şu an 740 lira olan asgari ücretin, en düşük devlet memuru düzeyine yaklaşması için yüzde yüz zam görmesi gerekiyor.

Kaynak: Evrensel Gazetesi