IndustriALL Küresel Sendika etkin kampanyalarla mücadeleyi sürdürüyor

Dünyanın dört bir yanında temel haklara yönelik saldırılar sürüyor ve artıyor. Hükümetler ve çokuluslu şirketler, işçilerin özgürce seçtikleri sendikalarda örgütlenmesini engellemek ve onları hepimiz için önemli birer araç olan toplu sözleşme ve grevden uzak tutmak için bütün kirli taktikleri uyguluyor.

Bu ise IndustriALL Küresel Sendika'nın bu ağır ihlallere karşı kampanyalarla verdiği mücadeleyi sürdürmesine yol açıyor.

Her saat, her gün, her hafta.

Üyelerimizin yaşam koşullarını iyileştirmek için ya da yeni üyeler kazanmak için veya birliğimizi ve ortak anlayışımızı güçlendirmek için sürekli mücadele veren sadece küresel örgütümüz değil.

IndustriALL ve onun üyesi olan dünyadaki bütün sendikalar için bu bir zorunluluk. İşverenlerin ve hükümetlerin korkunç ihlallerine karşı hepimiz her gün sürekli bir mücadele içinde olmalıyız.

Yunanistan, kemer sıkma politikaları uyarınca sendikal hakların nasıl çiğnendiğinin açık bir örneği. IndustriALL Küresel Sendika demokrasi, insan onuru ve temel haklar için verilen bu önemli mücadelede Yunan işçileri ve halkıyla omuz omuza olmaya devam ediyor. Yakında IndustriALL, sürdürdüğü dayanışmayı göstermek için Yunanistan'a bir başka dayanışma heyeti daha gönderecek. Adil ve sürdürülebilir bir çözüm çağrısı yapmaya devam ediyoruz.

Yunanistan yalnız mı? Hayır.

Bu ay Britanya'daki işçilerin yasal sendikal hakları bir saldırıyla karşı karşıya. Muhafazakâr Parti hükümeti grev hakkını büyük ölçüde kısıtlayacak olan bir tasarıyı parlamentodan geçirmeye çalışıyor. Yeni yasa işverenlere grevleri kırmak için taşeron işçisi kiralama izni verecek, sendikalara grev eylemini 14 gün önceden bildirme yükümlülüğü getirecek,  grev oylamasında yüzde 50 şartı öngörecek ve posta yoluyla oy verme yerine elektronik oylamaya izin vermeyecek.

Bir işyerinde altı kişiden fazla grev gözcüsü bulunması bile suç sayılacak. Eğer bu değişiklikler yasalaşırsa, Britanya, Batı Avrupa'daki en işçi düşmanı grev yasasına sahip olacak.

Bunlar Avrupa'nın göbeğinde oluyor.

Şirketlerin ezici bir çoğunluğu aynı yolu izliyor. Hatta daha da kötüsünü.

Dev markalar ve çokuluslu şirketler tedarik zincirlerinde temel sendikal hakları çiğneyerek IndustriALL'u her gün mücadeleye zorluyor. Türkiye'de iki fabrikada IndustriALL'a bağlı örgütlerimizin üyeleri sırf sendikalaştıkları için işten atılıyor ve tehdit ediliyorlar. Bu işçiler Mulberry gibi lüks markalar için pahalı ürünler üretiyorlar, ama markalar işten atılan sendikalı işçilerin işe iadesi için kılını kıpırdatmıyor.

Yine Türkiye'de, ABB, Alstom ve Schneider gibi büyük şirketlerin tedarikçisi Enpay sırf sendikalaştıkları için işçileri işten atıyor. Metal sektöründe benzer birçok başka olay var.

Nissan’ın Mississippi Canton'daki işçilere yönelik iğrenç tutumu, Nissan ile onun iş ortağı Renault'daki sendikaların uluslararası ittifakının güçlenmesine yol açıyor.

Bu ay madencilik grubu Thriveni, Hindistan'da IndustriALL üyesi HKMF'de sendikalaşmak isteyen işçileri tehdit etti. Şirketin ana müşterisi Tata'nın önlem almasını istiyoruz.

Pakistan'da Syngenta'nın istihdamla ilgili uygulamalarını yasaya aykırı bulan mahkeme kararlarına rağmen şirket yasadışı tutumunu ısrarla sürdürüyor. Aynı şey, işçilere zarar vermeye devam eden Sri Lanka'daki çokuluslu eldiven üreticisi Ansell için de söz konusu.

Maden sektöründeki iki dev şirket Rio Tinto ve Glencore bütün kıtalarda üyelerimizi hiçe sayan sistemli tutumlarıyla maden sendikalarımızın ortak eylemine yol açıyor.

Liste uzayıp gidiyor. IndustriALL bu zorluğun üstesinden işçilerin birliği ve gücüyle gelmeye devam edecek.

Ancak iyi haberler de var.

Kuzey Amerika'da, Çelik İşçileri Sendikası, 22 ay süren onurlu bir grevden sonra, Toronto'daki fabrikada Crown Holdings'le altı yıllık bir toplu sözleşme bağıtladı. Şirketin sendikayı işyerinden söküp atma girişimlerine karşı güçlü bir direniş sergileyen kardeşlerimiz sonunda işbaşı yapıyorlar. Onları kutluyoruz.

Myanmar'daki kardeşlerimiz ise sendikaların yasallaşmasından üç yıl sonra ilk asgari ücretlerini almayı başardılar. Yalnız değiller. Tayland'da da sendikalar asgari ücreti artırmak için benzer bir kampanya yürütüyor.

Ve diğerleri.

Mücadele sürüyor.

23 Temmuz 2015

Çeviri: Petrol-İş Sendikası Dış İlişkiler Servisi