ÖZELLEŞTİRMEYE GEÇİT YOK!

Petrol-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu tarafından basın ve kamuoyuna yönelik yapılan açıklamanın tam metni aşağıdadır:

Ekonomiyi günü kurtaran politikalarla ve gelen sıcak parayla yöneten hükümet, şimdi yeni kaynak yaratmak için ülkemizin kalan varlıklarını elden çıkaracağını ilan etti. Birçok farklı sektördeki kamu kuruluşunun özel sektöre devrini öngören özelleştirme programı derhal iptal edilmelidir.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bayramın 3. günü yaptığı açıklamayla hükümetin kapsamlı bir özelleştirme programı hazırladığını açıkladı. Yeni dönemde devletin birçok alandan çekileceğini ve buraları daha etkin, daha verimli çalıştırabilecek özel sektöre devredeceklerini söyleyen Şimşek, bu açıklamalarıyla bugüne kadar yalnızca toplumsal yıkımı hızlandırmış olan özelleştirmelerde ısrarcı davranacaklarını ortaya koydu.

Buna göre kısa vadede elektrik üretim santralleri, otoyol ve köprüler, bazı limanlar ve olimpiyat tesisleri, 25 şeker ve 5 makine olmak üzere şeker fabrikaları ve geliri Halkbank'a aktarılmak üzere Halk Sigorta ile Halk Emeklilik'in özelleştirilmesi planlanmaktadır.

Bunların yanı sıra TEİAŞ'a ait kamu hisselerinin %49'u, Türksat'a ait Kablo-TV operasyonları, Haydarpaşa Projesi, ölçü ve ayarlar hizmetlerinin özelleştirilmesi düşünülmektedir.

Petrol-İş'in örgütlü olduğu TPAO hisselerinin halka arz edilmesi, BOTAŞ iletim hatları ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan uygun görüşü alındığı takdirde Eti Maden'e ait sülfirik ve borik asit fabrikalarının özelleştirileceği açıklanmıştır.

TPAO, BOTAŞ ve Eti Maden'e ilişkin özelleştirme planları yeni değildir, zaman zaman çeşitli hükümet yetkililerinden bu yönde açıklamalar yapılmıştı. Ancak ilk kez kamuoyuna bu açıklıkla ve bir özelleştirme paketinin içinde telaffuz edilmiştir.

Ülkemizin iki önemli enerji KİT'i olan TPAO ve BOTAŞ'ta yeniden yapılandırmanın ardından özelleştirmenin de gündeme alınmasının, bu iki kuruluşun zayıflatılmasından başka sonucu olmayacaktır. Stratejik enerji sektöründe dışa bağımlılığımızı arttıracak ve halkımızın enerjiye ucuz, güvenli ve kolay bir şekilde ulaşmasını engelleyecektir.

Eti Maden'de ise geçtiğimiz yıllarda bor madenlerinin işletilmesi ve faaliyetlerini düzenleyen 2840 Sayılı Kanun'dan değişiklik yapılması yoluyla hizmet alımlarının önünü açarak borda özelleştirmeye niyetlenilmişti. Şimdi Eti Maden'e ait asit fabrikalarının özelleştirilmesi ile borların özel sektöre açılmasının ilk adımı atılmaya çalışılmaktadır.

Planlanan özelleştirmeler, daha fazla işsizlik daha fazla yoksulluk getirecek, toplumsal bir yıkım yaratacak ve stratejik sektörlerde devletin kontrolünü sermayeye teslim edecektir. Ülkemizin böylesi hassas bir dönemden geçtiği bir sırada açıklanan özelleştirme programı, hükümetin adeta seçim vaadi niteliğindedir ve emekçi halkımıza büyük bir saldırı hazırlığıdır. Bu saldırı, bugün açıklanan 2015-2017 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program'da 2014'te 10,6; 2015'te 11,8; 2016'da 9,9 ve 2017 yılında 5,5 milyar dolar olmak üzere toplam 37,8 milyar dolarlık özelleştirme geliri hedefiyle ifade edilmektedir.

Ülkemizde yıllardır özelleştirme karşıtı mücadelenin öncülüğünü yapmış olan Petrol-İş, TPAO, BOTAŞ ve Eti Maden'de gündeme getirilen her türlü özelleştirme uygulamasına karşı duracak ve dün olduğu gibi bugün de gereken mücadeleyi verecektir.

Ayrıca, birçok sektörde gerçekleştirilmesi planlanan özelleştirme uygulamalarına karşı ortak ve güçlü bir mücadele örülmeli, toplumsal yıkımın derinleşmesine izin verilmemelidir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur,

Petrol-İş Sendikası
Merkez Yönetim Kurulu Adına
Mustafa Öztaşkın
Genel Başkan