Sendikamız 30. Dönem 4. Olağan Başkanlar Kurulu 18 Şubat 2025 tarihinde toplandı. Sendikamız Genel Merkezinde yapılan toplantıda ülkemizde yaşanan güncel gelişmeler, emeğin gündeminde öne çıkan başlıklar ile Petrol-İş’in idari ve örgütsel yapısına ilişkin gelişmeler ele alındı.
Sendikamız 30. Dönem 4. Olağan Başkanlar Kurulu 18 Şubat Salı günü sendikamız Genel Merkezinde toplandı. Toplantı Merkez Yönetim, Denetim ve Disiplin Kurulları ile Şube Başkanlarının katılımıyla yapıldı.
Olağan Başkanlar Kurulu toplantısı sendikamız Genel Başkanı Süleyman Akyüz’ün açış ve emeğin gündeminde öne çıkan gelişmeleri ele aldığı çerçeve konuşmasıyla başladı. Konuşmasının ilk bölümüne Kartalkaya’da yaşanan faciada hayatını kaybeden vatandaşlarımızı anarak başlayan Genel Başkan, maliyetten kaçınmak için insan hayatının hiçe sayıldığını söyledi, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarında görevini ihmal eden ya da kötüye kullanan tüm yetkililerin hukuk önünde hesap vermesi gerektiğini belirtti.
Genel Başkan konuşmasının devamında sendikal gelişmelere ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu, “Sendikal haklar ve üyelerimizin menfaatlerini arttırma konusunda oldukça zor bir yıl bizleri bekliyor. Pandemi ve sonrasında oldukça iyi sözleşmelere imza attık ve atmaya da devam ediyoruz. Ama küresel ekonomideki gelişmeler ve ülkemizdeki ekonomik göstergeler 2025 yılında sıkıntıların devam edeceğini gösteriyor. İzlenen ekonomik programlar sebebiyle örgütlü olduğumuz işyerlerinde daralma, küçülmeler yaşanıyor; bu sebeple üyelerimizin haklarını korumada stratejik davranmalı, ona göre bir sözleşme stratejisi izlememiz gerekiyor” dedi. 55 işyerinde TİS prosedürlerinin farklı aşamalarda devam ettiğini belirten Genel Başkan gelecek aylarda yoğunluğun artacağını bu sebeple yapıcı bir tutumla ve işçinin menfaatini koruyarak bir an önce süreçlerinin nihayetlendirilmesi gerektiğini belirtti. Konuşmasının devamında işkolumuzdaki örgütlenme oranının yüzde 10 dolayında olduğunu ve bu sayının mutlaka arttırılması gerektiğini, Petrol-İş Sendikası’nın son yıllarda örgütlenme anlamında ciddi atılımlar yaptığını ancak örgütlülüğümüzü sürdürdüğümüz birçok işyerinde yaşanan daralmalar sebebiyle üye sayısında belirgin bir artış olmadığına dikkat çekti. Ancak önümüzdeki yıllarda bu durumun tersine döneceğini de sözlerine ekledi.
Genel Başkan konuşmasının sonunda uluslararası ilişkilerin mutlak suretle geliştirilmesi gerektiğini çünkü Petrol-İş’in örgütlü olduğu 63 işyerinin uluslararası sermayeli bir yapıya sahip olduğunu, kamu sözleşmelerinin başladığını ve bu sözleşmelerde başarıya ulaşmak için ortak hareket etmenin önemine dikkat çekti. Çayırhan’da emekçilerin özelleştirmeye karşı verdiği mücadelenin önemli olduğunu, kamuda örgütlülüğü güçlü olan ve kamu kurumlarının güçlendirilmesini ilkesel olarak benimsemiş Petrol-İş’in bu konuda gerekli desteği vereceğini belirtti.
Ülke ve emek gündemindeki genel değerlendirmelerin ardından Genel Başkan Akyüz konuşmasını Başkanlar Kurulu’nun Petrol-İş Sendikası’na ve Türkiye işçi sınıfına hayırlı olması dileğiyle sonlandırdı.
Başkanlar Kurulu toplantısı Genel Merkez Yöneticilerimizin kendi sorumluluk alanlarına ilişkin bilgilendirmesi ve Şube Başkanlarının konuşmalarıyla devam etti.
Konuşmalarda ülkedeki ekonomik sorunlara ve emekçilerin yaşadığı geçim sıkıntısına dikkat çekildi. Ücretlerin baskılandığı, alım gücünün düştüğü ve asgari ücretli bir toplum yaratıldığına dikkat çekildi.
Bir diğer öne çıkan başlık da toplu sözleşmelerle ilgili oldu. Özellikle 2025 yılının zor olacağı, var olan ekonomik koşullar sebebiyle örgütlü olduğumuz işyerlerinde de daralmalar yaşandığı belirtildi. Ancak bu durumun üyelerimizin ve genel olarak işçi sınıfının var olan kazanımlarını tırpanlamaması gerektiğine işaret edildi.
Vergide adalet konusunun asli bir problem olarak ortada durduğu toplantıda üzerine en çok değerlendirme yapılan konulardan bir diğeri oldu. Türk-İş’in başta vergide adalet olmak üzere başlattığı ve üç aya yayılan eylem zincirinin Ankara’da yapılan görkemli bir mitingle taçlandırılmasının önemli bir adım olduğu belirtildi. Ancak vergi adaletsizliğine ilişkin sorunlar çözülmemişken, emekçilerin üzerindeki vergi yükü her geçen gün artıyorken bu eylem pratiklerinin sonlandırılmaması gerektiği aksine Türk-İş’in ve sendikaların bu sorunu sürekli kamuoyunun gündeminde tutmasının önemli olduğuna vurgu yapıldı.
Devam eden kamu işyerleri toplu sözleşme görüşmelerinde ortak bir mücadele hattı örülmesi ve kamu işyerleri arasındaki farklılıkların ortadan kaldırılması gerektiğine dikkat çekildi. Özellikle son yıllarda örgütlü olduğumuz kamu işyerlerinde uygulanan politikalarla kademeler arasındaki dengenin bozulduğu ve bu durumun bir an önce düzeltilmesi gerektiğine dikkat çekildi.
Konuşmalarda toplu sözleşmelerden, örgütlenme çalışmalarına, sendikal eğitimlerin yoğunlaştırılmasından örgütün idari yapısı ve mali tabloya kadar son dönemde yaşanan gelişmeler ayrıntılı bir şekilde ele alındı.
30. Dönem 4. Olağan Başkanlar Kurulu toplantısı saat 18.00’da sona erdi.