Ankara'da emekçiler Sıhhiye'ye aktı

Türk-İş, DİSK, KESK ve meslek örgütlerinin katıldığı Sıhhiye Meydanı’ndaki mitingde AKP’nin işçi ve emekçi düşmanı politikalarına tepki vardı. Sıhhiye Meydanı son yılların en kitlesel 1 Mayıs’ına tanıklık ederken, Hak-İş ve Memur-Sen’in Tandoğan’daki mitingine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in konuşması damgasını vurdu.

Ankara bugün tarihi bir gün daha yaşadı. Emekçiler tüm yurtta olduğu gibi İşçi Sınıfının Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta sesini yükseltmek, taleplerini dile getirmek için alanlara aktılar. Sabah saatlerinden itibaren alanlar hareketlendi. KESK, DİSK, TMMOB ve Ankara Tabip Odası’nın “Emek, Barış, Eşitlik, Özgürlük ve Adalet” talebiyle çağrısını yaptığı Sıhhiye Mitingi için işçi ve emekçiler, kadınlar ve gençler kitleler halinde buluşma yeri olan Ankara Garı’na aktı. Gar önü, renk renk bayraklar, pankart ve dövizlerle adeta baharın tüm renklerini bir araya getirdi.

TÜRK-İŞ’E RAĞMEN ALANA AKTILAR

Türk-İş’in merkezi olarak Bursa çağrısına rağmen Ankara’da Türk-İş’e bağlı sendikalar talepleri ve “Türk-İş uyuma, AKP’ye yem olma” sloganıyla alana aktılar. Türk-İş’in kitleselliği akıllara “Türk-İş yerelde kutlamalara müdahale etmeseydi katılım daha da güçlü olmaz mıydı?” sorusunu getirdi.

Türk-İş’e bağlı sendikaların buluşma yeri Sezenler Sokak oldu. Türk Metal Ankara Şubeleri, Demiryol-İş, Tes-İş Ankara 1 No’lu Şube  üyesi işçiler “Türk-İş” pankartı arkasında yürüdüler. Tez Koop-İş Ankara Şubeleri, Belediye-İş EGO Şubesi, Basın-İş, Petrol-İş ve Hava-İş’in Ankara şubeleri ise Sendikal Güçbirliği ortak pankartıyla yine Türk-İş pankartının arkasında yer aldılar. Kitle sloganlarla buluşma noktası olan Gar’a yürüdüler.

Bu kolun en kitlesel kortejini oluşturan Tez-Koop-İş sendikasında kadınların katılımı dikkat çekti. En önde de sendikanın oluşturduğu bando yürüdü. Tümtis’li işçiler de yine eş ve çocuklarıyla 1 Mayıs’a katıldılar.

TOGO VE PAKPEN İŞÇİLERİ PANKART AÇTI

Deri-İş’te örgütlendikleri için işten atılan Togo işçileri de Türk-İş kortejinde kendi pankartlarını açtılar. Petrol-İş’te örgütlenen Konya Pakpen işçileri de kendi pankartlarıyla yürüdüler.

Petrol-İş üyesi işçiler ise, TPAO ve Bor madenlerinin özelleştirilmesine izin vermeyeceklerini belirten pankartlar açtılar.

Türk-İş’e rağmen birlikte yürüyen şubeler sık sık “Türk-İş uyuma, AKP’ye yem olma” sloganı attılar. Suriye’ye yapılmak istenen müdahaleye, kıdem tazminatı hakkına yönelen saldırılara, 4+4+4 olarak ifade edilen yeni eğitim modeline ve Meclis’te bekleyen Toplu İş İlişkileri Yasası’na tepkilerini döviz ve sloganlarına taşıyan işçilerin ana gündeminde taşeronlaştırma ve güvencesizleştirme vardı.

DİSK ÜYELERİ “GÜVENCELİ İŞ’ İSTEDİLER

Birleşik Metal-İş, Sosyal-İş, Genel-İş ve Devrimci Sağlık-İş’in yoğun katıldığı DİSK’e bağlı sendikalar “güvenceli istihdam” talebini öne çıkardılar. Taşeronlaştırmayı protesto eden DİSK üyeleri, taşeronlaştırmanın ölüm demek olduğunu tabut ve Azrail’li mizansenle anlattılar.

KESK’LİLER TİS TALEPLERİYLE ALANDAYDI

KESK’e bağlı sendikalara üye kamu emekçileri tutuklu arkadaşlarının serbest bırakılmasını istediler, tutuklu arkadaşlarının fotoğraflarının basılı olduğu tişörtler giydiler.

KESK’e bağlı sendikalardan Büro Emekçileri Sendikası (BES) Ankara Şubeleri döviz ve pankartlarıyla 1 Mayıs’a en hazırlıklı gelen sendika olarak dikkat çekti. “İnsanca yaşam, insanca düzen için Yaşasın 1 Mayıs”, “Emperyalist saldırganlığa, halkın inkar ve imhasına hayır. Emekçiler barış istiyor” pankartları açan BES’liler, toplu sözleşmeye ilişkin taleplerini de sloganlarına yansıttılar.

Yenimahalle’de Eğitim Sen Ankara 2 Nolu Şube’nin örgütlü olduğu Kayabeyazıt İlköğretim Okulu, Ahmet Hamdi Tanpınar İlköğretim Okulu, Sait Ulusoy Eğitim Uygulama Okulu, Batıkent Endüstri Meslek Liseli ve Batıkent Şevket Evliyagil Lisesi’nde de emekçiler önce kendi işyerlerinde yaptıkları kutlamaların ardından 1 Mayıs’a kendi pankartlarıyla katıldılar.

SANATA MÜDAHALEYE TEPKİ

KESK’e bağlı Kültür Sanat-Sen pankartı arkasında sanatçılar, tiyatrocular kendi pankartlarını açarak, AKP’nin sanata müdahalesini, tiyatroların özelleştirileceği söylemlerini protesto ettiler. Sivas katliamı, Maraş katliamı ve son olarak 12 Eylül darbesini oyunlaştıran Canlar Tiyatrosu oyuncuları tam kadro miting alanında yerini aldı.

MESLEK ÖRGÜTLERİ ‘ÖZGÜRLÜK’ İSTEDİLER

TMMOB ve bağlı odalar, Türk Tabipleri Birliği ve Ankara Tabip Odası, AKP’nin meslek alanlarına müdahalesine sloganlarla tepki gösterdiler. Meslek örgütleri AKP’nin KHK’lerle meslek alanlarını daraltmasına ve gittikçe tırmanan sağlıkçılara yönelik şiddete de tepkilerini alana yansıttılar.

İŞÇİ CİNAYETLERİNE ‘DUR’ DEDİLER

Geçtiğimiz yıl iki ayrı patlamada 20 işçinin yaşamını yitirdiği Ostim işçileri de Emek Partisi kortejinin arkasında pankart açtılar. Ölümlere karşı seslerini yükselten işçiler, 1 Mayıs alanına, “emek sömürüsü ve işçi cinayetlerine son, insanca yaşayacak ücret ve çalışma koşulları istiyoruz” yazılı pankart açtılar” pankartıyla katıldılar.

12 DİLDE 1 MAYIS

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) bileşeni örgütler HDK pankartı arkasında yürüdüler. BDP, Türkçe-Kürtçe “Demokratik, özgür Kadın Hareketi”, “özgür kadın, özgür toplum” yazılı pankartlar açtı, renkli görüntüler oluşturdular. HDK, “Savaş ve sömürüye karşı iç barış, adalet özgürlük”,  ile 12 dilde yazılı olan “Yaşasın 1 Mayıs” pankartı açtı. SDP ve gençliği Dev-Lis de yine HDK pankartı arkasında yürüyen parti oldu.

EMEP’TEN YOĞUN KATILIM

“Emperyalizme, savaşa, sömürüye karşı iş, barış, özgürlük” ve “İş, Ekmek, Özgürlük” ana pankartlarıyla mitinge katılan Emek Partisi (EMEP) kortejinde her ilçe örgütü yerel taleplerin yer aldığı pankartla yer aldı. Ağır çalışma koşullarına, kentsel dönüşüm planlarına, toplu ulaşım çilesine ve Anayasa taleplerine dikkat çekilen pankartlarda kadın ve çocukların yoğun katılımı dikkat çekti.

Emek Gençliği üyesi gençler de kendi hazırladıkları pankartlarla mitinge yoğun bir katılım sağladılar.  

‘SİVASI UNUTTURMAYACAĞIZ’

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve diğer Alevi örgütleri, köy ve yöre dernekleriyle aynı kortejde yürüyüp, Sivas davasında zamanaşımını protesto ettiler, “Sivas’ı unutma, unutturma” dediler.

Ovacık Mahallesi halkı, Ankara Dersimliler Derneği, Genç-Sen, Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu (AYÖP), Emeklilikte Yaşa Takılanlar, Gençler Birliği Taraftarları Derneği, ÖDP; TKP, CHP, Halkevleri, Hak-Par, DHF, Derelerin Kardeşliği Platformu, Bağımsız Kıbrıs, İHD, Genç-Sen, Devrimci 78’liler Federasyonu ve 78’liler Girişimi de mitinge katılanlar arasındaydı. Hacettepe. Gazi ve Ankara Üniversitelerinden sağlık öğrencileri, “Padişah bozuntusu bir çift sözümüz var, sağlıkçılar sana boyun eğmez” pankartı açtılar.

BİSİKLET YOLU İSTEDİLER

Perşembe Akşamı Bisikletçileri ise bisikletleri ile ön önde yürüyüp; “Parklara değil, yollara bisiklet yolu”, “Ulaşım hakkı engellenemez” sloganları attılar, sağlıkçı çevre için “bisiklet” dediler. Tüketici Hakları Derneği üyeleri ise boş dövizlerle katılarak, “isteyen istediği talebini yansıtabilir” dediler. İran’lı öğrenciler ve mülteciler, cezaevindeki sosyalist sendikacı Shahrokh Zamani’nin fotoğrafı ve Arapça-Türkçe yazılı pankartlarını açtılar. Esad’ın fotoğrafını açan bir grup Suriye’li genç de Suriye’ye emperyalist müdahaleyi protesto ettiler.

‘MEYDAN OKUYORUZ!’

KESK Ankara Şubeler platformu Dönem Sözcüsü Doğan Kaya Sıhhiye Meydanı’nda yaptığı konuşmada, “Başta AKP hükümeti olmak üzere tüm sermaye güçlerine meydan okuyoruz” dedi. Türkiye ve dünya koşullarına bakıldığında işçilerin ve emekçilerin birleşmeye, dayanışmaya ve mücadeleye en çok ihtiyaç duyduğu günlerden geçildiğine dikkat çeken Kaya, toplumun tüm kesimlerini kapsayacak bir birleşik mücadelenin oluşturulmasının önem kazandığını vurguladı.

Kaya, “Bugün Türkiye’nin dört bir yanında başta emek düşmanı kimliği tescillenmiş olan AKP hükümeti olmak üzere tüm sermaye güçlerine meydan okuyoruz. Ve diyoruz ki hiçbir güç, hiçbir tehdit, hiçbir iktidar, bizi yıllardır haklarımız için yürüdüğümüz yoldan ve haklı mücadelemizden asla geri döndüremeyecektir” diye konuştu.

‘KİRLİ SAVAŞA İZİN VERMEYECEĞİZ’

DİSK İç Anadolu Bölge Temsilcisi Kani Beko, ülkenin sivil bir diktaya sürüklendiğini ifade ederek, “Biz, emeğin haklarının yok edilmesine, yoksulluğa, eşitsizliğe, hak ve özgürlüklerimizin gasp edilmesine, Ortadoğu’da yaşanan kirli savaşa dur diyor ve savaşa karşı barış talebimizi haykırıyoruz” dedi.

Ankara Tabip Odası Genel Sekreteri Selçuk Atalay, hükümetin Suriye’ye yönelik savaş hazırlıklarına da değindiği konuşmasında, “Savaştan daha büyük bir sağlık sorunu olabilir mi?” diye sordu. Sağlıkta ve her alanda şiddetin gittikçe arttığını vurgulayan Atalay, “Tüm bunların sorumlusu hemen yanı başımızdadır” sözleri ile Sağlık Bakanlığı’nı gösterdi. Atalay, “savaşa da şiddete de izin vermeyeceğiz” dedi. Alaattin Aras ise konuşmaları Kürtçe olarak özetlemesinin ardından, Grup Kibele’nin ezgileriyle halaylar çekildi.

KÜRSÜDE ANONS TARTIŞMASI

Sıhhiye Meydanı’ndaki 1 Mayıs kürsüsü iki kez işgal edilmek istendi. İlk olarak bir grup Halkevleri üyesi, isimlerinin “yeterince” anons edilmediğini iddia ederek kürsüye çıktı. Halkevleri üyelerinin mikrofonu alarak konuşma yapmak istemesi gerginliğe yol açarken, miting alanındaki kitlenin tepkisi üzerine Halkevi üyeleri kürsüden indiler.

Daha sonra İnşaat Mühendisleri Odası’nda çalışırken işten atılan Cansel Malatyalı konuşma yapmak istedi. Ancak Malatyalı’yla birlikte bir grup da kürsüye çıkmak isteyince tertip komitesiyle tartışma yaşandı. Yaşanan arbedede düşenler oldu. Cansel Malatyalı’ya destek verdiğini belirten grup, Malatyalı mitingin sonunda konuşmak üzere sahneye çıktığında da tepkisini sürdürdü. Tertip komitesi üyelerine hakaretlerde bulundular. Miting Malatyalı konuşmasını tamamlayamadan sona erdi.
 

TANDOĞAN'DA BAKAN ÇELİK KONUŞTU

Hak-İş ve Memur-Sen’in düzenlediği ve yurt genelinden merkezi düzeyde katıldıkları  mitingde işçi ve emekçiler taleplerini dile getirdi. Karadeniz, Urfa, Ege ve İç Anadolu yörelerinden folklor gösterileriyle başlayan mitinge Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ve AKP’li milletvekilleri de katıldı.

‘FERYADIMIZI DUYUN’

Mitingde konfederasyonlar adına okunan ortak metinde, taşeronlaştırmanın kaldırılması, memurlara yönelik grev hakkı ve siyaset yasağının kaldırıldığı bir yasa, esnek ve kuralsız çalışmanın kaldırılması ve 28 Şubat ve 12 Eylül askeri darbesinin hesabının sorulması istendi. Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan da yaptığı konuşmasında Bursa ve Taksim’e selam yolladı. 1 Mayıs’ın tarihçesini anlatan Arslan, hükümete ve işverenlere seslenerek, “Bu feryadı duyun, bu acıyı hissedin, bu sorunu çözün” dedi. Arslan, barajsız, barikatsız, çağdaş bir sendika yasası istediklerini belirtti. AKP hükümetine ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik’e seslenen Arslan, “Yasamıza karşı lobi yapanlara diyoruz ki, ‘biz sizinle aynı gezegendeyiz ama maalesef aynı dünyada değiliz” ifadelerinde bulundu.

ÇELİK: KAÇMAK YOK

Arslan’ın ardından konuşan Bakan Çelik’te bugünün hak arama mücadelesinin sembol günü olduğunu söyleyerek, işçilerin bayramını kutladığını söyledi.  Hak-İş Başkanı Arslan’ın duyun feryadımızı sözlerini yineleyen Bakan Çelik, “Duydum ve geldim, huzurlarınızdayım, kaçmak yok, buradayım” dedi. Bakan Çelik'in konuşması sırasında işçilerden iş kazaları ve cinayetleri ile ilgili yasa istediklerini ifade etmeleri üzerine Çelik , “İşçi kayıplarını önleyecek bu yasayı da Haziran ayı sonuna kadar Meclis'ten geçireceğiz. Bunun müjdesini size veriyorum” dedi.