DİSK’in 21 Eylül Cuma günü İstanbul’da yapılan Bölge Temsilciler Kurulu toplantısı, işçi sınıfının en ilerici sayılabilecek bir kesimi açısından değerlendirmeye değer bir toplantıydı. Toplantıya DİSK Yönetim Kurulu, genel merkezi İstanbul’da bulunan sendikaların yöneticileri, şube yönetimleri, işyeri baş temsilci ve temsilcileri çağrılıydı. Toplantı, Mecidiyeköy Kültür Merkezi’nde yapıldı.
Başlangıçta salonun tamamı doluydu, toplantıya 270 kişi katıldı. DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, gündemi değerlendiren bir sunuş konuşması yaptı. Erol Ekici, konuşmasının bir yerinde özeleştiri mahiyetinde şunları söyledi:
“Arkadaşlar yaz boyunca birçok yürüyüş, kampanya, işyeri toplantıları yaptık. Yaptık ama bunları hakkıyla ve irademizin bütün olanaklarıyla yapamadık. İmza kampanyalarımızda halkın yeterli desteğini alamadık. Ulusal İstihdam Stratejisi ile ilgili broşürlerimiz merkez binada ve sendika depolarında duruyor. Birçok konuda özeleştiri vermemiz gerekiyor. Bunu bir günah çıkarma olarak değil, önümüzdeki dönem nasıl bir çalışma yapmalı, şeklinde değerlendirmeliyiz. Şimdi sizlerin görüşlerini bekliyorum.”
Sonra ara verildi. Ara verilmeden önce DİSK Başkanı Ekici, “Arkadaşlar aradan sonra aynı şekilde sizleri yine burada görmek istiyorum” dedi. İlk ara sonrasında salonun üçte biri boşaldı.
Nakliyat-İş, Dev Sağlık-İş, Emekli-Sen, Birleşik Metal-İş, Limter-İş, Genel-İş ve Sosyal-İş sendikalarından toplam 10 kişi söz aldı. İkinci arada ise, salonun yarısı boşalmıştı. Temsilciler genellikle şu konular üzerinde durdular:
Kıdem tazminatı çok önemli bir konu, bu konuda mutlaka işçileri, sendikalı-sendikasız tüm emekçileri bilgilendirip alanlara çıkmalıyız. Sendika üyesi olup işten atılan işçilere direnişleri boyunca sahip çıkılmalıdır. DİSK, işçilerin sınıf bilinci eğitimi için çok daha fazla çaba harcamalıdır.
Toplumsal muhalefet, DİSK’i bir umut olarak görüyor. Kampanyalarımızı işçi havzalarına, emekçilerin yaşadığı yerlere taşımalıyız. Memur sendikalarıyla meslek örgütleriyle birleşerek önümüze bir mücadele programı koymalıyız. Temsilciler, bu mücadeleyi işyerlerinden itibaren örgütlemelidirler. Siyasi mücadeleye de önem vermeliyiz.
Salon toplantılarının terk edilmemesi için sendika yöneticileri temsilcilerine hâkim olmalıdır. Sendikalar arasında kopukluk var, birbirinden haberleri yok. İnsanların sendikalara güveni yok, bunu yeniden inşa etmeliyiz. Suriye ile savaşın eşiğindeyiz, bunu gündeme getirmeliyiz. Sokağa hakim olmalıyız.
Toplantıda konuşan Sosyal-İş üyesi tek kadın temsilci de, Bilgi Üniversitesi’nde işten çıkarıldığını, toplumun yarısının kadın olmasına rağmen bu toplantıda çok az kadının bulunduğunu söyledi. Son olarak konuşan DİSK Başkanı Ekici ise “Kendimizle yüzleşeceğiz ama umutsuz olmadan, inanarak süreci tersine çevirmeye çalışacağız” dedi. Toplantı sonrasında AKP’nin emek hareketine yönelik saldırılarını anlatan broşürler halka dağıtıldı ama çok sınırlı kaldı ve etkili olamadı. Sizlere bir fotoğrafı sunmaya çalıştım ama umutsuzluğa kapılmadan gerçekleri bilerek mücadeleyi yeniden örgütlemek gerek…