Hükümetin yüzde 3+3 oranındaki ücret zammı teklifi kamu emekçilerini çileden çıkarttı. Zaten 5 ay geciken zamlarının birde bu kadar düşük oranda artırılmak istenmesine tepki gösteren kamu emekçileri, konfederasyon ayrımı yapmadan 23 Mayısta yapılacak olan greve katılmaya hazırlanıyor.
AKP Hükümetinin kamu emekçilerine dayattığı yüzde 3+3 oranındaki zam teklifine sokakta yanıt vermeye hazırlanan KESK ve Kamu-Sen’in kamu işyerlerindeki çalışmaları da hızlandı.
Memur konfederasyonlarının taleplerinin çok altında bir teklif sunan hükümetin, süt ve yoğurt yardımı teklifi de çalışanların “Bizimle alay ediyorlar” yorumlarına neden oldu.
Toplusözleşme görüşmelerini yakından takip eden kamu emekçileri, kadrolusundan sözleşmelisine, hizmetlisinden teknik personeline kadar hemen hepsi grevi konuşuyor.
Şişli Endüstri Meslek Lisesi’nde KESK, Kamu-Sen ve Birleşik Kamu-İş’e bağlı sendikaların üyeleri, 23 Mayıs’ta yapılacak grevin çalışmalarını birlikte yürütüyor.
Grev öncesinde okuldaki sendika temsilcileri, okuldaki tüm çalışanlarla hep birlikte bir toplantı yapma kararı aldı.
BİRLEŞİRSEK KAZANABİLİRİZ
Bu toplantının ve grev öncesi hazırlık çalışmalarının birlikte yapılmasının önemli olduğunu söyleyen Eğitim Sen İşyeri Temsilcisi Oğuz Kaan Bozkuş, kamu emekçilerinin haklarını alabilmeleri için en önemli güçlerinin birlikte hareket etmek olduğunu, bu süreçte bunun başarılmış olmasının önemli olduğunu kaydetti.
23 Mayıs grevinin önemli bir deneyim olacağını, sendikaların ülkedeki diğer sorunlara karşı farklı bakıyor olmalarına rağmen en azından emekçilerin ekonomik ve özlük hakları temelinde bir araya gelmelerinin bir başlangıç olduğunu düşünen Oğuz Kaan Bozkuş, “Bu grev, sendikalar arasındaki ön yargıların ve ayrılıkların aşılması için bir adım olacak. Bunun 23 Mayıs grevi sonrasına da taşınması gerekiyor. Ancak birleşirsek kazanabiliriz” diye konuştu.
HAKKIMIZI ALANLARDA ARAYACAĞIZ
Eğitim Bir-Sen İşyeri Temsilcisi Muammer Bıyıklıoğlu, gelinen aşamada karşılıklı açıklamalar nedeniyle Kamu-Sen ile Memur-Sen’in birlikte eylem yapma ihtimalinin azaldığını kaydetti.
Söz konusu memura zam olunca kemer sıkmadan bahsedenlerin, bir gecede bürokratlarına 700 TL zam yaptığını, enflasyon yüzde 11 ve büyüme yüzde 8.9 iken memura yüzde 3+3 zam teklif edilmesinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Bıyıklıoğlu, bu anlayışa karşı siyasi bir anlam içermeyen tüm eylemlere katılacaklarını dile getirdi.
Eğitim-İş İşyeri Temsilcisi Mehmet Kabakçı ise AKP’nin bilimsel ve çağdaş eğitime her gün yeni bir darbe indirdiğini, şimdi de kamu çalışanlarıyla alay eder gibi bir teklif sunduğunu söyledi. Memuru sefalete iten bu sadakacı anlayışa karşı üretimden gelen güçlerini sonuna kadar kullanacaklarını dile getiren Kabakçı, “23 Mayıs’ta tüm ayrışmaları bir yana bırakarak insanca bir yaşam, emeğimizin karşılığı olan ücretler için, yani haklarımız için tüm diğer emek örgütleriyle birlikte greve gideceğiz ve hakkımızı alanlarda arayacağız” diye konuştu.
MEVSİMLİK İŞÇİLERDEN DESTEK
Okulda sayıları oldukça fazla olan ücretli öğretmenlerden Ayşe Kaya, toplusözleşme masasında ve 23 Mayıs grevinde kendilerinin taleplerinin de dile getirilmesini istedi.
Öğrencilerin öğretmenleriyle tanışmalarından sonraki ilk sorularının “Hocam ücretli misiniz kadrolu musunuz” olduğunu söyleyen Kaya, aslında öğrencilerin bu soruyu sorarak ‘size ona göre davranacağız’ demek istediklerini, yaptıkları işin kadrolu öğretmenlerin yaptıklarından farklı olmadığını ancak aynı muameleyi görmediklerini kaydetti.
Mevsimlik işçi gibi çalıştırılmalarına tepki gösteren Kaya, ders saat ücretlerinin 7 lira civarında olduğunu, haftada 30 saat dersi olan bir ücretli öğretmenin eline aylık yalnızca 840 TL gibi bir ücret geçtiğini söyledi. Öğretmenlerin toplu taşıma araçlarında indirimli bilet kullandıklarını ancak ücretli öğretmenlere bu hakkın bile verilmediğine dikkat çeken Kaya, devletin gözünde ‘öğretmencilik oynayanlar” olduklarını kaydetti. İş güvencesi ve insanca yaşayacak bir ücret istediklerini belirten Kaya, 23 Mayıs grevinin başarılı olmasının kendileri içinde önemli olduğunu söyledi.
ORTAK GREV KARARI HEYECAN YARATTI
EĞİTİM SEN İstanbul 1 No’lu Şube, 6 ilçede 60’a yakın okulda bir çalışma başlatarak, konfederasyonlar düzeyinde bir birleşme olmasa da tabanda hükümetin emekçileri açlığa ve yoksulluğa mahkum eden politikalarına karşı ortak bir mücadele hattı oluşturulması gerektiğini yönünde bildiriler dağıttı. Toplusözleşme masasında konfederasyonların ortak hareket etmelerine dönük başlatılan imza kampanyasında tüm öğretmenlerden imza alan Eğitim Sen 1 No’lu Şube, müdürler ve farklı sendikaların üyeleri ile sözleşmeli çalışanların da imza atmalarının kamu emekçilerinin birleşik bir mücadele yürütülmesi isteği olarak algılanması gerektiğini duyurdu. Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şube Yöneticisi Bülent Kepenek, 2 konfederasyonun ortak grev kararı almasının tüm çalışanlar tarafından heyecanla karşılandığını söyledi. Bugünden bir çok okulda Eğitim Sen ve Türk Eğitim-Sen’in ortak toplantılar yapacağı ve bu toplantılarda greve tüm çalışanları nasıl katacaklarını ve grev günü neler yapacaklarını tartışacaklarını aktaran Kepenek, Memur-Sen üyelerini ve sendika üyesi olmayan öğretmenler ile velileri de greve destek vermeye çağırdı.
GREVE MEMUR-SEN ÜYELERİ DE KATILACAK
İstanbul Gaziosmanpaşa’da bulunan Küçükköy Endüstri Meslek Lisesi’nde çalışan öğretmenler 23 Mayıs grevini birlikte örgütlüyor. Hükümetin memurlara dayatmaya çalıştığı yüzde 3+3’lük sefalet ücretine karşı işyerinde örgütlü olan Eğitim Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim Bir-Sen üyesi eğitimciler ve işyeri temsilcileri, 23 Mayısta birlikte greve çıkacak. Eğitim Sen İşyeri Temsilcisi Hasan Hüseyin Aksu, yapay ayrımlar ile emekçilerin birleşik mücadelesini her seferinde engellemeyi başarmış iktidarların bundan sonra bunu başaramayacaklarını belirtti. Türk Eğitim-Sen üyesi kamu emekçileri de iki konfederasyonun ortak karar almasının çok olumlu olduğunu ancak yeterli olmadığını, pazarlık masasındaki Memur-Sen’in de greve katılacağını ilan etmesinin pazarlık masasındaki konfederasyonlarının elini güçlendireceğini belirttiler. Eğitim Bir-Sen üyesi kamu emekçileri ise hükümetin dayattığı komik ücret artışına karşı kendi konfederasyonumuzun da bir an önce mücadele kararı alması gerektiğini, konfederasyonları greve katılamasa bile kendilerinin 23 Mayıs grevine katılacaklarını belirttiler. Eğitim Sen İşyeri Temsilcisi Hasan Hüseyin Aksu, işyerinde örgütlü üç sendikanın işyeri temsilcileri olarak, sendikalara üye olsun, olmasın ve ücretli öğretmenler ile tüm okul çalışanlarına 23 Mayıs grevi için çağrıda bulunduklarını söyledi. Eğitim Sen üyesi Murat Söylemez ise alınan bu kararı çok olumlu bulduğunu, tabanda kamu emekçilerinin beraber hareket etme isteklerinin tepelerde bölünmesinin kimseye hayrının olamayacağını dile getirdi.