Karaman'ın Ermenek İlçesi'nde geçen 28 Ekim'de 18 işçinin yaşamını yitirdiği maden katliamıyla ilgili Ermenek Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan, 3'ü tutuklu 16 sanıklı davanın üçüncü oturumu bugün yapıldı. Hukukta Sol Tavır Derneği'nin verdiği bilgiye göre, davada an itibariyle yargılanan kamu görevlisi kalmadı, dava 7 Temmuz 2015'e ertelendi.
Üçüncü gününe giren duruşmada faciada hayatı kaybedenlerin yakınları mağdur olarak ifade verdi. Ölen madencilerden Mehmet Tokat’ın eşi Zeynep Tokat, faciada hayatını kaybeden eşinin 8 saat çalışıp 1 saat yemek molası verdiğini belirterek, "savunduklarınız bizim eşlerimize kömürü ekmeğe dürdürüp de yedirdiler. Gelen ekmeğin içinden kömür karası çıkıyordu" dedi. Hukukta Sol Tavır Derneği'nin verdiği bilgilere göre, tutuklu 3 sanığın tutukluluk halinin devamına, tutuksuz sanık Yavuz Özsoy'un tutuklanmasına karar verildi. Bir sonraki duruşma 7 Temmuz 2015'te görülecek.
Ermenek'in Pamuklu Köyü'nde Has Şekerler Madencilik Şirketi'ne ait linyit ocağını geçen 28 Ekim günü, eski ocakta biriken suyun basması sonucu 18 işçi mahsur kaldı. 38 gün süren arama çalışmalarında 18 işçinin cesetleri farklı zamanlarda ocaktan çıkartıldı.
16 KİŞİ YARGILANIYORDU
Soruşturmayı yürüten Ermenek Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı 168 sayfalık iddianameyle Ermenek Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İddianamede yer alan tutuklu sanıklar Has Şekerler Madencilik Şirketi sahibi Saffet Uyar, Ermenek Cenne Linyit Kömürü İşletmesi Müdürü ve hissedarı Abdullah Özbey ve aynı şirketin teknik nezaretçisi Ali Kurt ile tutuksuz sanıklar Ermenek Cenne Linyit Madencilik şirketi işletme müdürü Mehmet Zeybek ve Has Şekerler Madencilik şirketinin daimi nezaretçisi maden mühendisi Yavuz Özsoy'un da bulunduğu 14 sanık 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma' suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapis istemiyle; madenin barut biriminde görevli işçi N.Ö. 'yetkisi olmadığı halde belgelere imza atmak', puantör Mustafa Ayan da faciayı 'bildirme yükümlülüğünü ihlal' suçlamasıyla yargılanmaya başlandı.
DURUŞMA ÜÇÜNCÜ GÜNÜNE GİRDİ
Üç gündür devam eden duruşmanın bugünkü oturumuna mağdurların ifadelerinin alınması ile başladı. Sabah saat 09.00’da başlayan duruşmada ilk ifadeyi veren faciada hayatını kaybeden Mehmet Tokat’ın eşi Zeynep Tokat, suçluların hepsinden şikayetçi olduğunu belirterek, faciada hayatını kaybeden eşinin başka bir ocakta çalışamayacaklarını söyleyerek patronların tehdidi ile işe başladığını öne sürdü.
'EŞLERİMİZİN YİYECEK EKMEĞİ YOKTU'
Patronların tazminatları vermeyecekleri şeklinde tehditlerinin devam ettiğini ifade eden Zeynep Tokat şöyle konuştu:
"Eşim 3 ay işsiz kaldı ve maaşlarını bankaya yatırmadılar. Bunlar zevklerini sürerken bizim eşlerimizin sigara parası bile yoktu. Şimdi bize gelmişler davadan vazgeçin diyorlar. Madem bu kadar paraları çoktu, üç ay neden paralarını vermediler. Şimdi bize para teklif ediyorlar. Soma yasasından sonra çalışma saatleri 6 saate düştü. Yemeklerini biz evden yapıyorduk. Kömür karasının içinde ekmek yediler eşlerimiz. Eşim bir dakikalarının bile boş geçmediğini, tuvalete bile çıkamadıklarını söylüyordu. Devlet kanunun arkasında niye durmadı? 6 saat dediler 8 saat çalıştı eşim. Bunların bakanlarına kadar tutun da hepsi suçlu. Neydi bu anlaşmanız soruyorum patronlar. Neden cevap vermiyorsunuz. Esas mağdur biziz, onlara devlet bakıyor diyormuşsunuz. Ben size bana yapılan bütün yardımı vereyim. Hatta benim eşimin kömürden kazanıp yaptırdığı evi de vereyim. Siz bize canlarımızı geri verin."
'EVLATLARIMIZI SU KUYUSUNA ATTILAR'
Maden faciasında hayatını kaybeden İsmail Gürses’in annesi Ayşe Gürses ise, "siz evlat acısı yaşadınız mı? Bizim ciğerimiz yandı. Allah kimselere vermesin bu acıyı. Bu acı neymiş siz de görün. Benim evladım gitti. Neden oldu. Neden yemeklerini içerde yediler. Bunlar ütülü masalarda ütülü gömleklerle yemek yerken, bizim evlatlarımız kömür içinde yiyorlardı. Torba yayasından sonra devlet neden arkasında durmadı. Bunlar evlatlarımızı su kuyusuna attılar. Bizim evlatlarımız varken neden o inekler, patpatlar verilmedi" dedi.
'OĞLUM OCAĞA GİTTİ DÖNÜŞÜ OLMADI'
Maden faciasında hayatını kaybeden Osman Çoksöyler’in babası Mükremin Çoksöyler, yemekler dışarıda yenmiş olsaydı hiç kimsenin hayatını kaybetmeyeceğini vurguladı. Ölen İsa Gözbaşı’nın babası Eli Gözbaşı ise, "Oğlum ocağa gitti dönüşü olmadı. Önceki vardiyalarına su çıktığını söylemişler ama mühendis devam edin demiş. Ben bunların hepsinden şikayetçiyim" dedi.
'KARDEŞİM BU GİDİŞ ÖLÜM GETİRECEK DEMİŞTİ'
Faciada yaşamını yitiren Uğur İlhan’ın ablası Mümine Eren de kardeşine her gün sigara parasını kendisinin verdiğini belirterek, "3 ay maaş vermediler. Her gün sigara parasını ben verirdim. Kardeşim ‘Abla ocağın durumu hiç iyi değil. Bu gidiş ölüm getirecek’ dedi. Bakanlığa mektup yazdılar ama bunlar sakladılar. Hepsinden şikayetçiyim" dedi.
İfade veren diğer mağdurlar da şikayetçi olduklarını dile getirdi.
TUTUKSUZ YARGILANMA HUKUKA AYKIRI
DHA'nın haberine göre, ilk söz alan madenci yakını Zeynep Tokat’ın avukatı Gülşen Uzuner, madendeki koşullara dikkat çekerek sondaj makinesinin olmadığını, olumsuzluklara rağmen üretimin durdurulmadığını ve yöneticilerin de her şeyden haberinin olduğunu anlattı. Sanıkların tutuksuz yargılanmasının hukuka aykırı olduğunu dile getiren Uzuner, "Huzurda bulunan ve bulunmayan sanıkların tutuklanmasına karar verilmesini istiyorum. Buradaki sanıklar için de yakalama kararı çıkarılmasını istiyorum’’ dedi. Sanıkların 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma' suçundan yargılandığına dikkat çeken Uzuner, yargılamanın ‘olası kast’ üzerinden yapılmasını talep etti.
DAVA ERTELENDİ
Hukukta Sol Tavır Derneği'nin verdiği bilgilere göre, tutuklu 3 sanığın tutukluluk halinin devamına, tutuksuz sanık Yavuz Özsoy'un tutuklanmasına karar verildi. Bir sonraki duruşma 7 Temmuz 2015'te görülecek.
DHA
http://www.birgun.net/haber-detay/ermenek-davasi-7-temmuz-a-ertelendi-82...
Kaynak: BirGün Gazetesi