TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu ülkemizle ve çalışma hayatıyla ilgi gündemdeki konuları görüşmek ve izlenecek konuları belirlemek üzere 24 Şubat 2016 Çarşamba günü Bursa'da toplanmıştır. Bursa'da toplanan Türk-İş Başkanlar kuruluna Türk-İş Sendikaları Başkanları katıldı.
Türk-İş Başkanlar Kurulunun ardından Bursa'da saat 12.30'da bir basın açıklaması düzenlendi. Sendikal gündemin en önemli konusu olan Kıdem Tazminatı ve esnek çalışmaya ilişkin açıklamada bulunan Konfederasyon Başkanımız Ergün Atalay 'Kazanılmış haklardan geri atılmasına asla izin verilmeyeceği noktasında kararlılığımız ortadadır ve göz ardı edilmemelidir' dedi.
Yoğun katılımın olduğu basın açıklamasına sendikamızın Bursa Şube Başkanı Erhan Yakışan, Başkan Yrd. M.Sedat ÖZTURAN, Başkan Yrd. Mali Ersin BİRGÜL yönetim kurulu üyelerimiz ve temsilcilerimiz katılarak destek verdi.
Türk-İş Başkanlar Kurulu Sonuç bildirgesi
TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu ülkemizle ve çalışma hayatıyla ilgi gündemdeki konuları görüşmek ve izlenecek konuları belirlemek üzere 24 Şubat 2016 Çarşamba günü Bursa'da toplanmış ve aşağıdaki konuların duyurulmasına karar vermiştir.
“TÜRK-İŞ 23. Çalışma Döneminin ilk Başkanlar Kurulu Toplantısı bugün 1952 yılında kurulduğu Bursa'da yapılmıştır. TÜRK-İŞ kuruluşundan bugüne ülkemizin sosyal ve ekonomik dönüşümüne ve gelişimine ivme kazandırmış ve çalışma hayatına ve barışına önemli katkıda bulunmuştur. Kurulduğu tarihten itibaren, işçi hareketinin lokomotifi olmuş, çalışanların hak ve menfaatlerinin korunması ve geliştirilmesi için liderlik yapmıştır.
TÜRK-İŞ, tüzükte belirtilen görev ve yükümlülükleri yerine getirirken ülkemizin toplumsal ve ekonomik gerçeklerini daima göz önünde bulundurmuştur ve Genel Kurulda alınan kararlar doğrultusunda aynı duyarlılıkla yoluna devam edecektir.
Ülkemizde son zamanlarda yoğunlaşan ve toplumsal huzuru ve barışı bozmaya yönelik terör olaylarından TÜRK-İŞ ailesi olarak büyük üzüntü duymaktayız ve vatanı uğruna şehit olan kardeşlerimizin acısını yüreğimizde hissetmekteyiz. Bu vesileyle bir kez daha şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize sabır, yaralı vatandaşlarımıza şifalar diliyoruz. Ve bir kez daha kararlılıkla vurguluyoruz: Ülkemizin ve milletimizin birliğine yönelik tehditler kirli emellerine ulaşamayacaklardır.
TÜRK-İŞ ailesi kamu düzenini ve demokrasimizi korumaya ve geliştirmeye yönelik gayretlere katkı yapmaya devam edecektir.
64. Hükümet'in 2016 Yılı Eylem Planında yer aldığından gündeme getirilen ve TBBM'ne sevk edilen ve halen Komisyonda görüşülmekte olan "Özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi kurulması ve uzaktan çalışma" yı içeren "İş Kanunu İle Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" gündeme geldiği günden itibaren hassasiyetle değerlendirilmiştir. Yapılan çalışmalar ve araştırmalar söz konusu düzenlemelerin iş ve işçi dünyasında önemli problemlere yol açacağını, sosyal taraflar arasında güveni sarsacağını, iş barışını bozacağını göstermektedir. Bu nedenle TÜRK-İŞ olarak bu tasarının yol açacağı "Taşeron İşçilik" olarak tanımlanan çalışma biçiminden daha ağır olumsuzlukları, ayırımcılığı ve sorunları Bakanlıkta, Komisyonda, TBBM'de grubu bulunan partiler nezdinde ve kamuoyunda anlatmak için yoğun mesai sarf etmiş bulunmaktayız.
Gündeme getirilmek istenen "Kıdem Tazminatı konusunda, TÜRK-İŞ Genel Kurulunda oy birliğiyle karar alınmıştır. Kazanılmış haklardan geri atılmasına asla izin verilmeyeceği noktasında kararlılığımız ortadadır ve göz ardı edilmemelidir.
Alt işverenlik (taşeron) uygulamasının yol açtığı sorunları çözmek için kamuda çalışan tüm taşeronlar asıl işçi-yardımcı işçi ayırımı yapılmadan kadroya geçirilmelidir.Taşeron işçilerinin haklarının sağlanması ve korunması için bir ‘’çerçeve protokol’’ yapılmalıdır.Kamuda geçici işçi statüsünde 6 aydan az çalıştırılan (5 ay 29 gün) işçilerin daimi kadroya geçirilmeleri için gerekli yasal düzenleme bir an önce yapılmalıdır.
Asgari ücretin net 1.300.-TL olmasından sonra YHK tarafından alınan kararlar özellikle taşeron işçi sözleşmelerine olumsuz yansımış, ücret zammı ve sosyal yardım ödemelerini düşürmüştür. Ayrıca bazı işverenler toplu iş sözleşmesini bahane ederek ihale sözleşmesindeki ücreti ve sözleşme farklarını ödememektedir. Sendika üyesi olmayı ve toplu iş sözleşmesine tabi olmayı cezalandıran, dolayısıyla sendikal örgütlenme konusunda caydırıcı etki yapan bu uygulamaya son verilmelidir.
Bazı işyerlerinde Sendika üyelerimize yönelik mobbing uygulamaları dikkatle takip edilmektedir. Bunun en güncel örneği Renault fabrikasında çalışan TürkMetal üyesi işçilerimizin maruz kaldığı uygulamalardır. İşçilerimizin verimli ve huzurlu çalışma dirençlerini kırmaya yönelik bu uygulamaları ibretle izliyoruz. Yetkileri bu konuda anayasanın sağladığı güvenceleri yerine getirmeye davet ediyoruz. TÜRK METAL Sendikası’nın geçmişte olduğu gibi bugün de bu sorunları aşacak gücü vardır. Başkanlar Kurulu verilen bu mücadeleyi desteklemeye devam etmektedir.”