• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

'Görevimiz kendine güvenen işçi sınıfı yaratmak'

Hava-İş, Belediye-İş ve Deri-İş Sendikası genel başkanları geçen Pazar Bursa'da gerçekleşen SGBP toplantısını Aydınlık'a değerlendirdi.

AYDINLIK GAZETESİ
20.10.2011

Hava- İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin:

İlk toplantılarda,  mükemmeli beklemek  imkansız. Biz bu ilk toplantılarda niceliğe bakmıyoruz. Katılan arkadaşların niteliği önemli. Önemli olan soruna yaklaşımlar soruna dahil olma biçimleri ve soruna bakış biçimleri ile ilgili genel kanat yakalamaya çalışıyoruz.

Beklediğim ilgiyi, beklediğim soruları beklediğim yaklaşımları gördüğümü çok rahatlıkla söyleyebilirim. Biz mükemmeli yakalamak için yola çıktık. Onun için mükemmeli yaratmak için daha çok mücadele edeceğiz, daha organize olacağız. Bu toplantılar bize başlangıçtan bu yana eksik bıraktığımız, gözden kaçırdığımız üzerinden atladığımız eksiklikleri de gösteriyor. Küçük küçük ayrıntıları da görmemiz gerektiğini gösteriyor. Toplantılar iyi, ilgi iyi, dikkat iyi beklentiler yüksek. İşte bunun için yapılanları yeterli görmemek gerek. Bugün zaten en büyük tehlike olanı yeterli bulmak. Bugün burada gelen giden arkadaşlarla beraber bine yakın kişi ile toplandıysak, Bursa gibi bir sanayi kentinde bunu yeterli görmeyip kapalı bir salon toplantısında en az beş bin kişi ile toplanmamız gerek. Yeterli görmek büyük bir tehlikedir. Daha geniş katılım ve niteliğin  yollarını, örgütlenmesini olanaklarını yaratmamız gerek. Bursa’nın en geniş alanında, en büyük, en kalabalık en çok ses getiren miting ve toplantıları nasıl yapabilmemiz gerektiğinin yollarını örmeliyiz.  İlk toplanmalar zordur. Ancak bir ilk toplantı olması bakımından olumlu buluyorum, yeterli demiyorum. Biz bu toplantının arkasını doldurarak güçlendirerek devam etmeliyiz. Son derece canlı ve katılımcı bir toplantı olduğunu söylemeliyim. Ancak işçi arkadaşların daha da fazla bu toplantılara katılımcı olması için üzerimize düşeni yapmadığımızı bir özeleştiri olarak koymalıyım. Daha kendine güvenen, daha öneminin farkına varmış bir işçi sınıfı yaratmak da bizim görevimiz. Bu kendine güvensizliği de normal buluyorum. Bu kadar kendinden olmadığını varsaydığı toplumun  üzerinde, şiddete varan baskı uygulayan, kendi yandaşları dışında kimseye yaşam alanı bırakmayan bir iktidarın olduğu Türkiye'de,  bunca hakları elinden alınmış sendikalı sayısı dibe vurmuş, sendikalar sistemle bütünleşmiş her yer, her yandaş özel yetkili kılınmış bir Türkiye de, 'korku imparatorluğu' denilip durulan bir ülkede insanların cesaret göstermesini beklemek  biraz hayalcilik olabilir.  Bu korku imparatorluğunu yıkabilmemiz için; güven veren, doğru önderliğe ihtiyaç var. Biz işçiyi konuşturmaya başladığımız noktadan itibaren de bunu başarmak için yola çıkmışız demektir.

Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul:

Bursa'da yapılan ilk taban toplantılarından biri olarak mutlaka olumlu sonuçları oldu ve olacak. Bursa'daki toplantı gayet olumlu ve verimli oldu. Arkadaşların vücut diline gözlerine bakarak gördüğüm ilk toplantı olmasına rağmen beklentimizinde ötesinde. Bunu Türkiye sathına yaymaya çalışıyoruz. Bölgelere gidiyoruz, bütün bu bölgelerden aldığımız tepkileri değerlendireceğiz. Bugüne kadar yaptığımız bölge toplantılarından olumlu tepkiler aldık. Bundan sonrada bu olumlu tepkiler artarak devam edecek. İşçi arkadaşlarımızın ve onların temsilcilerinin bir araya gelmesi noksanların görülmesi için hem bizim açımızdan hem de işçiler açısından görülmesi olumlu oluyor. Bizde bilgileniyoruz. Bilgilerimizi tazeliyoruz. Hep birlikte yapmak istediğimiz, 'iyi bir çalışma hayatı, insanların insanca yaşayacağı koşulları yaratmak, özgürce yaşayabilmesinin ortamını yaratmak, başta işçiler olmak üzere insanların demokratik haklarını özgürce kullanabileceği koşulların oluşabilmesi' gibi konuları konuşuyoruz.

'Taban hazır, harekete geçirmek önemli'

Deri-İş Sendikası Genel Başkanı Musa Servi:

Toplantıya oldukça  ilgi vardı. İşçi arkadaşlar, mevcut hakları koruyabilmenin yolunu sorguladıkları ve mutlaka bir şeyler yapmak gerektiği yönünde görüşler ortaya kondular. Hükümetin mevcut haklar konusunda yaptığı saldırılara karşı geç kalınmakla birlikte  harekete geçmek konusunda görüşler ortaya kondu. Bundan sonra bu mücadeleyi büyüterek yürütmemiz gerektiği ortaya çıkıyor. Daha önceki toplantılarda işçi arkadaşlar toplantının sonunu beklemeden giderlerdi. Oysa bugün sadece vardiyası gelen arkadaşlar çıktı. Onun dışında salon toplantı bitene kadar dolu idi. Herkes ilgi ve dikkatle konuşmaları izliyordu. Toplantının sonuna kadar salon dolu idi. Bundan önce sendikaların  ortaya koyduğu yaklaşım nedeniyle işçiler üzerinde bir güvensizlik vardı. Ancak bugün ortaya çıkan gerçek şu ki ortak hareket etmek ve mücadele etmek birlikte karar almaktan geçiyor. İşçilerin özellikle vurguladığı, sermaye hükümetlerinin böl parçala yönet politikasına karşı , ayrı ayrı konfederasyonlar yerine tek ve güçlü bir konfederasyon, emekçilerin ve emekten yana  kesimlerin ayrı ayrı mücadeleleri yerine ortak mücadele etmeleri. Biz burada işçi arkadaşlardan aldığımız mesajlara göre bundan böyle nasıl hareket edeceğimizin değerlendirmesini elbette yapacağız. İstanbul'da, Lüleburgaz'da, ve İzmir'de aldığımız tepkileri değerlendiriyoruz. Bursa'da da bir işçi kenti olarak bu hareket genişleyerek büyüyecektir. İşçi arkadaşların sorularından anlıyoruz ki hakların yok edilmesi en önemli konu, sendika içi demokrasinin işletilmesi aldığımız tüm mesajları bu oluşumun içindeki bütün arkadaşlarla değerlendireceğiz. En önemli konu taban hazır önemli olan onu harekete geçirmek.