'Herkese Sağlık, Güvenli Gelecek'

Ülkemizi yöneten AKP iktidarı devletin sosyal tarafını yok eden politikalar uygulamaktadır. IMF ve Dünya Bankası’nın talimatlarıyla hareket eden iktidar çalışma yasasını bile çalışanların aleyhine çıkarmıştır. İşten atılmalar artmış ve işsizlik had safhaya ulaşmıştır. Çalışanların % 50’si kayıt dışı çalıştırılmaktadır. Emeklilik kaldırılmak istenmektedir. Herkese eşit sağlık sistemi diyerek iktidar olan Hükümet, parası olana sağlık hizmeti verilecek yasa çıkarmak istenmektedir. Tüm bunlara karşı çıkmalıyız. Karşı çıkmadığımız zaman işçi, kamu çalışanı, emekli, esnaf, çiftçi ve kısacası halkımızın tamamı sağlık hizmetlerinden faydalanamaz hale gelecektir. Eğer karşı çıkmazsak, Hükümetin IMF’ye verdiği niyet mektubuna göre : Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Kanun Tasarısı ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) kanun tasarısı önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurul’unda görüşülüp kabul edilecektir! Hükümet, Parlamentonun ve toplumun iradesini hiçe sayarak verdiği bu taahhütler ile hepimizin sağlık ve sosyal güvenliğini ipotek altına almıştır. Emekli maaşları düşürülecek, prim gün sayısı artırılacak, herkesten sigorta primi adı altında sağlık vergisi alınacaktır. Emeklilik yaşı 68’ e, pirim gün sayısı 9 bine çıkarılacak, emekli maaşları % 23 ile 33 arasında düşürülecek, aylık geliri 127 YTL’ den fazla olan herkesten 64 ile 431YTL arasında sağlık vergisi alınacak. Sağlık hizmetleri Temel Teminat Paketi ile sınırlanacak, daha fazlası için ek sigorta yaptırmak gerekecek. İlaca ulaşmak giderek zorlaşacak, katkı payının yanında ayrıca fark ödemek zorunda kalınacak. Parası olan, parası kadar sağlık hizmeti alabilecek. Genel Sağlık Sigortası vergisini ödemeyenler sağlık hizmeti alamayacak. Sağlık hizmetleri piyasanın vahşi koşullarına terk edilecek. Hükümet “ sağlıkta dönüşüm ” programı ile sosyal güvenlik ve sağlık sistemimizin temeline özel sektörü yerleştirmek istemektedir. Ülkemizin toplumsal ve çalışma yaşamı şartları dikkate alınmadan, Anayasa’nın sosyal devlet ilkesi ile bağdaşmayacak şekilde, sigortalıların hakları daraltılarak, yükümlülükleri artırılmak istenmektedir. Bu anlayışla sosyal güvenlik ve sağlık sistemleri kurulamaz. Sağlık ve güvenlik sistemleri, ihtiyaçları yerine getirmekle yükümlü olmalı, en ucuz maliyet ile en yetkin hizmeti verecek şekilde örgütlenmeli, kâr amacı gütmemelidir. Her türlü kârın kaynağının çalışanların alın teri olduğu unutulmamalıdır. Böyle bir sistem, dayatma şeklinde kurulmamalıdır. Birçok ülkede bu türden köklü değişiklikler toplum onayına sunulmakta, tüm tarafların oluru alınmaktadır. Ülkemizde; Hükümet, IMF ve Dünya Bankası baş başa verip, bu tür düzenlemeleri parlamento çoğunluğu zemininde gerçekleştirmek istemektedirler. Tüm halkımızı ilgilendiren, çağdaş uygarlık düzeyimizin göstergesi olabilecek bu tür düzenlemelerin 70 milyon insanımızın hür iradesinden kaçırılması kabul edilemez. Petrol-İş, tüm örgütlü gücüyle bu yönde oluşmuş mücadele platformlarında yer alarak “Herkese Sağlık, Güvenli Gelecek” talebiyle yola çıkanlarla birlikte toplumdaki bütün sağlık ve sosyal güvenlik mağdurlarının sesi olacaktır.Bu yasa tasarılarının halka ve işçi sınıfımıza rağmen TBMM’ den geçmesine izin vermemeliyiz..   Yönetim Kurulu Adına   Ahmet KABACA Şube Başkanı