• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

ILO: Sendikalar yasası ILO'ya aykırı

AKP Hükümeti'nin "sendikal özgürlükler getiriyoruz" diye hazırladığı Toplu İş İlişkileri Kanunu Tasarısı, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından bir kez daha eleştirildi. ILO'nun değerlendirmesine göre, tasarının pek çok maddesi ILO'nun 87 ve 98 nolu sözleşmelerine aykırı.

13.04.2012

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Meclis komisyonlarında bulunan ve özellikle işkolu barajında tartışma yaratan Toplu İş İlişkileri Kanunu Tasarısı'na ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Tasarıyı sendika özgürlüğü ve örgütlenme hakkını ve kolektif müzakere hakkını güvence altına alan ILO sözleşmelerine aykırı bulan Uluslararası Çalışma Örgütü, özellikle işkolu ve işletme barajı, grev yasakları, sendikaların tüzüklerine müdahale, noter şartı yerine getirilen e-devlet şifresi gibi uygulamaların değiştirilmesi gerektiğini belirtti.

ÖRGÜTLENME HAKKINI KORUMUYOR

ILO, yasa tasarısının, ILO'nun sendika özgürlüğü ve örgütlenme hakkının korunmasıyla ilgili 87 No'lu Sözleşmesi ve işçilerin teşkilatlanma ve kolektif müzakere hakkını güvence altına alan 98 No'lu Sözleşmesiyle ilgili sorun yaratabileceğini ve değiştirilmelerinin düşünülmesi gerektiğini bildirdi.

SENDİKA TANIMINA İTİRAZ

ILO'nun raporunda, tasarıdaki sendika tanımına itiraz edildi. Tasarıda sendika "İşçilerin veya işverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek için en az yedi işçi veya işverenin bir araya gelerek bir işkolunda faaliyette bulunmak üzere oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşları" olarak geçiyor. ILO, bu tanım ile tüm sendikaların işkolu temelli örgütler olması zorunluluğu getirildiğini, oysa 87 No'lu Sözleşmenin 2. maddesine göre, işçilerin kendi istedikleri türde örgütleri kurmaya hakkı olduğunu kaydetti. ILO, "Bunlara tek bir işletmede örgütlü sendikalar veya mesleki, bölgesel ve diğer kriterlere göre kurulmuş sendikalar da dahildir" dedi.

BELİRTİLMEYEN SEKTÖRLER NE OLACAK?

ILO, tasarıda 22 sektör olduğunu hatırlatarak, "Tüm işçilerin yeni yasal düzenleme ile kapsanıp kapsanmadığı veya bazı işçilerin yasanın uygulaması dışında kalıp kalmayacağı da net değil" dedi ve örnek olarak, ev içi işçilerinin sendika hakkı olup olmayacağını sordu. ILO, ayrıca tasarıda sendikaların, tek işçi örgütü olarak tanımlandığını belirtti, "İşçilerin herhangi bir sektör içinde federasyon kurma hakları da olmalıdır" dedi.

ILO, "Yapısı ve kompozisyonu da dahil olmak üzere işçilerin kendi seçtikleri tarzda örgütler kurma hakkı garanti altına alınacak şekilde mevcut taslak değiştirilmelidir" dedi.

‘ÇALIŞMA BAKANLIĞI MÜDAHALE EDEMEZ’

ILO, tasarıda yer alan "Bir iş yerinin hangi sektörde yer aldığı ve buna dair değişiklikler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenir" maddesine de Örgütlenme Özgürlüğü Komitesi'nin kararı ile yanıt verdi: "Sektör değişiklikleri yoluyla konfederasyonların kurulmasına müdahale edilmemesine büyük özen gösterilmeli."

'DEVLET SENDİKA TÜZÜĞÜNE MÜDAHALE EDEMEZ'

Sendikaların iç işleyişlerine müdahale ettiği gerekçesiyle eleştirilen maddeler, ILO tarafından da eleştirildi. ILO, 87 No'lu Sözleşmeye göre, işçi ve işveren örgütlerinin tüzüklerini, kurallarını ve kurullarını istedikleri gibi oluşturabileceğini, buna kamu görevlilerinin müdahale edemeyeceğini belirtti. ILO, "Sendikaların kendi kurallarını ve tüzüğünü belirleme özgürlüklerine müdahalelere yönelik değişiklikler gözden geçirilmeli" dedi.

E-DEVLET 98 NO'LU SÖZLEŞMEYE AYKIRI

ILO, sendika üyeliğinde noter şartı yerine getirilen e-devlet sistemini de eleştirdi, bu sistemin yeni zorluklar yaratacağına dikkat çekti. İşçiye ait bilgilere patron dahil herkesin ulaşabilir olmasının, 98 No'lu Sözleşmeye aykırı olarak işçinin sendika karşıtı eylemlere maruz kalmasına neden olabileceğine işaret etti. ILO, formların yayınlanma konusunun sendikalara bırakılmasını önerdi.

TOPLU SÖZLEŞME DÜZEYİ KISITLANIYOR

Tasarıda "toplu iş sözleşmesinin bir veya aynı sektörde birden fazla iş yerini kapsayabileceğini" öngören maddesinin, işçilerin ve işveren örgütlerinin toplu görüşmeleri hangi düzeyde sürdüreceklerine serbestçe karar verme haklarını kısıtladığını belirten ILO, 98 No'lu Sözleşmeye göre, toplu görüşmenin düzeyinin taraflara bırakıldığını, bunun yasayla dayatılamayacağını kaydetti. ILO, "Tarafların sektörler arası toplu görüşme sürdürmeyi isteyebileceği durumlar olabilir; dolayısıyla ilgili bölüm tarafların seçeneklerini kısıtlamayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir" dedi.

ILO, toplu sözleşme döneminin, uzatılamayacağı veya kısaltılamayacağı ve sözleşmenin döneminden önce sonlandırılamayacağı maddesini de yanlış buldu.

BARAJLAR TOPLU SÖZLEŞMEYİ ENGELLER

Yüzde 1 işkolu barajı, 50+1 işletme barajı ve yüzde 40 iş yeri barajını "toplu görüşmede engeller yaratabilir" şeklinde değerlendiren ILO, sendikanın, sektör düzeyindeki temsil oranına bakılmaksızın toplu sözleşme yapabilmesi gerektiğini ifade etti. Tasarıda yetki sorunu ortaya çıktığında hangi sendikanın görüşmeleri sürdüreceğinin de net olmadığını belirten ILO, "Hiçbir sendika gerekli barajı aşamazsa, en azından kendi üyeleri adına toplu görüşme sürdürme hakkı tüm sendikalara tanınmalıdır" dedi.

ILO, toplu sözleşme yetkisinin yetkililer tarafından iptal edilmesini de 98 No'lu Sözleşmenin 4. Maddesine aykırı olduğunu ifade etti.

ILO, arabulucunun "taraflardan en az birinin katılımıyla veya ilgili makam tarafından bir resmi listeden seçiminin" de yanlış olduğunu bildirdi, arabulucunun tarafsız olması ve arabulucu seçilmesinde iki tarafın da dahil olması gerektiğini kaydetti.

'GREV YASAKLARI KALDIRILMALI'

ILO, "Grev hakkı ile ilgili olarak Anayasada yapılan son değişikliğe göre “siyasi amaçlı grev ve lokavtlar, dayanışma grevleri ve lokavtlar, iş yeri işgalleri, iş yavaşlatma ve diğer blokaj yöntemlerine” yönelik yasak kalktı. Bunun ışığında önerilen yasada yer alan grev hakkına yönelik kısıtlamalar protesto eylemi yapma hakkını etkilememelidir" derken, tasarının 62. maddesinde yer alan grevin yasak olduğu alanların hayati hizmetler olmadığını belirtti. Tasarıda, "can ve mal kurtarma işleri, cenaze ve tekfin işleri, doğal gaz ve yakıt üretim, dağıtım ve arıtma işleri, bankacılık hizmetleri ve kamu kurumlarınca yapılan şehirlerarası toplu ulaşım hizmetleri, başladığı yolculuğu bitirmemiş olan deniz, hava, kara ve demiryolu ulaşım araçlarında" grev yasaklanıyor. ILO, bu kategorilerin grev yasağından çıkarılmasını önerdi.

'BU ERTELEME DEĞİL GREV YASAĞI'

Tasarıda 63. Maddede düzenlenen "bir yasal grevin kamu sağlığı ve ulusal güvenliği tehdit ettiğine karar verilirse, grev Bakanlar Kurulu tarafından 60 gün süreyle ertelenebilir. Erteleme sürecinin sonunda herhangi bir anlaşmaya varılamazsa, uyuşmazlık Yüksek Hakem Heyetince çözülür" ifadesini "grevin ertelenmesi değil yasaklanması" olarak değerlendiren ILO, grevin yasaklanmasının ancak akut bir ulusal acil durumda olabileceğini hatırlattı. ILO, ayrıca grev erteleme ya da iptal kararının hükümete değil, bağımsız bir organa ait olması gerektiğini bildirdi.

Grev durumunda minimum hizmetleri tanımlayan 65. maddeyi de eleştiren ILO, şöyle dedi: "Bir endüstriyel eylem sırasında minimum hizmet en az iki koşulu karşılamalıdır. Öncelikle ve en önemlisi budur, gerçekten ve sadece minimum hizmet olmalıdır; uygulanan baskının etkisini korurken, toplumun temel ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli hizmetlerle veya bu hizmetlerin minimum gereksinimleriyle sınırlı olması gerekir. İkinci olarak, bu sistem işçilerin ekonomik ve sosyal haklarını korumak için sahip olduğu en temel baskı araçlarından birini kısıtladığı için, onların örgütleri de istedikleri takdirde bu tarz hizmetlerin tanımlanmasında işverenler ve kamu yetkilileriyle beraber yer alabilmelidirler. Minimum hizmetlerin tanımına ve organizasyonuna dair pazarlıkların bir emek uyuşmazlığı sırasında olmaması arzu edilir."

SENDİKALAR DA TASARIYI KABUL ETMİYOR

AKP Hükümeti tarafından hazırlanan Toplu İş İlişkileri Kanunu Tasarısı, özellikle işkolu barajı konusunda büyük tartışma yaratmıştı. Önce yüzde 3 olarak belirlenen işkolu barajı, Meclis komisyonlarında yüzde 1'e düşürülmüştü. Ancak işkolu birleştirmeleri nedeniyle baraj yüzde 1'de dahi olsa, pek çok sendika toplu sözleşme yetkisini kaybediyor. Özellikle DİSK, tasarının bu haliyle kabul edilemeyeceğini belirtiyor. DİSK, tasarı TBMM Genel Kurulu'na geldiğinde eylemler yapacağını açıklamıştı.

Kaynak: EmekDunyasi.Net/ETHA