Nevroz Bayramı kutlu olsun!

Ortadoğu'dan Balkanlara, Orta Asya'dan Kafkaslara kadar geniş halk topluluklarının kutladığı, yeni gün, yeni yıl, doğanın uyanışı anlamına gelen, özgürlüğün, dayanışmanın, direnişin, emeğin ve baharın adı olan Nevroz (Newroz) Bayramını kutluyor, bu bayramın halklar arasında barış ve kardeşlik duygularının gelişmesi ve güçlenmesine bir vesile olmasını diliyoruz.

Bizim kültürümüzde bayramlar, barışı, kardeşliği, mutluluğu, sevinci ifade eder ve bu bayram günlerinde acılar geride bırakılır, küskünler barışır, insanlar kucaklaşır ve geleceğe coşkuyla, umutla bakılır. Nitekim bu önemli gün Birleşmiş Milletler Dünya Manevi Kültür Mirası Listesine de alınmış ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 2010 yılında, 3000 yıldan beri kutlanmakta olan bu şenliği, her yılın 21 Mart gününü Dünya Nevruz Bayramı ilan etmiştir.

Bu kadar geniş bir coğrafyada kutlanan Nevroz Bayramı'nın barış ve kardeşliği pekiştiren, acıları unutturan, geleceğe sevinçle, umutla bakmamıza vesile olmasını sağlayan bir bayram olması gerekirken, 2012 yılı Nevroz Bayramı ülkemizde kana bulanmıştır. İstanbul'da Hacı Zengin adlı yurttaşımız yaşamını yitirirken, Batman'da BDP Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk polislerin saldırısına uğramış, ülkenin çeşitli bölgelerinde Nevroz'u kutlamak isteyen kitlelere gaz bombası yağdırılmış, şiddet uygulanmıştır. Cizre'deki kutlamalar sırasında çıkan olayda ateş açılması sonucu yaralanan polis memuru Ahmet Toprakoğlu da hayatını kaybetmiştir. İstanbul'daki kutlamalarda yaşamını yitiren Hacı Zengin'e, Cizre'de hayatını kaybeden polis memuru Ahmet Toprakoğlu'na Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, başta Ahmet Türk olmak üzere tüm yaralılara geçmiş olsun diyor, acil şifalar diliyoruz. Tüm bu şiddet uygulmalarını, hakları birbirine düşürecek provokasyonları, saldırıları kınıyor, sorumluların adalet önüne çıkarılmasını talep ediyoruz.

2012 Nevroz'unda hem ülkemiz, hem de Ortadoğu halkları arasında barış ve kardeşliğin güçlenmesi, gelişmesi, akan kanın durması, bölgesel savaşların sona ermesi en büyük dileğimizdir. Özgür, eşit, demokratik bir Türkiye'nin ve insanca yaşanabilecek bir ülkenin baskı, şiddet, yıldırma politikalarıyla, çatışma ortamında değil, işçiler, emekçiler, halklar arasındaki barış ve kardeşlik duygularının güçlenerek mümkün olabileceğine inanıyor ve geleceğin daha güzel, daha mutlu olacağına dair umutlarımızı koruyoruz.

PETROL- İŞ SENDİKASI
MERKEZ YÖNETİM KURULU