• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Gazeteci/Yazar Hakan Tahmaz:

Tarihsel bir girişim

Türk-İş içindeki 10 sendikanın mücadeleci bir sendikal hareket yaratma doğrultusundaki girişimi üzerine Gazeteci/Yazar Hakan Tahmaz ile görüştük. Bu adımı, "tarihsel bir girişim" olarak niteleyen Tahmaz, "Açıklamadan 10 sendikanın yeni sendikal hareket yaratma konusunun, sendika kongreleri hesaplarına indirgemekten uzak bir yaklaşımla el alması girişimin kalıcı bir çaba olduğunu gösteren önemli bir emaredir" değerlendirmesini yapıyor.

Petrol-İş WEB
11.08.2011

Türk-iş’ e bağlı on sendikanın Temmuz ayı başında ortak bir metin yayınlayarak kamuoyuna ilan ettikleri  “demokratik, mücadeleci ve güçlü bir yeni sendikal hareket”  yaratma çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Açıklanan metin Türk-İş bünyesinde bugüne kadar oluşmuş platformların çıkardığı metinlerden oldukça kapsamlı ve iç tutarlığa sahip bir metin. Ortaya konulan talepler ve hedefler Türk-İş bünyesinde bugüne kadar pek yüksek sesle dillendirilmedi. 10 sendika Türkiye’de yeni sendikal hareket yaratmanın önemli  tartışma ve mücadele zemini yaratacak tarihsel bir girişime imza attılar.

Açıklamadan 10 sendikanın yeni sendikal hareket yaratma konusunun, sendika kongreleri hesaplarına indirgemekten uzak bir yaklaşımla el alması girişimin kalıcı bir çaba olduğunu gösteren önemli bir emaredir.

Bu yeni bir sendikal hareket yaratma iradesinin geleceğe dönük olarak sonuçları ve yaratacağı etki sizce ne olacak?

İlk elden Aralık ayında yapılacak olan Türk-İş kongresinin çetin geçeceğini ve  mevcut yönetim için kolay geçmeyeceğini söyleyebilir. Hatta eğere 10 sendika içersinde geçmiş kongrelerde olduğu gibi kimi sendikalar yönetimde yer almak gibi küçük hesaplara bu tarihsel çıkışı ve büyük projeyi heba etmezlerse, Türk-İş içersindeki bilinen muhalif sendikalar için de çok farklı kongre olacağa benziyor.

Girişimin bir tür manifestosu olarak kabul edilebilecek olan açıklanan metindeki, “çalışan ya da işsiz, sendikalı ya da sendikasız, mavi ya da beyaz yakalı emekçilerin birbirinin rakibi değil, işçi sınıfının bileşeni olduğuna inanmaktadır.” vurgusu gibi kimi belirlemeler sendikal harekete yeni ufuklar açıyor. Artık hiçbir sendika kendi burnunun doğrultusunda ilerleyemez. Sonbahardan itibaren Türk-İş ve DİSK üyesi birçok sendikanın kongresi yapılmaya başlayacak. Bu süreçte hiç kuşkusuz bu girişim veya ortaya atılan sorular tartışılacak. Bu Türkiye sendikal hareketin yeni bir dönemin eşiğini aşamasıdır. Süreç sendikal örgütlerde yeni diziliş ve harmanlanmaya yol açacaktır.

Ancak platform üyesi sendikaların  kongre hesapları nedeniyle platformun Türk-İş kongresi öncesi veya sonrası  dağılması ise bunun etkisi sendikal örgütler için çok kötü olur, sendikal krizi derinleştirici olacağı hiç akıllardan çıkarmamak gerek.

Kamuoyuna açıklanan çağrı metninde öne çıkan temel vurgular arasında altı daha kalın çizilmesi gereken ya da sizce eksikli olan yönler var mıdır?

Çağrı metninin yukarıda ifade etmeye çalıştığım perspektif doğrultusunda kendini Türk-İş’i değiştirme ve dönüştürme ufkuyla sınırlamadığı aksine mevcut sendikal ve emek  hareketin birikim ve deneyiminin toplamını çok  aşan bir hareket yaratma ufkuna sahip olduğunun altı kalın çizilmelidir. Çünkü yeni sendikal hareket, platform metinde ifade edildiği gibi “örgütlü-örgütsüz, beyaz yakalı-mavi yakalı bütün çalışanları” kapsayacak ve irili, ufaklı mevcut sendikal ve emek örgütlerinin örgütsel ve fikri zenginliği kucaklayan bir zeminde inşa edilebilir.

Diğer yandan 10 sendika öncelikle kendi geçmişleriyle ciddi bir yüzleşme yapmış olmaları gerekirdi. Bugün Türk-İş’in ve genel olarak sendikal hareketin krizi aşılamamış olunmasından  farklı derecede ve boyutta da olsa bu 10 sendikanın da önemli yanlışları ve eksiklikleri  olmuştur. Geçmişe takılıp kalmadan ama üzerini de örtmeden eleştiri ve özeleştiri mekanizmasını işletmek de gerekir.

Başka bir nokta ise, yeni sendikal hareket yukarıdan  aşağı kurulacak bir mekanizmayla inşa edilemez. Başarıya ulaşmış bütün hareketlerin, karar süreçlerine geniş kitlelerin katıldığı hareketler tarafından gerçekleştirilmiş olması 10 sendika yol göstermeliydi. Bu açıdan yeni sendikal hareketin yaratılması, demokratik sınıf sendikacılığı perspektifiyle taban hareketinin yaratılmasına doğrudan bağlıdır. 10 sendikanın başlattığı bu girişim işyerlerinde, emekçi havzalarında ve yaşam alanlarında yeni sendikal hareketin taban örgütlenmesinin üzerinde yükselen bir hareket yeni olabilir. Bunun için geç kalınmış değil. 10 sendika bütünlüklü bir yol haritasıyla bu eksikliği kısa sürede çok rahat giderebilir.