TÜMTİS ANKARA ŞUBE BAŞKANI ve YÖNETİCİLERİSERBEST BIRAKILSIN!!!3 Mart 2008 Tümtis Genel Eğitim Sekreteri ve Ankara Şube Başkanı Nurettin KILIÇDOĞAN, Şube Sekreteri Hüseyin BABAYİĞİT, Şube Mali Sekreteri Halil KETEN, Yönetim Kurulu Üyeleri Binali GÜNEY, Selahattin DEMİR, Erkan AYDOĞAN ve Atilla YILMAZ, 20 Kasım 2007 tarihinde gözaltına alınmışlar, ardından da tutuklanmışlardır. Tümtis Ankara Şube Başkanı ve Şube Yöneticilerinin tutukluluk halleri ne yazık ki halen devam etmektedir. Bugün tutuklanmalarının 105. günüdür.İşverenler tarafından yapılan asılsız şikayetler sonucunda sıkıyönetim dönemlerini aratmayacak bir yöntemle gözaltına alınan arkadaşlarımız hala mahkemeye dahi çıkarılmamışlardır. Arkadaşlarımızın gündüz ifadeleri alınmak üzere emniyete çağrılma olanakları varken gece yarıları evleri basılarak talan edilmiş, eş ve çocuklarının huzuru bozulmuştur.Bu uygulama en temel insan haklarına aykırı bir tutumdur. Tümtis Yöneticilerini şikayet eden işverenler ve bu şikayeti değerlendiren yetkililer; İş Güvencesinden yoksun,Sendikaların sadece tabelalarda isimlerinin bulunduğu,Örgütlenmenin asla mümkün olmadığı; Bunun için hükümet ile sermayenin gerekli tüm yasal önlemleri aldığı,Bütün işçilerin kayıt dışı, köle koşullarında çalıştırıldığı,İşçi ve Emekçilerin insanca çalışma ve insan onuruna yakışır yaşam koşullarına kavuşmadığı ve asla kavuşamayacağı,İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Koşullarının maliyetleri yükselttiği gerekçesiyle tesis edilmediği, bu nedenle işçi ve emekçilerin iş kazalarında ölmelerinin meşru, olağan, sıradan sayıldığı;Özelleştirmelerle kamu mallarının talan edildiği, sosyal devletin tasfiye edildiği,Asgari ücretin yüksek bulunduğu, günde en az 14-15 saat çalışıldığı,Sigorta ve sosyal güvencenin lüks olduğu,Kıdem Tazminatımızın kaldırılmak istendiği,İşsizlik Sigortasında biriken paralarımıza dahi göz dikildiği,Eğitim ve Sağlık hakkından yoksun, Bir Türkiye;Yani, Daha çok kar eden işverenler,Ve,Daha çok sömürülen, yaşamını iş cinayetlerinde yitiren emekçiler yaratmak istiyorlar, Ancak, Yanılıyorsunuz!TÜMTİS ve TÜMTİS gibi mücadeleci sendikalar ve sendikacılar olduğu sürece biz bunlara asla izin vermeyeceğiz. Anayasadan ve kanunlardan doğan örgütlenme hakkını kullandığı için, sendikaya üye olan 402 Yörsan işçisinin iş akdini fesheden, Yörsan işvereni ve diğerleri gözaltına alındı mı? Evleri basıldı mı?Tutuklandı mı? Yüzlerce gün tutuklu kaldığı halde mahkemeye çıkarılmadı mı?Gün geçmiyor ki Tuzla Tersanelerinden ölüm haberleri gelmesin. Yeterli önlem alınmadığı için “daha görecek o kadar güzel günleri varken” yaşamlarının ilkbaharında ölen onlarca emekçinin yaşam haklarının gasp edilmesi nedeniyle kaç işverenin evi basıldı, gözaltına alındı ve tutuklandı. Bugün emeğe karşı yoğun saldırılar yaşanırken Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Tekel özelleştirilmelerine karşı mücadele başta olmak üzere yükselen ve birleşen bir emek hareketi vardır. Sermaye, siyasi iktidar eliyle yükselen bu mücadeleyi kırmak amacıyla işçileri, emekçileri ve onların temsilcisi sendika yöneticilerini hedef almaktadır. Bu baskıların ne TÜMTİS’i ne de emekçileri yıldırmayacağı açıktır. Biz Ankara Şubeler Platformu olarak;Tümtis Ankara Şube Yöneticilerinin bir an önce hakim karşısına çıkarılarak serbest bırakılmalarını talep ediyoruz.Arkadaşlarımız hakim karşısına çıkmadığı ve serbest bırakılmadığı sürece eylem ve etkinliklerimize devam edeceğimizi basınımız ve kamuoyumuz ile paylaşırız. Saygılarımızla, Ankara Şubeler Platformu Yürütme Kurulu Adına Mustafa ÖZGEN