• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Yeni tasarı da 12 Eylül yasalarının ruhunu koruyor

Sendikal barajları kaldırmayan ve grev yasaklarını muhafaza eden, hak ve özgürlükleri genişletmeyen Toplu İş İlişkileri Yasa Taslağı, bu haliyle yetersizdir ve sendikaların beklentilerini karşılamaktan uzaktır.

Basın Servisi
15.02.2012

Sendikal barajları kaldırmayan ve grev yasaklarını muhafaza eden, hak ve özgürlükleri genişletmeyen Toplu İş İlişkileri Yasa Taslağı, bu haliyle yetersizdir ve sendikaların beklentilerini karşılamaktan uzaktır. Petrol-İş Sendikası, taslakta gerekli değişikliklerin yapılmasını ve bu değişikliklerde ILO'nun 87, 98 ve 158 sayılı sözleşmeleri, ülkemizdeki sendikal mücadele birikimi ve ülkemizin gerçeklerinin dikkate alınması gerektiğini savunmaktadır.

Petrol-İş Sendikası 27. Dönem 1. Olağan Başkanlar Kurulu, 13-14 Şubat 2012 tarihinde İstanbul’da, sendika genel merkezinde toplanarak dünya ve Türkiye'de yaşanan güncel gelişmeleri ve örgütsel çalışmalarını değerlendirmiştir. Başkanlar Kurulu, toplantıda yapılan değerlendirmeleri ve bu doğrultuda almış olduğumuz kararları aşağıdaki şekilde kamuoyuna iletmeyi uygun bulmuştur:

2008 Krizi'nin etkileri tüm dünyada, daha fazla işsizlik ve yoksulluğa yol açarak sürmektedir. Küresel kapitalizmin artık emekçi halklara vaat edecek hiçbir şeyi kalmamış, meşruiyetini bütünüyle yitirmiştir. Neo-liberal politikaların yarattığı yıkım, sermaye yanlısı hükümetlerin uygulamaya koyduğu kemer sıkma programları ile giderek derinleşmektedir. Ücretler düşürülmekte, emekli maaşları kısılmakta, kamu istihdamı daraltılmakta, özelleştirme uygulamalarına hız verilmekte, sosyal güvenlik sistemleri tasfiye edilmekte, esnekleşme saldırısı yaygınlaştırılmakta ve tüketim vergileri artırılmaktadır. Saldırı paketlerinin ve neo-liberal politikaların bu yıkıcı sonuçlarına karşı, işçi sınıfının öncülüğünde Avrupa ve ABD'de tepkiler büyümekte ve sosyal adalet talepleriyle süreklileşen eylemler düzenlenmektedir.

Yunanistan işçi sınıfı ile dayanışma günü

Başta komşumuz Yunanistan'da olmak üzere Avrupa ülkelerinde genel grev ve kitlesel eylemler düzenleyerek mücadeleyi yükselten işçi kardeşlerimiz ve sendikalarla dayanışma içinde olduğumuzu duyuruyoruz. Sermayenin küresel saldırılarına karşı uluslararası sendikal mücadele ve dayanışmanın arttırılması için Petrol-İş, bugüne kadar olduğu gibi elinden gelen tüm çabayı gösterecektir. Bu doğrultuda sendikamız, üyesi olduğu ve içerisinde 14 ülkeden 24 sendikanın yer aldığı, bölgede 1 milyon 200 bin işçiyi temsil eden Güneydoğu Avrupa Enerji Sendikaları Bölge Ağı'nda (RETUNSEE) 7 Mart 2012 tarihini, Yunanistan işçi sınıfı ile dayanışma günü ilan edilmesini sağlamıştır.

Bir diğer komşumuz Suriye ise emperyalist güçlerin girişimleri ile mezhepsel ve etnik temelde gerilimler kaşınarak iç savaşa sürüklenmektedir. Dünya enerji kaynaklarının büyük kısmına sahip olan bölgede, Suriye ve İran'a yönelik emperyalist tehditlerle, yeni bir savaş ve işgal dönemi açılmaktadır. “Arap Baharı”, bölgede kara kışa dönmektedir. AKP hükümeti, ülkemizi bu ateş çemberine sokacak ve komşularımızın içişlerine müdahale anlamına gelecek her türlü politikadan uzak durmalıdır. Bölge ülkelerinin kendilerine tehdit olarak algıladıkları füze kalkanına ev sahipliği yapmaktan vazgeçilmelidir. Dış politikamız, bölge halklarının özgür iradesini esas almalı, halkların barış ve eşitlik içinde yaşayacağı bir geleceği hedeflemelidir.

Sendikalara yönelik operasyonları kınıyoruz

Bölgesel barışın tehdit altında olduğu günlerde, ne yazık ki, ülkemizde de çatışmalar artmakta, toplumsal barışın tesis edilmesinin şartları giderek zayıflamaktadır. Çatışmalarda siviller hedef haline getirilmekte, halkımız yeni acılara sürüklenmektedir. Son olarak, Şırnak Uludere'de askeri uçakların sınırdan geçmeye çalışan köylüleri bombalaması sonucu 34 vatandaşımız katledilmiştir. 34 vatandaşımızı kaybettiğimiz bu facia tüm boyutlarıyla aydınlatılmalı ve bu olayın sorumluları tespit edilerek cezalandırılmalıdır.

Ülkemizde artık siyasi boyut kazandığı herkes tarafından kabul edilen soruşturmalarla, anti-demokratik ve baskıcı bir atmosfer yaratılmaktadır. Ergenekon, OdaTv, KCK, Hopa vb. soruşturma ve davalarda çok sayıda siyasetçi, aydın, gazeteci ve öğrenci tutuklanmış, demokrasinin güvencesi basın özgürlüğü ortadan kaldırılmıştır. Yargıyı siyasallaştıran, toplumun adalet duygusunu ortadan kaldıran ve toplumsal muhalefeti sindirmeyi amaçlayan soruşturmalara derhal son verilmelidir. Petrol-İş Sendikası olarak, KCK soruşturması çerçevesinde KESK, SES ve Tüm Bel Sen gibi sendikalara da yönelen bu operasyonları ve gözaltıları kınıyoruz. Bu gelişmelerin yaşandığı ülkemizde, toplumsal barışa, ülkenin demokratikleşmesine ve özgürlüklüklerin genişletilmesine katkıda bulunacağı iddia edilen Yeni Anayasa hazırlık süreci de sakatlanmaktadır. Petrol-İş, anayasa konusunda taahhütlerini yerine getirmemiş iktidarlar karşısında uzun yıllardır demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi ve sosyal bir Anayasa talep etmekte ve Anayasa hazırlık sürecinin bu amaca uygun şekilde örülmesi gerektiğini düşünmektedir.

Yeni tasarıyla sendikal haklarda ilerleme yok

12 Eylül Darbesi'nin ürünü sendikal mevzuatın değiştirilmesi ile ilgili Toplu İş İlişkileri Yasa taslağı Meclis'e intikal etmiştir. Bu yasa taslağı ile birlikte, sendikalara yetki için Çalışma Bakanlığı'nın yayınladığı istatistiklerin esas alınmasına ilişkin uygulamaya işlerlik kazandırılacaktır. Sendikaların giderek kan kaybettiği bir dönemde, gündeme gelen bu düzenlemeler örgütlenme önündeki engelleri gidermeyecek aksine birçok sendikanın yetkilerinin düşmesine neden olacaktır. Sendikal barajları kaldırmayan ve grev yasaklarını muhafaza eden, hak ve özgürlükleri genişletmeyen yasa taslağı, bu haliyle yetersizdir ve sendikaların beklentilerini karşılamaktan uzaktır. Petrol-İş Sendikası, taslakta gerekli değişikliklerin yapılmasını ve bu değişikliklerde ILO'nun 87, 98 ve 158 sayılı sözleşmeleri, ülkemizdeki sendikal mücadele birikimi ve ülkemizin gerçeklerinin dikkate alınması gerektiğini savunmaktadır. Diğer işkollarıyla birlikte işkolumuzdaki petrol üretimi, tasfiyesi, dağıtımı ile nafta veya tabii gazdan başlayan petrokimya işlerinde muhafaza edilen grev yasakları bütünüyle kaldırılmalıdır.

Yeni saldırılara karşı ortak mücadele edelim

Daha önce tüm emek güçlerinin tepki gösterdiği bazı yasal düzenlemeler hükümet programına ısrarla konmuş, bölgesel asgari ücret, kıdem tazminatı düzenlemesi, esnekleşme ve “kiralık işçi” uygulaması yeniden gündeme getirilmiştir. Hükümet, böylelikle aslen işçi sınıfına bir saldırı stratejisi olan Ulusal İstihdam Stratejisi'ni hayata geçirmeye çalışmaktadır. Bu düzenlemelerle, Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısı'nın aynı dönemde gündeme getirilmesi ise sendikalara yönelen bir şantajdır ve sendikalar pazarlığa davet edilmektedir. Sendikalar ve konfederasyonlar hükümetle her türlü pazarlıkçı tutumdan uzak durmalı, saldırılara karşı ortak ve kararlı bir tavır geliştirilmeli ve yerelliklerden başlayarak birleşik mücadelenin koşulları yaratılmalıdır. Daha mücadeleci, kararlı, inançlı ve işçi sınıfımızın özlediği bir Türk-İş'in ve emeğin çıkarlarını yükselten sendikal yapıların yaratılmasının yolu da buradan geçmektedir.

Sendikamızın bu tespit ve ihtiyaçlardan hareketle içerisinde yer aldığı Sendikal Güçbirliği Birliği Platformu (SGBP), önümüzdeki dönemde çalışmalarına daha sistemli ve daha etkili bir şekilde devam edecektir. Platform ülke sorunlarına ilişkin sorumlu tavrını sürdürecek, Türk-İş içerisinde ayrıştırıcı değil birleştirici bir misyon üstlenecek, son genel kurulda olduğu gibi Türk-İş'in emek düşmanı düzenlemelere karşı pasif ve uzlaşmacı tutumunu ise karşısına alacaktır. Bölgelerde ise platform bileşeni sendikaların şubelerinin yerelliklerde ortak etkinlikler örgütlemesi gözetilecektir. Bunun yanında Petrol-İş, yerelliklerde ortak sendikal mücadeleyi yükseltmeyi hedefleyen çeşitli platform ve birlikteliklere destek verecektir.

SGBP'nin ortak çalışmaları doğrultusunda, uluslararası sendikal çalışmalarda koordinasyon sağlanması, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne ilişkin bir haftaya yayılan ortak eylem ve etkinlikler düzenlemesi kararlaştırılmıştır. İşçilerin mücadele günü 1 Mayıs'a yönelik olarak ise ortak tavır geliştirilecek ve “Emek Haftası” adı altında bir dizi ortak etkinlik düzenlenecektir.

Örgütlenme en öncelikli faaliyetimiz...

Sendikamızın yeni dönem faaliyetlerinde önceliği örgütlenme çalışmaları olacaktır. Petrol-İş Sendikası gerek sendikal alanda gerekse toplumsal açıdan üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek için örgütlülüğünü güçlendirmesi gerektiğinin bilincindedir. Sendikamız geçtiğimiz dönemde olduğu gibi, örgütlenme için her türlü maddi ve manevi fedakarlıkta bulunmaktan kaçınmayacaktır.

Petrol-İş Sendikası, 17-18 Eylül 2011 tarihinde gerçekleştirdiği 26. Genel Kurulu'nda aldığı kararlardan aldığı güç ve yetkiyle sendikamızın 60 yılı aşan tarihsel misyonunu ve mücadele geleneklerine uygun bir şekilde sendikal politika ve stratejiler izlemeye devam edecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

PETROL-İŞ SENDİKASI

MERKEZ YÖNETİM KURULU