Yves Rocher/Flormar Direnişi Sınırları Aşıyor!

Fransız Kozmetik şirketi Yves Rocher/Flormar’da sendikamız Petrol-İş’in kararlı mücadelesi uluslararası alanda devam ediyor. Petrol-İş Sendikası Genel Merkez Yöneticileri Genel Sekreter Ahmet Kabaca, Genel Mali Sekreter Turgut Düşova, Genel Örgütlenme ve Eğitim Sekreteri Mustafa Mesut Tekik; Petrol-İş Gebze Şube Başkanı Süleyman Akyüz; işten atılan işçiler Ayşe Güley Kahveci, İlknur Arslan, İsmail Balıkçi ve Petrol-İş Dış İlişkiler Uzmanı Rıza Köse 128 gündür süren direnişle uluslararası dayanışmak için Paris’te çeşitli ziyaretler gerçekleştirdi.

Petrol-İş Heyeti’nin ilk durağı İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan IndustriALL Küresel Sendika Genel Merkeziydi. Petrol-İş Heyeti Cenevre’de IndustriALL Küresel Sendika Genel Merkezinde IndustriALL Küresel Sendika Genel Sekreteri Valter Sanchez, Genel Sekreter Yardımcıları Atle Hoie ve Kemal Özkan, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Koordinatörü Armelle Sheeby, Örgütlenme ve Kampanyalar Direktörü Adam Lee, Basın Yayın Sorumlusu Walton Pontland ve Gençlik ve Projeler Sorumlusu Sarah Flores ile bir araya geldi.

IndustriALL Genel Sekreteri Valter Sanches toplantıda kısaca IndustriALL’un faaliyetlerini sundu ve IndustriALL’ın bütün dünyada işçi hakları için mücadele ettiğini, bu çerçeve de Yves Rocher/Flormar işçilerini de Gebze’de ziyaret ettiklerini ve IndustriALL’un bu konuda elinden gelen her çabayı göstereceğini belirtti.

Daha sonra söz alan Petrol-İş Genel Sekreteri Ahmet Kabaca Yves Rocher/Flormar işçilerinin taleplerini, Petrol-İş’in üyeleri ile birlikte neden 128 günlük bir direnişe geçtiğini ve işçilerin taleplerini anlattı. Uluslararası dayanışmanın önemine  vurgu yapan Kabaca IndustriALL Küresel Sendika’dan dayanışma talep etti.

Gebze Şube başkanı Süleyman Akyüz ise işverenin uzlaşmaz bir tutum sergilediğini ve diyaloğa yanaşmadığını belirtti. Sorununun bu hale gelmesinin nedeninin de işverenin bu uzlaşmaz tutumu olduğunun altını çizdi. Akyüz, böylesine uzun direnişlerin hem işçiler açısından hem se sendika açısında çeşitli zorlukları da beraberinde getirdiğini söyleyerek Petrol-İş’in direnen işçilerle birlikte her tür güçlüğe göğüs gererek mücadeleyi zafere ulaştıracağını vurguladı.

Daha sonra söz alan işten atılmış direnişçi işçilerden İlknur Arslan ise 8 yıldır Yves Rocher/Flormar’da çalıştığını ve bu süre içinde tanık olduğu fabrika içinde çalışmanın zorluklarını anlattı. İşverenin işyerinde şefler aracılığıyla baskı ve yıldırma politikaları uyguladığını belirten Arslan, bütün bu baskılara ve yıldırmalara göğüs gererek direnişe devam edeceklerini belirtti.

İlknur Arslan’dan sonra söz alan direnişçi işçilerden Ayşe Güley Kahveci ise Yves Rocher/Flormar’da on 5 yıllık emeğinin olduğunu, patronun bunu hiçe sayarak bir gece vardiyası ertesinde sabah kendisini işe çağırdığını ve sonrasında arkadaşları ile birlikte işten attıldığını belirtti. İşyerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili sürekli sorunlar yaşadığını belirten Güley Kahveci çalışma koşullarının kötü ve ücretlerin ise az olduğunu; bu yüzden Petrol-İş Sendikası’nda örgütlendiklerini söyledi.

Direnişçi işçilerden İsmail Balıkçi ise 10 yıldır Yves Rocher/Flormar’da imalat bölümünde çalıştığını belirtti. Sendikaya üye olduktan sonra işveren tarafından kendisine sendikadan istifa etmesi karşılığında dah iyi imkanlar sağlanacağına dair sözler verildiğini ancak bunu kabul etmediğini belirtti. Her zaman biz bir aileyiz diyen patronun işçileri işten attığını belirten Balıkçı, iş sağlığı ve güvenliği uzmanının bile dayanamayıp istifa ettiğini söyedi.

Toplantının sonunda konuşan IndustriALL Küresel Sendika Genel Sekreteri Valter Sanchez Petrol-İş ile küresel federasyon arasındaki dayanışma ilişkisinin devam edeceğini belirtti. IndustriALL’un “Birimize yapılan haksızlık hepimize yapılan haksızlıktır” şiarı ile hareket ettiğini ve bundan sonra da bu ilke ile hareket etmeye devam edeceğini belirtti.

Toplantıdan sonra Petrol-İş heyeti ve IndustriALL çalışanları Cenevre’de Rive ve Verdarine sokaklarının kesiştiği köşesinde bulunan Yves Rocher mağazası önünde bir eylem yaptılar. Cenevre halkını Yves rocher ürünlerini boykot etmeye çağırdılar. Yaklaşık 30 dakika boyunca bildiri dağıtıp slogan attılar.

Eylem sonrası Petrol-İş heyeti Uluslararası Çalışma Örgütü İLO’nun merkezine geçtiler. Burada Uluslararası Çalışma Örgütü İşçi Faaliyetleri Bürosu ACTRAV Direktör Yardımcısı Anna Biondi ve ACTRAV’dan Victor Rico ve Enrico Cairola ile görüştüler.

Yaklaşık bir saat süren görüşmede Petrol-İş heyeti yukarıda da bahsettiğimiz sorunları dile getirdiler. Yves Rocher/Flormar’da gelinen noktada uluslararası daynışmanın ve desteğin önemini vurguladılar.

Görüşmede sorunları dinleyen ACTRAV Direktör Yardımcısı Anna Biondi İLO açısından bu durumun elbette kabul edilemez olduğunu, her ne kadar yakın gelecekte işverene büyük bir baskısı olamasa da önemli gördüğü İLO’nun şikayet mekanizmasını çalıştırmanın işveren üzerine gelecekte baskı oluşturacağını belirtti. IndustriALL ve Petrol-İş’in birlikte Yves Rocher’in örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettiğine dair bir şikayet mektubu yazmalarını ve İLO’ya başvurmalarını talep etti. Ancak bu konuda işveren üzerine baskının özellikle Fransa sendikaları üzerinden kurulabileceğini; öncelikle  bu alanın denenmesinin önemli olacağını belirtti.

Toplantı sonrasnda Petrol-İş heyeti Fransa’nın Paris kentinde hem Fransa Kimya Sendikası FCE ile görüşmek hem de Paris’te bulunan Yves Rocher’in önemli ofislerinden birinin önünde eylem yapmak için Paris’e geçti.

Petrol-İş Sendikası Heyeti 20 Eylül 2018 tarihinde Paris’te Fransa Demokratik İşçi Sendikaları Konfederasyonu CFDT üyesi Fransa Kimya İşçileri Sendikası FCE temsilcileriyle bir araya geldi. FCE Fransız kozmetik devi Yves Rocher’de en örgütlü sendika. Toplantıya IndustriALL Küresel Sendika Genel Sekreter Yardımcısı Kemal Özkan da katıldı. Toplantı da Petrol-İş Heyeti Yves Rocher’in Gebze’deki işyerinde örgütlenmeden dolayı karşılaştıkları sorunları tek tek anlattı.

FCE Sendikası yöneticileri meseleyi takip ettiklerini, işvereni Gebze’de yaşananlar konusunda bildirdiklerini bilirttiler. Konuyu Fransız basınına taşıyan FCE baskılara karşı kamuoyu duyarlılığını bir baskı oluşturmak için kullanılacağının altını çizdi.