Başlığa sığmayacağı için sadece sonunu paylaştığım cümlenin tamamı şöyle: Bu ülkenin en değerli şirketleri olan ve bu halkın yıllarca vergilerinden kazanılanlar ile yaratılan Tüpraş ve Ereğli blok halinde yabancılara satılamaz, satılmamalı...
Başlığa sığmayacağı için sadece sonunu paylaştığım cümlenin tamamı şöyle: Bu ülkenin en değerli şirketleri olan ve bu halkın yıllarca vergilerinden kazanılanlar ile yaratılan Tüpraş ve Ereğli blok halinde yabancılara satılamaz, satılmamalı...
Sevgili dostlar, Tüpraş yaklaşık 1 yıl önce 2 milyar dolarlık bir değer üzerinden blok halinde satıldığında hep birlikte elimizden gelen en sert tepkiyi vermiş ve 'yok pahasına' gerçekleşen bu satışı engellemiştik. Maalesef aynı tehlike bugün yine baş gösterdi ve sebebi anlaşılamaz bir şekilde 'halka arz edilebilir' olan Tüpraş'ın blok satılması ısrarı yeniden başladı. Bu gerçeğe bir de Ereğli gibi 'sadece tasfiye değeri 3 milyar doların üzerinde' olan en değerli ikinci varlığımız da eklenince bıçak kemiğe dayandı. Bu noktada hükümete sormak istiyorum:
- Bugün eski başbakanları dahi Yüce Divan'da yargılıyorsunuz, Tüpraş ve Ereğli'yi blok satarsanız, hele bir de yabancılara satarsanız,
yarın bunun çok ciddi bir hesap vermeye dönüşeceğini göremiyor musunuz?
- Yılda 450 milyon dolardan fazla net kârı olan Tüpraş'ı, tasfiye değeri bile 3 milyar dolardan fazla olan ve bizim vergilerimiz ile kurulan Ereğli'yi neden bize satmıyorsunuz da, yabancılara ve/veya blok halinde başkalarına satmakta ısrar ediyorsunuz?
- Tamamını blok satmadan önce piyasa mal almaya bu kadar hevesli bir dönemdeyken (o günlerde endeks zirveleri zorluyordu) Tüpraş'ın yüzde 14.76'sı hangi fonlara satıldı? Alım yapanlar hisselerini taşıyorlar mı? Satışın yüzde 10 iskontolu olduğunu düşünürsek, satış sonrası oluşan fiyat hareketi ile birlikte yüzde 30'luk bir kâr oluşma şansı var. Böyle bir denklemin kurulmasına neden izin verildi? Bu satış için neden yüzde 10 iskonto verildi? Daha düşük oran ile alacak yok muydu? Tüpraş'ın 2000 yılında halka açılan yüzde 35'inin yüzde 67'sinin yabancı takasında bir kurumda toplandığı ve son fonlara satış ile yüzde 37'inin bir elde toplanabileceği gerçeği görülemedi mi? Yoksa amaç 'blok sattık' dedirtmeden kontrolü tek elde toplatmak mı?
- Petkim'de yaptığınız halka arz, şunu göstermedi mi: blok satmak yerine halka arz etmek de aynı kaynağı hatta daha fazlasını sağlayabiliyor. (Bu arada Petkim'de yapılan arz da hisselerin çoğunu neden yerli talebe değil de, yabancı talebe verdiniz?) Petkim halka arz edilebileceğini ispatladı, bunu daha önce bin defa söyleyenlere kulak asmadan neden 600 milyon dolarlık komik değerlerle blok satıp şirketi yok etme yoluna girdiniz? (Bu noktada bir hatırlatma, Petkim blok satıldığında 300 milyon dolarlık yatırım programını tamamlamıştı ve bu bilinmesine rağmen yılda iki Petkim kapasitesi kadar ürün ithal eden güzel ülkem üretimi genleştirip ithalatı düşürmek yerine şirketi 600 milyon dolara blok sattı!!)
Sevgili dostlar, 'Umarım siyasi otorite bu sorulara cevap verir ve işlemi durdurur' diyerek, Tüpraş'ın ne olduğunu anlamak için şirket ile ilgili bazı tespitlere geçmek istiyorum:
- 2000 yılında yüzde 35'i 1.2 milyar dolar, 2004 yılında geri kalanı 1.3 milyar dolar. Son dönemde endeks 2.20 sent seviyesini test edince Tüpraş'ın değeri 4.2 milyar doları gördü...
- Özelleştirildiği dönemde ortaya çıkan fiyata göre piyasa değeri 2 milyar dolar olurken , hisse değeri 1 cent'in altındaydı...
- Son altı yılda ortalama değer 1.5 cent ve üstünde...
- Tüpraş, 2003, 2004 döneminin en kârlı üç, piyasa değeri en yüksek sekiz şirketinden biri...
- Sigorta değeri 5 milyar dolardan fazla, yeniden kurulu bedeli yine 5 milyar dolar üzerinde...
- 10 Temmuz 2002, Hürriyet'in haberine göre: AMERİKAN finans çevrelerinin saygın dergisi Forbes'a göre 'En Büyük 500' sıralamasında Türkiye İş Bankası 325'inci, Koç Grubu 371'inci, Sabancı Grubu 453'üncü ve Tüpraş da 480'inci...
Sonuç: Siyasilerin çok komik bir söylemi var; bu yıl özelleştirme gelirleri sayesinde cari açığı ve dış ticaret açıklarımızı sorunsuz olarak finanse edeceklermiş! Güzel, bu sene Tüpraş'ı, Ereğli'yi ve daha birçok devi yok pahasına sattınız ve cari açığı finanse ettiniz, peki gelecek sene ne satacaksınız? Böyle ekonomi mantığı olmaz!
Son söz: Tüpraş ve Ereğli yabancılara asla satılmamalı! Türk halkının bu şirketleri alacak talebi de parası da var. Bu hatayı bu kadar uyarıya rağmen yapanlar, bu işin yarınını da unutmasınlar!