Sanofi Küresel Sendika Ağı'nın İkinci Toplantısı

Toplantıya 16 ülkeden, 50 civarında sendika temsilci ve yöneticisi ile Avrupa İşletme Konseyleri temsilcileri katıldı. Petrol-İş delegasyonu ise Genel Mali Sekreter Turgut Düşova, Trakya Şube Başkanı Ercan Yavuz ve Eğitim Uzmanı Erhan Kaplan'dan oluştu.

Hem Turgut Düşova'nın hem de Ercan Yavuz'un çok uzun yıllar boyunca Sanofi'de (eski Eczacıbaşı, ardından Zentiva) çalışmış olması toplantıdaki Petrol-İş temsiliyetini daha güçlü yaptı.
Toplantıda yapılan sunumlara ve elde edilen verilere göre, ilaç firmalarının satış ve kâr oranlarında artış görülüyor. Ancak, üretim süreçleri ile çalışma ilişkilerindeki değişimler işçiler için çok müjdeli haberler getirmemekte.
Fransa'da yeni tatbik edilmeye başlanan ve ülke içinde 5000, dünyada ise 10.000 çalışana sahip bütün şirketleri kapsayan “sorumluluk kanununun” işçiler için yaratacağı fırsatlar ve riskler de bir sunumun konusu oldu. Sadece ilgili şirketi değil, şirketle iş yapan tüm taşeron, alt taşeron, tedarik zincirinde yer alan şirketleri de işçi haklarına, çevresel faktörlere ve bir dizi farklı konuya karşı sorumlu tutan bu yasanın getirecekleri konusunda bir bilgilendirici sunum yapıldı. Henüz başlangıç aşamasında bulunan ve henüz uygulama yol ve yöntemleri açıkça ortaya çıkmayan bu kanundan ne şekilde yararlanacağı biraz zamanla belli olacak.
Katılımcı ülke sendikaları, sosyal sorumluluk sahibi olduğunu iddia eden Sanofi şirketinin sosyal diyalog mekanizmasını daha da güçlendirmesi gerektiği konusunda ortak bir görüş oluşturdular.

Şirketin işçi temsilcilerine ve sendikalara gereken oranda önem vermemesi durumunda, bunun işçiler tarafından dünya çapında ciddi bir karşılığı olacağı da vurgulandı. Bu nedenle, olası her duruma karşı hazırlıklı olma ihtiyacı duyan sendikalar, geçen yıl oluşturulan bu sendikalar ağının daha da güçlendirilmesi ve daha hızlı bir iç iletişim mekanizması kurması gerektiği konusunda ortak bir fikir oluşturdular. Bu görevi Industriall üstlendi.

Petrol-İş adına sunumu Genel Mali Sekreterimiz Turgut Düşova yaptı. Konuşmasına Petrol-İş sendikasınının üyelik ve yönetim yapısını tanıtarak başlayan Düşova, sözü, eski bir Sanofi çalışanı olarak, şirketin uygulamalarına getirdi. Çok uzun yıllara dayalı ve köklü bir ilişkiye sahip olduğumuz Sanofi ile, uzlaşmaz bir sorun bulunmadığını, şirketin, en azından Türkiye özelinde çalışma ilişkilerine ve sendikanın temsil gücüne müdahale etmediğini, işyerinde temel değişiklik içeren bütün konularda mutlaka sendika ile istişare halinde yürüdüğünü, sendikanın onayını almadan adım atmadığını belirtti. Ocak ayı itibariyle yeni toplu sözleşme sürecine girileceğini, bu dönem içinde de “normal” gerilimlerin beklendiğini, sendikanın ve işçilerin buna hazır olduğu da eklendi. Üretimde çalışanların ezici çoğunluğunun sendika üyesi olduğunu belirten ve sendikanın işyerinde ne denli güçlü olduğunu aktaran Düşova'nın Petrol-İş ve Sanofi sunumu diğer ülke katılımcılarının da dikkatini çekti.

Toplantının sonunda ortak bir bildiri kaleme alındı. Bildiride Sanofi şirketine şu çağrıda bulunuldu: “Küresel düzeyde gerçek bir sosyal diyalog mekanizması kurulmalıdır. Yapıcı bir sosyal diyalog işyerindeki ve şirket performansındaki kalite için kritik önemdedir. Bizler, Sanofi yönetiminden örgütlü sendikaların oluşturduğu bu ağ ile diyaloga geçmesini talep etmekteyiz.”

Bilindiği gibi, Sanofi şirketi 100 civarında ülkede faaliyette bulunuyor. Bunların 36'sında ise üretim tesisi bulunmakta. Sanofi, yarısı Avrupa'da olmak üzere, dünya çapında 100 bin civarı çalışana sahip küresel bir şirkettir. Petrol-İş sendikası bu ağda yer alarak Sanofi'de örgütlü diğer sendikalardan ve işçilerden haberdar olmakla birlikte, ortak mücadele için de zemin bulmaktadır.