Sendikal Güç Birliği Platformunun Karadeniz Bölge toplantısı Ordu’da yapıldı. Sınıf ve kitle sendikacılığı yapmayı kendilerine birinci hedef olarak koyduklarını söyleyen Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP) sözcüsü ve Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin, sendikaların sadece ekonomik mücadele verdiğini, demokratik mücadele vermeyen sendikaların üyelerinin haklarını koruyamayacağını kaydetti.
“Her kurumda kokuşmuşluk var. Çünkü sistem kokuşmuş. Bu sistemden yararlanan her kurumda kokuşmuşluk artıyor. Bizler bu kokuşmuşluğu yok etmek için bir araya geldik” diyen Ayçin, işçi sınıfının siyasi mücadeleye de katılması gerektiğini, işçi sınıfı iktidarı içinde sendikalara büyük görev düştüğünü dile getirdi.
SGBP’nin Karadeniz Bölge toplantısı Ordu’da Tesk Hotel’de yapıldı. Toplantıya Türk-İş’e bağlı sendikaların üyeleri ile Ordu Belediyesi’ndeki taşeron işçiler ve siyasi parti temsilcileri de katıldı.
BAĞIMSIZ DEĞİLİZ
İşçilerin yürüttükleri mücadelenin emperyalizme de karşı olması gerektiğini söyleyen Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin, “Emperyalizmin egemenliği olan ülkelerde bağımsızlık, özgür irade ve demokrasi olmaz. ABD emperyalizmi çıkarı için dün desteklediğini bugün düşman ilan ediyor. İşçi sınıfı iktidar için güç olursa kimse önünde duramaz. Bu konularda konuştuğumuzda eleştirildik. Bize ‘siyaseti bırak sendikacılık yap’ dediler. Oysa sendikacılık siyasettir. Yetkimizi başkasına devredersek olmaz. Sendikalar ekonomizme batmış durumda. Sendikalar yalnızca iki yılda bir toplusözleşme yapan örgütler olarak görülmemeli. Türkiye’nin her tarafını birleştirmek gerekir. Burada iş, ekmek diyen bir arkadaşımızla Diyarbakır’da güvenli demokratik ortam istiyorum diyen arkadaşımızı iş, ekmek, özgürlük talebiyle birleştirebilmeliyiz. O zaman sendikalar görevini yapmış olur” diye konuştu.
ÖRGÜTSÜZ TOPLUM SORGULAMAZ, HESAP SORAMAZ
Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul, örgütlü olmanın önemli olduğunu belirterek, “Örgütsüz toplum özgür olamaz. Örgütsüz toplum haklarını alamaz. 1980 yılında ülke nüfusu 40 milyonken örgütlü işçi sayısı 2.5 milyondu. Bugün 74 milyon nüfus var ama örgütlü işçi sayısı 600 bin. Örgütlülük dağıtıldı. Örgütsüz toplumda sorgulayan olmaz, denetleyen olmaz. Bunun için örgütsüzleştiriyorlar, taşeronlaştırıyorlar” dedi.
Türk-İş yönetimini eleştiren Yurdakul, yönetimdeyken baskı gördüklerini ve direnmeye çalıştıklarını söyledi.
“Herşey çalışanların aleyhinde gelişiyor. Türk-İş yönetimi sessiz, ben karışmam diyor. Siyaset üstüyüz diyor. TÜSİAD, TOBB, TİSK siyaset yapacak, Türk-İş yapmayacak. Bizi böyle uyuttular. Türk-İş’i yeniden büyüteceğiz. Hiçbir çıkar ve mevki peşinde değiliz. Hep birlikte 8-11 Aralık’ta Ankara’ya yürüyeceğiz. Türk-İş’i yeniden var edeceğiz” diyen Yurdakul, Türk-İş yönetimi ile hükümetin, kıdem tazminatının kaldırılması konusunda anlaştığını söyledi. Kıdem tazminatının kaldırılmasının Türk-İş seçimlerinden sonraya bırakıldığını belirten Yurdakul, buna izin vermeyeceklerini kaydetti.
KAZANIMLAR İŞÇİ SINIFININ GÜCÜYLE OLMUŞTUR
Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi, Türkiye işçi sınıfının güçlü olduğunu ve kazanımlarını bu güçle elde ettiğini belirtti.
İpekçi, “Bu zamana kadar elde edilenler bu gücü nedeniyle elde edildi. İşçi sınıfı bu zamana kadarki mücadelesini yeni evreye dönüştürmek zorunda. 1 Mayıs alanının kazanılması da bu gücün sonucudur. AKP iktidarı bu zamana kadar ki iktidarların yapamadıklarını yapan ve halkı kandırmayı başaran bir iktidardır” diye konuştu.
Samsun Ballıca işçisinin Tek Gıda-İş’e yönelik eleştiriye “iç sorunumuz, sonra birlikte değerlendiririz” diye yanıt veren Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, SGBP oluşum gerekçelerini anlattı. Türkel, Türk-İş yönetimi ile 1 Mayıs sürecinde çeliştiğini ve bu nedenle de istifa ettiğini söyledi.