Deva Holding'in “sendika düşmanı” tutumu, sendikamız Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, Genel Sekreter Ali Ufuk Yaşar, Genel Mali Sekreter İbrahim Doğangül, Kocaeli ve İstanbul 1 Nolu şube yöneticileri, işten çıkartılan işçiler ve Deva işçilerinin de katılımıyla İstanbul - Güneşli'de holding binası önünde protesto edildi ve burada kitlesel basın açıklaması yapıldı.
Türkiye'nin en köklü jenerik ilaç üreticisi, jenerik ilaç sektöründe ülkemizin 5. büyük firması olan, yabancı sermayeli Deva Holding, çalışanlarına örgütlenme hakkı tanımıyor. Petrol-İş Sendikası, Tekirdağ - Çerkezköy ve Kocaeli - Kartpe fabrikalarında jenerik ilaç üretimi yapan Deva Holding'de 40 yıldır örgütlüydü ve 1984 yılından bu yana yetkisiz de olsa toplu iş sözleşmesi imzalıyordu. Ancak Deva Holding, 31 Aralık 2010 tarihinde sona eren dönem sözleşmesini yenilemek için sendikamız ile masaya oturmadı ve işçileri, baskıyla, işten atma tehdidiyle bireysel sözleşme imzalamaya zorladı. Bireysel sözleşme imzalamayanları işten çıkarttı. Diğer işçilere de bireysel sözleşme imzalattı. Sendikamız işten çıkartılan işçilerden 66'sının işe iade iade davasını kazandı.
Hala Deva Holding'te çalışan ve Petrol-İş Sendikası'nda örgütlenmeye kararlı olan işçiler, işverenin tüm baskı ve zorlamalarına rağmen mücadeleden vazgeçmeyerek yeniden örgütlenmeye başladılar. Ancak işçilerin sendikalı olmasına tahammül edemeyen Deva Holding işvereni son olarak Kocaeli- Kartepe'deki fabrikada çalışan ve sendikal mücadelede öncü rol oynayan 4 işçiyi daha işten çıkartarak işçilere gözdağı vermeyi, baskı ve tehditlerini sürdürüyor.
Deva Holding'in bu “sendika düşmanı” tutumu, Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, Genel Sekreter Ali Ufuk Yaşar, Genel Mali Sekreter İbrahim Doğangül, Kocaeli ve İstanbul 1 Nolu şube yöneticilerinin, işten çıkartılan işçilerin, Deva işçilerinin de katılımıyla İstanbul-Güneşli'de holding önünde protesto edildi ve kitlesel basın açıklaması yapıldı.
Sömürü için geliyorlar
Sendikamız Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın Deva Holding önünde yaptığı açıklamada, bu gibi yabancı sermayeli firmaların Türkiye'ye ucuz işgücü ve sömürü için gelip yatırım yaptıklarını ancak işçi haklarına saygılı olmadıklarını, gelişmiş ülkelerdeki sendikal hakları Türkiye'deki işçilere tanımadıklarını söyledi. İlaç sektöründe üretim bölümünde çalışan işçilerin tümünün örgütleyebildeklerini ancak propağandist denilen çalışanların örgütlenemediği için yetki alınamadığını belirten Öztaşkın şöyle konuştu:
“Bu propagandistlerin başka bir işkolunda yer almasını talep ediyoruz. Bu konuda gelişmeler var. Şu anda Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı Meclis'te. Deva işvereni bu durumu suistimal ediyor. Üretimde çalışan 500 işçi Petrol-İş üyesi olmasına rağmen işveren sendikamız ile toplu sözleşme masasına oturmuyor, sendikamızı tanımıyor. Ancak deva işvereni bizim üretimde örgütlü odlduğumuzu unutmasın. Biz üretimden gelen gücümüzü kullanmaya başladığımız zaman bizimle toplu iş sözleşmesi imzalamak zorunda kalacaktır. Biz buradan işvereni son bir kez daha uyarıyoruz.”
Deva Holding işvernini, sendika üyelerine baskı yapmaktan vazgeçmeye çağıran Öztaşkın, “Artık işçileri, üyelerimizi işten çıkartmakla tehdit etmeyin. İşçinin alınteriyle oynamayın. Aksi halde Deva Halding fabrikalarında huzur olmayacaktır, barış olmayacaktır. Böylesine önemli, stratejik bir firmada bizimle bir an önce masaya oturun. Eğer oturmaz iseniz size, bundan sonraki yanıtımız fabrikalarda ve sizin anlayacağınız dilden olacaktır.”
Öztaşkın'ın yaptığı açıklama şöyle:
“Bugün, dünya çapında bir ilaç firmasının, Türkiye'de sektörünün en önde gelen köklü firmalarından birinin, bir yılı aşkın süredir devam ettirdiği sendikasızlaştırma operasyonundan söz etmek durumunda kaldığımız için üzüntü duyuyoruz. 40 yıldır sendikal örgütlülüğün bulunduğu ve Petrol-İş'le 26 yıldır toplu iş sözleşmesi imzalamış olan Deva Holding, 2011 yılında sözleşme masasına oturmayacağını bildirmiş ve üyelerimizi bireysel sözleşme imzalamaya zorlamış; bu dayatmayı kabul etmeyen 74 Petrol-İş üyesini de işten çıkartmıştı. Yoğun baskılar sonucu pekçok üyemizi de sendikadan istifa ettirmişti.
Planlı bir sendikasızlaştırma hamlesi olduğu anlaşılan bu operasyon ilk anda başarılı olmuş gibi göründü. Demokrasi ve insan hakları ilkelerini, diyaloğa dayalı çalışma ilişkileri kültürünü benimseyemediği anlaşılan işveren istediği sonuca ulaşmış olduğunu düşündü. Ama Petrol-İş o günlerde yaptığı açıklamalarla bu işin burada bitmeyeceğini, Deva işçilerinin işverenin insiyatifine terk edilmeyeceğini yüksek sesle ifade etmişti.
Sendikasızlaştırma operasyonu sonrası işyerinde yaşanan hızlı hak kayıpları, Deva işçilerinin de kısa sürede bu olup bitenin ardındaki gerçek nedenleri bir kez daha anlamasını sağladı. Örgütsüzlüğün sonuçları, her yerde, her zaman olduğu gibi işçilerin günlük yaşamlarının her aşamasında kendisini tüm ağırlığıyla hissettirdi.
Deva işçisinin mücadelesi devam etti
Deva işçilerinin mücadelesi hukuki ve sendikal düzeyde devam etti. Yakın bir zamanda mahkemeler, dayatmalara boyun eğmedikleri için işten çıkartılan 66 üyemizin işe iadesine karar verdiler. Böylece sendikamız üyeleri ve Petrol- İş bir hukuk zaferi kazanmış oldu. Deva Holding işe iade talebinde bulunan üyelerimizin talebini kabul etmeyerek, tazminatlarını ödeme yoluna gitti. Böylece bir kez daha yanlış yolda ilerlediğini, temel bir insan hakkı olan toplu sözleşme hakkının kullanılmasına engel olmak için herşeyi yapacağını gösterdi. Uluslararası fonların denetiminde, küresel ölçekte iddiaları olan bir firma, ILO'nun temel ilkelerini göz göre göre ihlal edeceğini bir kez daha ilan etmiş oldu.
13 Nisan Cuma günü yaşanan bir gelişme bu görüşümüzü maalesef doğruladı. Sendikamız bir yandan işverenle diyalog olanakları yaratmaya çalışır, bir yandan da Deva işçilerinin yeniden sendikalaşması, temel haklarını kullanmaları için uğraş verirken, şirketin Kocaeli- Kartepe'deki fabrikasında çalışan 4 üyemizin işten çıkartıldığı haberi geldi. Yeniden sendikalaşma mücadelesinde öncülük yapan 4 işçinin bir anda işten çıkartılması bize, Deva'nın sendika düşmanlığını sürdürmekte kararlı olduğunu gösteriyor.
Deva Holding'i uyarıyoruz!
Şimdi kamuoyu önünde küresel firma olma iddiasındaki Deva'yı uyarıyoruz: Yanlış yoldasınız! Bir an önce küresel firmaya yakışan tutum alınız ve çalışanlarınızın haklarına, iradelerine saygı duyunuz. Aksi halde işyerinizde arzuladığınız huzuru, verimliliği, barışı asla yakalayamayacaksınız. Petrol-İş de, Deva işçisi de sendikal haklarından sandığınız gibi kolayca vazgeçmeyecek, teslim olmayacak. Yanlış yolda devam ettiğiniz sürece uluslararası düzeye de yayılan bir emek dayanışmasını karşınızda bulacaksınız, yılların firmasına “sendika düşmanı” damgasını vurduracaksınız. Petrol-İş herşeye karşın sizi diyalog öneriyor, yanlıştan geri dönmeye çağırıyor.
Tüm Deva çalışanlarına sesleniyoruz: Asla yalnız ve çaresiz değilsiniz. Sizler örgütlülüğün nimetlerini de, kıymetini de iyi biliyorsunuz. Petrol-İş bayrağı altında toplanın, dayanışmanızı güçlendirin. Sonuçta siz kazanacaksınız, Deva işvereni bu yanlıştan er ya da geç dönecek. Deva işçisi onuruyla, örgütüyle çalışmaya devam edecek. Deva'da yeniden ve daha güçlü toplu sözleşme masasına oturmak istiyoruz ve bunun sizlerin de en büyük dileği olduğunu biliyoruz. Hep birlikte istediğimiz sonuca varmak için, Deva'ya doğru yolu göstermek için yola devam ediyoruz, edeceğiz.”