Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP), 2 Ekim Çarşamba günü (dün) Zeytinburnu’nda Deri-İş Sendikası’na üye oldukları için işten çıkarılan Punto Deri işçilerine destek ziyaretinde bulundu. Dönem Sözcülüğünü Petrol-İş'in yürüttüğü SGBP adına konuşan Genel Başkanımız Mustafa Öztaşkın, işverenlere “Deri-İş'le masaya oturun” çağrısı yaptı.
Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP), merkez ve şube yöneticileri, temsilcileri, Eğitim- Sen ve sendika üyesi işçilerle, çeşitli siyasi parti ve sivil toplum temsilcilerin de katıldığı eylem için saat 12.30'da Zeytinburnu Belediye Başkanlığı önünde toplanıldı ve 53 gündür direniş sürdüren Punto Deri işçilerinin direniş alanında kadar sloganlar eşliğinde bir yürüyüş yapıldı.
Ziyarete sendikamızı temsilen Genel Başkanımız Mustafa Öztaşkın - Genel Mali Sekreterimiz İbrahim Doğangül İstanbul 1 Nolu Şube başkanımız Reşat Tüysüz, İstanbul 1 Nolu Şube Başkan Yardımcımız Nihat Can, İstanbul 2 Nolu Şube Başkanımız Niyazi Recepkethüda, İstanbul 2 Nolu Şube Başkan Yardımcımız Fatih Pat, Bayer İlaç Fab. Baştemsilcimiz Ahmet Akpunar, Bayer işyeri temsilcilerimiz Tolga Aktürk, Umut Elçin katıldı.
Punto Deri önünde ilk konuşmayı Deri-İş Sendikası Genel Başkanı Musa Servi gerçekleştirdi. Servi, yalnızca Punto Deri de değil tüm Zeytinburnu havzasındaki işçilerin çok kötü koşullarda çalıştığının altını çizerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Buralarda uluslar arası markalara üretim yapan pek çok işyeri var. Bunlardan biri de Punto-Deri. Normal şartlarda markaların uyması gereken bazı kurallar bulunuyor ve bu kurallar üretim yaptırdıkları işyerlerini de kapsıyor. Ama Punto Deri'de bırakın uluslararası sözleşmeleri, işçilerin yasalardan doğan en temel hakkı olan sendikalaşma haklarına bile saygı gösterilmiyor.”
İşçilerin çok uzun çalışma saatlerine de dikkat çeken Servi, bu kötü çalışma koşullarından kurtulup insanca yaşamak için sendikaya üye olduklarını, patronların örgütlü işçiden korkarak baskıları artırdığını işçi çıkarmaya devam ettiğini ifade etti ve “Anayasayı ve yasaları çiğneyen işverendir. Haklarımızı alana kadar buradayız” dedi.
Esnek kuralsız çalışma
Daha sonra SGBP Dönem Sözcüsü ve Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın söz aldı. Öztaşkın sendikayı işyerine sokmamakta inat eden Punto Deri işverenini uyararak, “ Bu işyerinde esnek ve kuralsız çalışmanın tüm uygulamaları tüm çıplaklığı ile görülüyor. Ama işçilerin sendikalaşma hakları yok. Bu ülkenin yasalarına göre bir insanı 45 saatten fazla çalıştıramazsınız, çalıştırırsanız, fazla mesai ücreti ödemek zorundasınız. “ dedi.
Haklı mücadelelerinde Punto Deri işçilerinin yanlarında olduklarını belirten genel başkanımız konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dünyanın en kaliteli deri tekstilinin burada sizlerin fabrikalarında üretildiğini söyleyip, bu üretimi yapan işçilere kölelik koşullarını dayatamazsınız. Biz olmasak bu mallar üretilemez. Biz ürettiklerimizle övünüyoruz. Ama kaliteli mal üretimi işçilerin çalışma koşullarında da bir kaliteyi gerekli kılar. Bizim de sizler gibi insanca yaşamaya hakkımız var. Biz de çocuklarımıza iyi eğitim, güzel bir gelecek vermek istiyoruz. Çabamız mücadelemiz bunun için. Bu bir suçsa bu suçu hep işleyeceğiz.”
Punto Deri'nin uluslar arası markalara üretim yaptığının altını çizen genel başkanımız “ Biz sendikal hareket olarak tek değiliz, dünya kuruluşlarımız var... Artık küresel mücadele yürütüyoruz. Bazı markalar işçi haklarına bu kadar saygısızlık eden, onların örgütlenme hakkını elinden alan firmalarla çalışmıyorlar artık. Gerekirse dünya örgütlerimizi de harekete geçirerek, sizleri markalara üretim yapamaz hale getiririz. Punto Deri işverenini işçilere ve onların temsilcisi Deri- İş Sendikasına saygılı olmaya çağrıyoruz. İşten atılmalar durdurulsun, atılanlar geri alınsın ve işveren Deri-İş Sendikası ile toplu sözleşme masasına otursun. Direnme gücünüzden dolayı sizleri kutluyor, dayanışma içinde olduğumuzu bildiriyoruz. Sonuna kadar yanınızdayız” diyerek sözlerini noktaladı.
Birleşelim kazanalım
Direnişçi işçiler adına konuşan Ramazan Aygün ise “Yağmur altında bizleri ziyarete geldiniz hoş geldiniz. Bu havzada köle düzenin de çalıştırılıyor emekçiler. Bakın biz burada haklarımız için mücadele verirken tüm firmalar kapı ve pencerelerini kapattılar. İşçiler görmesin, uyanmasın istiyorlar. Bizden korkuyorlar ama “korkunun ecele faydası yok”. Anayasa ve yasaları çiğneyenler bu işçileri her zaman karşısında bulacaklar. Biz bu işyeri için gereğinde 16 saat çalıştık tam 9 pazar eve gitmeden buralardaydık. Ne yaptılar? Bana bu çalışma bordrolarında iki saat, üç saat gösterdiler süreleri. Patronlar birbirlerini destekliyor, bize karşı birleşiyor. Biz de onlara karşı bir araya gelelim. Birlikten güç doğar, ayrılanı kurt kapar” dedi.
Açıklamaların ardından türküler eşliğinde halay çeken işçiler, Punto Deri’ye sendikayı sokmakta kararlı olduklarını ifade ederek dağıldılar.