IndustriALL Küresel Sendika'nın Güney Afrika'nın Pretoria kentinde yapılan Sahraaltı Afrika bölgesel kadın konferansında kadınlar, 14 Ekim günü alınan bir karar sonrasında, örgütün her kademesinde kadınların temsili için yüzde 40 kota istediler.
IndustriALL genel sekreteri Jyrki Raina konferansta şöyle dedi: "Kadınlar ve erkekler, erkeklerin tek başına aldığından daha iyi kararlar alıyorlar."
Ancak bu kotanın sadece toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama yolunda alınmış önlemlerden biri olarak görülmesi gerekiyor. Konferansın kabul ettiği karar, yüzde 40 kota çağrısının yanı sıra, iş sağlığı ve güvenliğinden, güvencesiz çalışmadan, analığın korunmasından, kadınların yöneticiliğinden, HIV ve AIDS'den de söz ediyor.
Afrika'da ekonomideki büyümeye rağmen, kadınlar işyerinde hâlâ zorluklarla karşı karşıya. Toplumsal cinsiyet uçurumunun kapatılması açlığı ve yoksulluğu azaltacak. Konferans ebola salgınının gündemde olduğu bir dönemde gerçekleşti. Hep olduğu gibi, sağlıkla ilgili afetlerden en çok zarar gören kadınlar oluyor.
Konferansın açılışına eski IndustriALL Başkan Yardımcısı Senzeni Zokwana da katıldı. Şimdi Güney Afrika Tarım, Orman ve Balıkçılık Bakanı olan Zokwana, iklim değişikliği ve piyasalardaki istikrarsızlık karşısında istihdam yaratmak gerektiğini vurguladı. Güney Afrika Maden İşçileri Sendikası (NUM) temsilcisi Lydia Nkopane ise Afrika'nın her şeyi ihraç etmek yerine kendi ürünlerini işlemesi gerektiğini vurgulayarak şöyle dedi: "Hammadde ihraç ediyoruz ve hâlâ yoksulluk içinde yaşıyoruz."
Katılımcılar bölgede kadınların ve sendikaların karşı karşıya bulunduğu sorunlar üzerine bir sunum yaptılar. Bu sorunlar arasında kadına yönelik şiddet, kayıtdışı ekonomi, HIV/AIDS ve analığın korunması önemli bir yer tutuyordu.
Sahraaltı Afrika'da kayıtdışı ekonomi, tarım dışı istihdamın yüzde 66'sını oluşturuyor. Kadınların yüzde 74'ü, erkeklerin ise yüzde 61'i kayıtdışı istihdam ediliyor. Kayıtdışı ekonomide aşırı güvencesiz çalışma koşulları, iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili tehlikeler, ailelerin ve çocukların çalıştırılması söz konusu. Kadınların ihtiyaçlarının özel bir şekilde ele alınması gerekiyor. Yine burada kadınların kendi sorunları çevresinde örgütlenmesi gereği karşımıza çıkıyor. Maden ocakları çevresinde yaşayan toplumsal kesimlerdeki sorunlardan biri sözgelimi HIV/AIDS.
Sahraaltı Afrika'da kadınlara HIV virüsü erkeklere oranla beş ila yedi yıl daha önce bulaşıyor. Genç kadınların kendilerini korumaya başlamasıyla, yeni enfeksiyon oranı düşüyor. Ancak bu alandaki kazanımlara süreklilik kazandırmak gerekiyor.
Analığın korunmasıyla ilgili 183 nolu ILO sözleşmesini daha çok sayıda ülkenin onaylaması bu konuda yararlı olacaktır. Şimdiye kadar bölgede sözleşmeyi sadece Benin, Burkina Faso ve Mali onayladı. Sendikaların ücret dışındaki konuları da toplu sözleşme kapsamına alması, kadınların yaşamında iyileştirmeler sağlayabilecektir. Ne yazık ki genellikle taviz verilen ilk konular analık ve kadın sorunları oluyor.
NUM yeraltında çalışan kadınların iş güvenliğijyle ilgili tehlikeleri vurguladı. Ne yazık ki kadınlara ve kadınların taleplerine yönelik hâlâ bir husumet söz konusu. Son yıllarda toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin en ağır biçimi olan cinayetler maden ocaklarında işlendi. Maden Kaynakları Bakanlığı'nın bu konuda yaptığı tek şey, “hiçbir kadının yeraltında yalnız çalışmaması gerektiği” yolunda bir talimat yayımlamak oldu. Ama bu çözüm değil. Sendikaların bu konuyu öncelikli olarak ele alıp çözüme kavuşturması gerekiyor.
Bölge konferansında kadınlar katılımcıların yüzde 35'ini oluşturuyordu.
Kaynak: IndustriALL Küresel Sendika