Petrol-İş Sendikası tüm alanlarda kadınların hak ve özgürlük mücadelesinin yanında oldu, kadın erkek eşitliğinin inşası için çaba gösterdi. Kadın cinayetleri artarak devam ederken, kadınlara yönelik sarf edilen 'şiddet dili' bu cinayetleri besledi. Petrol-İş Sendikası olarak bütün kadınlara hayatın her alanında ayrımcılıktan uzak, şiddete yer olmayan, eşitliğin hüküm sürdüğü, emeklerinin karşılığını alabildikleri bir yaşam diliyor, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyoruz.
Petrol-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu'nun 8 Mart Dünya Kadınlar Günü açıklamasının tam metni aşağıdaki gibidir:
8 Mart kadınların eşitlik ve özgürlük için asırlardır verdiği mücadelenin simgesi bir gün. 8 Mart'ta tüm dünyada kadınlar her alanda uğradıkları ayrımcılıkları dile getiriyor, haklarına sahip çıkıyor ve bunların daha da geliştirilmesi için, ortaklaşarak direnme ağları oluşturuyorlar.
Petrol-İş Sendikası olarak kadınların hak ve özgürlükleri için verdikleri mücadelede hep onların yanında olduk. Sendikamızda üyelerimiz arasında kadın-erkek eşitliğinin inşası için çaba sarfettik, kadın eğitimleri verdik, evde ve işyerinde kadına yönelik erkek şiddetinin son bulması için tüzüğümüze maddeler ekledik, toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılıkların ortadan kaldırılmasına yönelik tüzük değişikliği yaptık, erkeklerin de cinsiyet rollerini sorgulamaları için toplumsal cinsiyet eğitimi verdik. Bu konudaki çabalarımız hâlâ devam ediyor. Fakat bu konuda ne yapsak eksik, ne yapsak yetersiz kalıyor.
Türkiye'de kadın cinayetleri durmuyor. Ülkeyi yasa boğan, herkesi isyan ettiren Özgecan cinayetinin öfkesi soğumadan, sekiz kadın daha erkek cinayetine kurban verildi. Cinayetler cinsiyet kırımı boyutlarına ulaşırken, hükümet çevreleri "Kadın erkek eşit değildir, kadın dışarıda çalışırsa ev düzeni bozulur, kadınlar emanettir." söylemlerine devam ediyorlar. Onlar kadın-erkek eşit değildir dedikçe, kadınları ikincilleştirdikçe onları kendine bağlı bir nesne olarak gören zihniyet, cinayetlere devam ediyor.
Türkiye'de kadın istihdamı çok düşük, TUİK 2013 istatistiklerine göre kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 30.8 iken, istihdam hâlâ yüzde 27'lerde seyrediyor. OECD ülkelerinde bu oran yüzde 56.7 civarında. Hal böyleyken 10. Kalkınma Planı'ndan şu anda mecliste bekleyen Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Yasa Tasarısı'na kadar her türlü metinde, kadınlara güvenceli düzenli sendikalı işler yerine özel istihdam büroları aracılığıyla kısmi zamanlı iş dayatılmaya çalışılıyor.
Petrol-İş sendikası olarak, kadınların her alanda erkeklerle eşit olduğunu ve bunun bugün her zamankinden daha çok altının çizilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ama kadınlara yönelik artan ayrımcılıklara karşı sendikalar olarak yapmamız gerekenler olduğunu da biliyoruz. Bugün Türkiye'de sendikalaşma oranı yüzde 9 iken kadınlar arasında bu oran yüzde 4.4 civarında seyretmektedir. Kadınların sendikalarda güçlendirilmesi, kamusal alanın her yerinde desteklenmesi gerekiyor.
Petrol-İş bunun pozitif ayrımcılığın hayata geçirilmesinden geçtiğini düşünüyor. O nedenle bu 8 Mart'ta kadınların evde, işyerinde, sokakta, yani yaşamın her alanında erkeklerle eşit olabilmesi için, kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığın, şiddetin, çalışma yaşamındaki eşitsizliklerin son bulması, kadınların insanca yaşayabilecekleri bir dünyanın kurulabilmesi için Petrol-İş Sendikası olarak önceliği eşitlik vurgusuna veriyoruz: ÖNCE EŞİTLİK! Petrol-İş Sendikası olarak bu hedeflerin hayata geçirilmesi için gerekli bütün önlemleri aldık, almaya da devam edeceğiz...
Bütün kadınlara hayatın her alanında ayrımcılıktan uzak, şiddete yer olmayan, eşitliğin hüküm sürdüğü, insanca yaşayabilecekleri ve çalışabilecekleri, emeklerinin karşılığını alabildikleri bir yaşam diliyor, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyoruz....
Güvenceli ve sendikalı iş, şiddetsiz bir yaşam için... ÖNCE EŞİTLİK!
Esnek değil, kısmi zamanlı değil, tam zamanlı iş için... ÖNCE EŞİTLİK!
Petrol-İş Merkez Yönetim Kurulu adına
Genel Başkan
Mustafa Öztaşkın