• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

BASIN AÇIKLAMASI... BASIN AÇIKLAMASI...

STANDARD PROFİL EGE (SP)'de kadının insan haklarına saldırı

Sendikamız SP'in Türkiye'de bulunan firmalarında 2008 yılından başlayarak örgütlenme çalışmasına başladı. İlki Düzcede kurulu olan SP fabrikasında başlattığımız örgütlenme çalışması işverenin tüm engellemelerine rağmen, 2013 yılı yaz aylarında toplu sözleşme süreci de tamamlanarak, sendikamızın örgütlü işyerleri arasına katıldı.

Örgütlenme Servisi
25.02.2014

SP Düzce'de toplu sözleşme süreci devam ederken, yaklaşık 1800 işçinin çalıştığı Manisa'daki fabrikasındaki işçiler 2013 Mayıs ayında sendikamıza üye olmaya başladılar. Düzce'den sonra Manisa'yı da kaybetmek istemeyen SP yönetiminin sendikaya üye olan işçilere tepkisi çok sert oldu. Saldırılar o günden bugüne çeşitlenerek arttı. 13 Mayıs 2013'te başlayan işçi kıyımı, hala devam ediyor. O günden bugüne işyerlerinde üye olan ve işverenin üye olduğundan şüphe ettiği 1200'e yakın işçinin işine son verildi. İşçiler istifaya zorlandı. E-devlet sisteminin yürürlüğe girmesiyle birlikte işçilerin E-devlet şifreleri toplanmaya çalışıldı. Üyelerimiz zorla istifa ettirildi.

Sendikamız işyeri önündeki fiili mücadelesine devam ederken, hukuki süreç de başlatıldı. Sendikamız üyesi 206 işçinin işe geri iade ve sendikal tazminat davası açıldı ve açılan davalar geçtiğimiz günlerde sonuçlanmaya başladı, bugüne kadar 45 davamız mahkeme tarafından karara bağlandı. 

Böylece, SP'nin bugüne kadar sergilemiş olduğu sendika karşıtı eylemler, sadece vicdanlarda değil, hukuk karşısında da  mahkum oldu. Sadece zaman kazanmak ve bu sürede  sendikadan kurtulmak için her yola başvuran SP yönetimi sonuçlanan davaları Yargıtay'a gönderdi. Bizler biliyoruz ki, davamızda haklıyız ve haklılığımız Yargıtay tarafından da onaylanacak.

Sendikamız üyesi işçiler haksız-hukuksuz işten atılmalara, mobbing ve baskılara karşı 10 aydır fabrika önündeki onurlu mücadelelerine devam ediyor. SP yönetimi üyelerimizi işten atmakla kalmadı,  direnişin başından itibaren fabrika önünde bekleyen kadın üyelerimize sözlü, telefon ve sms yoluyla     cinsel sataşma ve cinsel tacizde bulundu. Bu taciz ve sataşmalar hala sürüyor.

Fabrikada Genel Müdür olarak görev yapan ve işçi düşmanı olduğu Çalışma Bakanlığı müfettişleri tarafından da tescil edilerek bu nedenle para cezasına çarptırılan Sebahattin Karabulut gerek kendisi gerekse yönlendirdiği kişiler aracılığıyla, sistemli bir biçimde direnişte olan kadın üyelerimize cinsel tacizde bulunmuştur.   Tacizlerle karşı karşıya kalan kadın üyelerimiz, defalarca suç duyurusunda bulunmasına rağmen,  takipsizlik kararı verilmiştir.

Ama Sebahattin Karabulut da, onun yandaşları da baltayı bu kez taşa vurdular. Petrol-İş kadına yönelik şiddet, cinsel taciz, mobbing konusunda farkındalılığı ve mücadele deneyimi olan bir sendikadır. Üyelerimiz de öyledir.

Nitekim Sebahattin Karabulut'u kadın üyemizi telefonla, taciz ederken, çekilen kamera kayıtlarının ortaya çıkması ve cep telefonu sms'de inceleyen savcılık dava açmaya karar vermiştir.

Sebahattin Karabulut ve onunla birlikte hareket edenlere sesleniyoruz. Suç işlediniz, suç işliyorsunuz, çünkü Türk Ceza Kanunu'nun 105'inci maddesi “Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına veya adli para cezasına hükmolunacağını” yazar.

Cinsel taciz Anayasa ve yasalarla güvence altına alınan “kadının insan haklarına” yönelik ciddi bir saldırıdır. Bugün buraya, SP yönetiminin kadın üyelerimize karşı işledikleri cinsel taciz suçunun hesabını soracağımızı bildirmek için toplandık. Biz kadın üyemize, üyelerimize yönelik bu saldırıya sendikamıza yönelik bir saldırı olarak da değerlendiriyoruz.  Çünkü sendikalı olduğu için kadınları işten çıkararak onların çalışma hakkını elinden alan işveren ve  temsilcileri cinsel taciz ve sataşma yoluyla onların beden bütünlüğüne de saldırmıştır. Örgütlenme karşıtı tutum ve davranışlarından dolayı sendika düşmanı diye nitelendirdiğimiz SP'nin bu “vasfı” önüne bir de kadın düşmanlığı  eklenmiştir.  Cinsel sataşma ve tacize uğrayan kadın üyemiz de, biz de bu işin peşini bırakmayacağız. Konunun takipçisi olacağız ve başta Sebahattin Karabulut olmak üzere tüm sorumlular cezalandırılana kadar elimizden geleni yapacağız...

Buradan, dünyanın çeşitli ülkelerinde 11 üretim noktasında faaliyet gösteren uluslararası bir şirket olan SP'nin yönetimine sesleniyoruz. SP Manisa'da kadınların beden bütünlüğüne yönelik cinsel saldırı vardır. Bu, Birleşmiş Milletlerin Kadına Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW)'ın da temel ilkelerine karşıdır. Bu uluslar arası düzeyde bir suçtur. Uyarıyoruz. 

Türk yasalarının boşluklarından yararlanıp, sendikadan kurtulma hayalleri kurma, uluslararası bir kuruluş olmanın gereği olarak uluslararası standartlara uygun hareket etmek zorundasınız. Kadın insan haklarını çiğnemekten vazgeç, işten attığın ve davası sonuçlanan işçileri koşulsuz olarak geri al. Aksi taktirde, bu dava uluslararası alanda kara listeye girmene neden olacaktır. Dünyanın neresine giderseniz gidin bu damgalar sizin peşinizi bırakmaz.

Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı
Mustafa Öztaşkın