• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Türk-İş ile Hak-İş konfederasyonları arasında bir süredir alttan altta cereyan eden çatışma, Türk-İş Başkanlar Kurulu'nun bildirisiyle kamuoyuna yansıdı. Bildirinin giriş paragrafı, çatışmanın boyutunu anlamamıza yetiyor:

Söylenecek birçok sözün olduğu gün. Hani yaşamda bazı acılar vardır yaratanı küçüldükçe acı büyür ve o acıdan çiçekler açar… 12 Eylül işte öyle bir gün. Ve hesabı sorulması gereken, ama asla sorulmayan bir dönem...

 

Sendikanın zaferiyle sonuçlanan davada POAŞ'ta borç ertelemenin engellenmesiyle 271.3 trilyon liralık anapara ile faiz, gelecek yılın sonuna kadar kamunun kasasına girecek. Ankara 10. İdare Mahkemesi'nin POAŞ'ın yüzde 25.8 oranındaki kamu hissesinin İş-Doğan Petrol Yatırımları AŞ'ye satış bedelinin vadelendirilmesine ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararını iptal etmesi bu operasyonda kamu zararını azalttı.

Dün Ankara'ya gelen Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, bugün başlayacak resmi görüşmeler sırasında sözü "TÜPRAŞ ihalesine" de getirecek mi? Getirecek!

Her ülkenin (hem anamalcı devlette, hem de toplumcu devlette) kendine özgü bir ekonomi programı bulunmak zorundadır. Bir bütün olarak buna ulusal ekonomi programı diyebiliriz. Sürdürülebilir ekonomi için ulusal ekonomi programı kaçınılmaz bir koşuldur. 

Özelleştirme konusu, ideolojik bir konu mu yoksa pratik-ekonomik bir konu mu? Son yıllarda bu konu hükümetler tarafından pratik-ekonomik bir ihtiyaç gibi savunuluyor.

Tüpraş ile ilgili olarak, gerek ilk özelleştirmede gerek sonradan yapılan (ilk etapta düzgün görünen fakat detayına bakınca birçok soru işareti bırakan) blok satış işleminde 'eğri' gördüğüm birçok detayı bugüne kadar sizlere aktarmış ve doğrusunun ne olabileceğini de elimden geldiğince paylaşmıştım.

Son bir yıl içinde dünyanın her yerinde olduğu gibi bizde de yüzbinlerce insan işten atıldı. İşten atılanlar arasında kadınlar ve sendikasız çalışanlar çoğunluğu oluşturmakla birlikte, bu kez yıllardır sendikalı olarak çalışan, yani nispeten daha fazla iş güvencesine sahip durumda olanlarımızın da önemli bir bölümünün işine patronlar tarafından son verildi. Mahalle bakkalına, manavına olan borçlarımızı ödeyemez olduk. Kiracı isek ev sahiplerine kiramızı veremez olduk. Çocuklarımızın okul masraflarını karşılayamaz hale geldik.

Yeniden kurulum bedeli 6 milyar dolar olan Türkiye’nin en büyük kamu değeri Tüpraş, bizim, benim, sizin, onların... Gelin malımıza sahip çıkalım ve birilerine yedirmeyelim. Tüpraş, bu şekilde satılamaz veya el değiştirmez. Bunu yapanlar ve yapılmasına doğrudan, dolaylı alet olanlar mutlaka hesabını vermeliler...

Sayfalar