2004 yılı başında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın TÜPRAŞ'ı Zorlu-Efremov ortaklığına satma kararı kesinleştiğinde, ''Ortada yanıt bekleyen çok soru var. TÜPRAŞ'ın öyle alelade bir özelleştirme olayı olmadığı açık'' diye yazmıştık.
Tarihi değerler korunmalıdır... TÜPRAŞ Türk'tür, Türk kalacaktır! Madem özelleştirmeler gerek yasalarımıza, gerekse kamuoyuna böylesine rahatsızlık veriyor, o zaman her şeyi kamulaştıralım.
Tüpraş'taki özelleştirmeyi "yeni Mümtaz Soysal" Avukat Gökhan Candoğan durdurdu
Petrol-İş adına açtığı davayla TÜPRAŞ özelleştirmesinde yürütmeyi durdurma kararı aldıran Candoğan'ın "taş koyduğu" tek ihale bu değil. Candoğan daha önce de AKTAŞ, ÇEAŞ ve KEPEZ'in sözleşmelerinin, POAŞ'ın borç ertelemesinin iptalinde kilit isim olmuştu.
Türkiye Petrol Rafineleri Anonim Şirketi'nin (TÜPRAŞ) özelleştirmesi, Mümtaz Soysal ideolojisiyle birleştiği noktada kıvılcım çıktı. Türkiye bu menfi durumla özelleştirme politikalarında yara alırken, TÜPRAŞ'ın özelleştirilme esnasında gündeme getirilen ve tartışması yapılan konular Ankara 10. İdare Mahkemesi'nin gerekçeleri arasına girdi.
Tüpraş'a Efremov-Zorlu Grubu 1.3 milyar dolar verdi. Anadolu Girişim Grubu 1 milyar 216 milyon dolar. Komisyon 'teknik olarak' ihaleyi bitirdi. Açık artırma olsaydı fiyatın 'yukarılara' çıkabileceği konuşuluyor. Anadolu Grubu dün, 'açık artırma' önerisinde ve 'Zorlu-Efremov teklifinin üzerine çıkmaya hazırız' bildiriminde bulundu. Amaç daha yüksek fiyatsa, neden açık artırmaya 'hayır' denilsin ki? ÖİB Kur'an'a el mi bastı?
Tüpraş ihalesinde 'Kumpas var. Hukuka, şartnameye aykırılıklar yapıldı, Efremov tabela şirketi, Tatneft, Çek Cumhuriyeti'ndeki 500 milyon dolarlık özelleştirmede bile yetersiz bulundu, elendi, 2003'de 14 milyar dolar cirosu, 1 milyar dolar ihracatı, 350 milyon dolara yakın net karı olan Tüpraş'ı, 1.3 milyar dolara alıp - yiyip - içini boşaltıp bitirecekler, Tüpraş hisselerini teminat gösterip, Tüpraş'ın parasıyla, özelleştirme bedelini ödeyecekler, açık artırma yapılmalıydı, ihale şeffaf olmalıydı...' dedik, dedik, dedik.
Petrol-İş Sendikası, Türkiye'nin sanayi devi TÜPRAŞ'ın satılmasının peşini bırakmıyor. Geçen yıl 14.3 milyar dolar ciro yapan ve 328 milyon dolar kâr eden TÜPRAŞ'ın 1.3 milyar dolara Almanya'da kurulu bir tabela şirketine satışını yargıya da götüren Petrol-İş Sendikası'nın Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın anlatıyor:
Ortada bütün boyutlarıyla dikkati çeken, merakı tahrik eden, çok sorulu ve görünen yüzüyle çok sorunlu bir özelleştirme hadisesi var. Hatırlayalım: TÜPRAŞ'ın yüzde 65.7 oranındaki hissesi, Ocak 2004'te Özelleştirme İdaresi tarafından 1 milyar 302 milyon dolar bedelle Rus petrol şirketi Tatneft'e bağlı Efremov Kautschuk GmbH ile Zorlu Grubu'nun oluşturduğu konsorsiyuma satıldı.
Bu başlığı hatırlıyorsunuz değil mi? Ben de hatırlıyorum. Bu köşede aynı başlık altında bir yazı daha yazmıştım. Dün sabah gazeteleri açınca karşıma 'Tüpraş hissedarlarına' cümlesi ile başlayan ilan çıktı.
Ankara 10. İdare Mahkemesi, Petrol-İş Sendikası'nın açtığı dava üzerine Petrol Ofisi'ndeki (POAŞ) borç ertelenmesinde yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Bu karar ne anlama geliyor? İktidarın, kamu kuruluşlarını "babalar gibi" satamayacağı anlamına geliyor.