Petkim'in yüzde 51'lik hissesinin blok olarak satışına yönelik ihale dün yapıldı. Carmel-Limak, TransCentralAsia Petrochemical, Zorlu Holding AŞ, Hokan Chemicals, Çalık-IOCL, Naksan-Torunlar-Toray-Kiler, Fırat Plastik AŞ ve Socar&Turcas-Injaz gruplarının yarıştığı ihaleyi, 2 milyar 50 milyon dolar fiyat veren TransCentralAsia Petrochemical Holding Ortak Girişim Grubu kazandı.
Buna şu adı versek yeridir: Seçimden mal kaçırma! Alanında dünyanın ilk 10 büyük kuruluşu arasında yer alan PETKİM dün yapılan ihale ile satıldı. İhalenin sonuçlanmasından hemen sonra herkes birbirine şu soruyu soruyordu: Alanları tanıyor musunuz?
TranscentralAsia Petrochemical Holding (TAP), dün Ankara'da yapılan Petkim ihalesini, 2 milyar 050 milyon dolarlık teklifiyle "kazanan" ortak girişim grubunun adı. Bu uzun unvanı biraz "derin" okumamız gerekiyor.
Petkim ihalesinde, 8 tane katılımcı vardı. Bu katılımcılar nereden baksanız en az 1.5 milyar dolarlık bir parayla ihale masasında oturuyorlardı. Kaba bir hesapla, masadaki para 20 milyar dolara yaklaşıyordu. Seçim öncesinde, siyasi olarak zor bir dönemden geçen Türkiye’de masadaki bu para önemli bir gösterge.
AKP’siyle MHP’siyle, GP’siyle DP’siyle sermaye partileri, seçim bildirgelerinde ve propagandalarında her konuda atıp tutuyorlar; ama bir şeyden taviz vermiyorlar: Piyasa ekonomisi, aynı anlama gelmek üzere rekabetçi serbest piyasa ekonomisi!
Petkim'in patronunu arıyoruz ya, önemli bir telefon geldi; "PETKİM'i alan konsorsiyumun ne Teksas'lı fonla ne de Eurasia Grup'un sahibi Alexander Maskevich'le alakası var. Şirketlerin ismi birbiriyle karıştırıldı" dedi. Şaşırdık kaldık.
İlişkilendirilmiş gazetecilik, tek sesli, tekel çıkarlarının emrindeki medya yapılanması pekiştikçe, haber değeri olan haberler haberleştirilmedikçe, yaşamımızı etkileyen gelişmelere ilişkin bilgi sahibi olabilme şansımız azalıyor, gözümüzden kaçan önemli şeyler oluyor...
Petrol-İş Sendikası'ından, basına hitaben yazılmış 19.12.2005 tarihli bir mektup ve dosya aldım. Tüpraş satışına ilişkin, A&G Araştırma'ya bir kamuoyu araştırması yaptırmışlar, hem onun sonuçlarını göndermişler, hem de 'Siz bu akıldışı satışa ikna oldunuz mu' diye soruyorlar.
Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, mektubunda serzenişte bulunuyor: "Bugün Türkiye sessizliğe gömülmüş durumda. Tıpkı 2004 yılındaki satıştan sonra olduğu gibi..." diyor ve iki soru soruyor. Birinci basına: ...toplumun bilgilenmesinin en önemli kanallarından biri olan basın yayın kanallarımızın temsilcileri bu akıl dışı satışa ikna olmuş mudur?
Bu yazıyı yazmak için birkaç gündür kıvranıp duruyorum. Bir türlü istediğim gibi olmuyor, yazıyorum, siliyorum sonra yeniden başlıyorum. Bir insana dair yazmak zor, bir soruna dair yazmaya benzemiyor. Ama deneyeceğim; bugün işçi sınıfının Süleyman Hocasını yazmaya çalışacağım. Bu yazı Süleyman Üstün üstüne, Kemal Türkler’in deyişiyle “işçi sınıfının Süleyman’ı” üstüne.